Karadeniz’in incisi ÜNYE’de Kor oldum, Yunus oldum
Ordu / Ünye Belediyesi’nin düzenlediği “2. Yunus Emre Belgesel, Edebiyat ve Kitap Günleri” kapsamında; Karadeniz’in incisi Ünye’de idim. Bu etkinlikler kapsamında; Han Duvarları ve Zemzem Mucizesi adlı belgesellerimin gösterimi ve sunumu oldu. Organizasyon ve katılım iyi değildi. Her şeye karşın, Başkan Ahmet Çamyar kent dışında olması nedeniyle, Belediye Başkan Yardımcısı Murat Ocak ve Erhan Eren ile Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İlhan Kartal’ın sağladığı katkı ile Ünye ve köylerini gezme olanağı buldum.
Bir Karadeniz inci olan Ünye’nin gezilip görülmesi gereken yerler, tarihi, kültürel, sanatsal ve doğal zenginlikleri, deniz-kum-güneş, mutfak kültürü ve konaklama gibi bildik turistik tanımlamaların dışında; alternatif turizm potansiyeli bakımından da Ünye; keşfedilmeyi bekliyor. Şimdiye dek pek çok politikacı çıkaran Ünye, nedense bu bağlamda fazla bir destek görmediğini vurgulayan Ünyeliler; kentlerinde yeterli sayıda konaklama ve yemek yenecek yer bulunmadığını, var olan tarihi ve turistik yerlerin de yeterinde korunmadığını ve de buralara olan ulaşım ve yol sorunlarının hala çözülmediğinden yakındılar…
Ünye Bakırcılar sokağında kaybolan el sanatlarının yok oluş sinyali ve eski bakırcı ustası Mehmet Kıyak’ın, korlanan körüğünde şekillenen bakır tastan ayran içmenin dayanılmaz hafifliğini yaşadım… Yitik zaman ışında ve ateşli al atların özgür yelesinde şekillenen, ateş ve suyun sırdaşı, göz nuru ve alın terinin yoleri Yunus Emre ve Hekimoğlu’nun düş yoldaşı olan ve sevgisini sebil eylerken “ve çeliğe su veren” Mehmet ustanın elinde ve dilinde can bulan demir, kömür ve bakırın şiirsel ritmi, Ünyeli yiğitlerin ve sevdalı güzellerin çeşme başı kavuşmalarına tanıklık ediyor… Bir de onun şair dostu var. Şair Erhan Eren, bir erenler otağı dervişi ve aksakal bilgelerin mektebinde, su gibi aziz olma yolunda ve şiir alayında bir nefer olarak, sazın söze karıştığı Çetmi boyundan gelen ve Temmuz ortalarında şaha kalkan ilk süvarinin son neferi mi? Kıyak ile Eren, kıyak zamanda ve erenler dergahında, bakır rengi güneşi içmek için, zaman zaman buluşup; Yunus Emre dergahında demleniyorlar… Kar ile kor sevdasında, ask ve meşk sohbetleri ediyorlar… Varsıldan alıp, yoksula veren ve bir Karadeniz yiğidi olarak Ünye’de ünlenen Hekimoğlu’nun destansı yaşamı ve kahpece öldürülmesi; bu iki çılgın ozanın otağlarına konuk oldum, demlendim…
NOT: Ünye’yi tanıtan bol fotoğraflı bir gezi yazısı yazmayı ve “Bilinmeyen Yönleriyle ÜNYE” adlı bir belgesel çekmeyi düşünüyorum… (İngilizce ve Türkçe dublajlı)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.