‘’Adam, kozasında açtığı küçük bir delikten dışarı çıkmaya çalışan kelebeği seyrediyordu. Kelebeğin bu çabasını, çıkış yolu aramasını dakikalarca seyretti. Sonra kelebek dışarı çıkmaktan vazgeçmiş gibi durdu. Sanki çıkış yolunun bu olmadığını anlamış ve gücünü kaybetmiş gibi görünüyor ve ilerlemiyordu. Adam kelebeğin başaramayacağını düşündü.
İyi niyetli olarak ona yardım etmeye kestirme bir yol açmaya karar verdi.
Adam kozanın deliğini kelebeğin rahatlıkla ve kestirme yolla çıkabileceği kadar genişletti. Kelebek bu kestirme yoldan dışarı çıktı. Fakat kocaman bedeninde kanatları kuru ve buruşuktu. Adam kelebeğin kanatlarının açılmasını ve o muhteşem renkleri görebilmek için bekledi. Fakat bu olmadı. Kestirme ve kısa yoldan kozasından çıkan kelebek, o kısa ömrünü hep yerde sürünerek geçirdi...
Oysa kelebek için en iyi yol kozasını kendi açarak çıkmaktı. Sunulan kestirme yol ise onun mahvolmasına sebep oldu.’’
Bu hikaye son yıllarda Teknolojiyi kullanarak turizm yapan ve kısa yoldan çok para kazanmaya çalışan yeni turizmcileri anımsattı bana. Biraz sonra anlatacaklarımda yukarıdaki hikayedeki adam, günümüzdeki ‘’bilgisayar ve internet’’...Yaşamı kolaylaştıran insanları kestirme yollardan amacına ulaştıran iletişim araçları ve teknolojik icatlar...Bilgisayarlar, telefonlar, arabalar, uzay teknolojileri, nano teknoloji gibi alanlardaki baş döndürücü gelişmeler...
Hepimiz biliyoruz ki; günümüz,kestirme yollarla daha ucuz daha fazla üretim yapmayı teşvik ediyor. Artan nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak için hızlı üretime ve daha çok ürüne ihtiyaç var. Son yıllarda genetik kodları değiştirilmiş, hormon takviyesiyle kısa yoldan üretilen ürünler piyasada devamlı artarken modaya uyan turizm sektöründe de teknolojiyi çok iyi kullanan cingözler türedi. Eski bir turizmci olarak teknolojinin turizm sektörüne girmesi, bilgisayarın ve internetin nimetlerinin sektörde iyi kullanılıyor olması aslında beni mutlu ediyor. Ancak son zamanlarda turizmci arkadaşlarımın yaşadıkları olumsuz gelişmeleri, kaçak faaliyetleri, belgesiz yapılan satışları ve fırsat sitelerinin cinliklerini görünce bu teknolojik cingözlere eskiler adına söyleyecek birkaç sözümün olduğunu düşündüm...
İçinde bulunduğumuz çağdaki teknolojik kolaylıkları ben dağlara yapılan tünellere benzetiyorum. Eskiden dağları üzerindeki yollardan aşardık. O zaman Tüneller yoktu. Karda yağmurda fırtınada neredeyse yol demeye bin şahidin olduğu yollarda bin bir güçlükler yaşayarak karşı tarafa ulaşırdık.Şimdilerde ise bu dağlara tüneller yapıldı. İnsanlar bazı dağlara tırmanıyorlar artık. Tünellerden geçiyorlar. Hemde her türlü teknolojiyi kullanarak çok kolay geçiyorlar. Tüneller gıcır gıcır, yollar sinek kaydı asfalt ,ışıklar pırıl pırıl, bas gaza basa bildiğin kadar. Ne sizi engelleyen kar, ne yağmur, ne de zorluklar var...Tünele girmenizle öbür taraftan çıkmanız o kadar çabuk oluyor ,o kadar kestirme oluyor ki yeme de yanında yat. Eski turizmciler bu dağları üstten geçerken yaşadıkları zorlukları çok iyi bildikleri için şimdilerde sektöre yeni girenlerin tünelden bu hızlı geçişlerini biraz şaşırarak biraz da sektör adına kaygı ile izliyor. Daha açık bir deyişle eski turizmciler, kısa yoldan dağı geçmeye çalışan amiyane tabirle kısa yoldan köşeyi dönmek isteyen yeni cingözlerle mücadele etmeye çalışıyor.
Yeni turizmciler dağın öteki tarafındaki yola ulaşmanın en iyi yolunun bu tüneller, bu kestirme yollar ve hız olduğuna inanıyor ve de tüneli geçip aydınlığa çıktığında her şeyin yolunda gideceğine sanıyor. Oysa kestirme yollarla elde edilen başarılar, insana kısa zamanda daha fazla kazanç sunsa da uzun vade de birçok şeyi tahrip ediyor.
Kestirme yolları, hızlı yöntemleri kullanmak,sektör kurallarını ve yasaları hiçe sayarak iş yapmak, başkalarının işine, emeğine saygısızlık yaparak ilerlemek başlangıçta farklılık gibi görünse de aslında bitişin başlangıcıdır.İlk başlarda paradan, zamandan, iş gücünden, tasarruf ediliyormuş izlenimi veren kestirme yollar ve yöntemler, sonraları gerçek yüzünü gösterecektir. Sektörümüzdeki kopyala yapıştır turizmi, taklitçilik ve iş çalma bunun en güzel örnekleridir. Turizm sektörünün geçmişi kestirme yollarda ve hızlı sürüşlerde kaza geçiren birçok kazazede ile doludur.
Şu çok iyi bilinmelidir ki; sürekli kolay yolların peşinde olan, bu yollarla rotasını belirleyerek ilerlemeye çalışan kişiler gelişme gösteremezler. Tecrübe kazanamazlar. Zorluklar karşısında güçsüz kalırlar. Eski tabirle pişmezler ham kalırlar.
Kestirme yollar kişiyi, öğrenmekten, bilgiden, tecrübeden, bilgelikten, ustalıktan alıkoyar hayat boyu bir çırak olarak yaşatır.
O nedenle şuanda turizmde usta dediklerimiz hakedenlerimizdir...
Kısa yollarla elde edilecek başarının ömrü de kısa olur. Kestirme yollar ve kolaylık gibi görünen şeyler insanları zayıflatır ve gerçek güçlerine ulaşmalarını engeller. Hikayede olduğu gibi uçmaya yetecek gücünüz varken gelişemeyen kanatlarınız yüzünden hayatta olsanız bile hep yürümek zorunda kalırsınız.
Şimdi de gelelim bu turizm cingözlerine söyleyeceğimiz son sözümüze;
‘’Eğer turizm sektörünün kelebeği olmak istemiyorsanız teknolojinin yanına,dürüstlük, emeğe saygı,insanlık ve iş ahlakı eklemelisiniz...’’
Necati ÇALIŞKAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.