2014’ün hepimize sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir yıl getirmesini diliyorum. Bu yılın ilk yazısında sizlerle buluşmaktan ayrıca çok mutluyum.
Mutfağını Görmeden Yemem başlıklı yazımın ilk bölümünde sağlıklı bir yaşam için gerekli olan hijyen koşullarını işletmelerde nasıl sorgulamamız gerektiği ile ilgili bazı bilgileri daha doğrusu soruları sizlerle paylaşmıştım.
Sağolsun okurlarım başlarından geçen olayları, yemek yedikleri yerlerde sordukları soruları ve aldıkları yanıtları, büyük bir hayal kırıklığı ile benimle paylaştılar.
Sizlerin bu soruları sorduğunuz zaman aldığınız yanıtlar karşısında, çabanızdan vazgeçmemenizi istiyorum. Ben yıllardır bu konuda bir bilinç oluşturmaya çalışmaktayım. Lütfen aldığınız kötü ve cahilce yanıtlar sizi daha çok motive etsin.
Evet şimdi okurlarımdan gelen geri bildirimleri firma ismi vermeksizin sizlerle paylaşacağım,
Lüks bir restoranda bir grup arkadaşıyla yemek yemek ve keyifli bir zaman geçirmek isteyen okurum, masada soğuk tabaklar bittikten, ızgaralar söylendikten sonra servis yapan garsona ilk sorumuzu sormuş.
Bu ızgaralar kaç derece pişti biliyor musun?
Garson uzaylı bir ifadeyle pardon diyor önce konudan o kadar habersiz ve uzak ki, tekrar ediyor okurum aynı soruyu, garson biraz daha düşündükten sonra 245C diyor, ızgaraların pişme sıcaklığına. Sanırım bildiği en büyük sayı o.. Oysa bilmiyor ki, yemekler en az 75C kadar pişirilmeli çünkü bu bakterilerin ölmeye başlaması için yeterli bir sıcaklık..
İkinci soru geliyor ardından, talihsiz garsonumuza:
Elini nerede yıkıyorsun? Sizinde kullandığını tuvalet lavabolarında diyor zavallı genç, devamında bir soru daha
Peki dezenfektan var mı ? Kullanıyor musun? Garsonun yüzünde aynı uzaylı bakışı dezenfektan mı? Yo… sabun var…
Oysa bilmiyor maalesef o güzel yemekleri servis yapan garsonumuz, sabunun bakterileri öldürme özelliğinin olmadığını, bunun için dezenfektan kullanılması gerektiği.
Daha fazla zorlamamak için okurum, yeni sorular için Restoran Müdürünü çağırıyor.
Ona soru biraz daha zor. Salatalarda kullandığınız sebzeler nasıl yıkayarak dezenfekte ediyorsunuz? Restoran Müdürü, yıkıyoruz ve sirkeli su da bekletiyoruz, diye yanıtlıyor. Oysa bu yanıt bu işi amatör yapan insanların verdiği yanıtın aynısı.
İkinci soru geliyor. Peki dezenfektan ya da ozon sistemi kullanıyor musunuz? Sirke bakterileri öldürür mü?
Şey…. Bilemiyorum ama Antalya’daki bütün restoranlarda böyle yapılır. Şefimiz kendini kurtarmak adına bütün restoranları da hemen çamura bulaştırıyor.
Şefimizde sirke kullanıldığını söylüyor ama neden kullanılıyor? Nasıl bir etki mekanizması var? Bu konulardan oldukça uzak.
Oysa olması gereken, sebze ve meyvelerin yıkanması sırasında, bakteriler üzerinde öldürücü etkisi olan ozon dezenfeksiyon sistemi kullanılmasıdır.
Okurum oldukça morali bozulmuş, aldığı yanlış yanıtlar karşısında. Moralimizi bozmadan sorularımızı sormaya devam edelim. Aldığınız yanıtları da benimle paylaşırsanız bu konuda bir bilinç artışı sağlayabiliriz. Eğer beni ilgilendirmez diyerek aynı şekilde devam edersek, eminim bu konuda hiçbir ilerleme olmayacaktır. Sağlığımızı korumanın en basit yolu bilinçli olmak kadar bilinçli davranmaktır. Siz sordukça, insanlar bilinçlenmek zorunda kalacak ve ancak bu şekilde kendi sağlığımızı ve çocuklarımızın sağlığını koruyabiliriz.
Sorularınızı ve aldığınız yanıtları benimle paylaşırsanız etkimiz daha yüksek olacaktır.
Bülent Dokuzluoğlu
www.bixkurumsal.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.