Bergama’nın alternatif turizm potansiyeli zenginliklerinden biri olan Kozak Vadisi, aslında bir Anadolu Etnografya ve Arkeolojik mirasının aynasıdır. Özellikle Anadolu Alevi ve Türkmen geleneklerinin ve kökleri Orta Asya Şaman kültürüne dayanan konar göçer Yörük Aşiret yaşam tarzı izlerinin, giyip kuşam, folklorik zenginlikler , Cumhuriyet Devrimlerine bağlılık ve Kemal Atatürk-Hz. Ali sevdası, çağdaşlık ve hoşgörü inancına bağlılıkları ile bir yaşam kültürü olarak, günümüzde de sürüyor olması; bölgeyi farklı bir alternatif turizm potansiyeli olarak öne çıkarmaktadır. Tüm farklılıklarına karşın; hoşgörü, sağduyu, kardeşlik, dostluk, dayanışma, barış, sevgide odaklanma ve birlikte yaşama kültürü zenginlikleri ile bu gün de örnek teşkil eden özgür ruhlu bu Kozak Vadisi halkı ile Bergamalılar ne kadar öğünse azdır…
Pek çok tarihçi ve araştırmacı yazara ek olarak; “Uygarlığın Özeti” kitabı yazarı Şadan Gökovalı, Halikarnas Balıkçısı ve Osman Bayatlı gibi yazarların yanı sıra; Yurdun çeşitli bölgelerinde köy kalkınma projelerinde görev alan, Kozaklı köylerinde uzun yıllar araştırmalar yapan, Türk Tıp Tarihi Kurumu üyesi ve “Bergama Kozak Yaylası Geleneksel Ölü Gömme Adetleri Araştırması” kitabı yazarı Uğurol Barlas’ın Kozak yöresiyle ilgili çalışması, bölgenin kaybolan etnik kültürel zenginliğine ışık tutması bakımından takdir edilen özgün bir alternatif turizm potansiyeli ve Bergama’nın UNESCO’ya kabulünün 9 koşulundan birisi de budur.
Anadolu’nun ortak kültürel zengim mirası olan Alevi Bektaşi Kültürü izlerinin yaşatıldığı Bergama Kozak yöresi hakkında biraz bilgilenelim. İzmir yöresinde 36 Alevi Türkmen Yörük Köyü bulunmaktadır. Bunların 8 tanesi Bergama’da ve 5 tanesi ise Kozak yöresindedir.
Bergama ve Edremit arasındaki dağlık ve yaylak bölgesi “Kozak” olarak adlandırılır. Burada en yüksek yer Madran tepesidir ve yüksekliği 1500 metredir. Genellikle Kozak, 600 metre rakıma sahiptir. Bergama, Edremit ve Ayvalık arasındaki bu yaylada çam fıstığı ağaçları ve zeytin ağaçları arasında yetişen “Kozak Üzümü” bu bölgenin en önemli gelir kaynağını oluşturur. Bu üzümden sonra, çam fıstığından yapılan “Kozak Helvası” bölgenin en önemli ürünlerindendir.
Kozak, Antik Çağda ve Roma İmparatorluğu zamanında da önemli yaşam alanıdır. Şimdilerde bile hangi köyü kazsanız, arkeolojik bir şeyler bulunmaktadır. Yörenin gelir kaynağı fıstık çamları, bu bölgede 22 asırdır ekonomik gelir kaynağıdır. Kozaklıların yaşantısı ve geleneklerinde zeytin, üzüm. ve çam fıstığı baş köşede yer almaktadır.
Kozak, Roma Krallıklarından sonra 13. Yüzyıl sonuna kadar iskandan uzak kalmış ve mevcut köylerdeki insanlar, güvenlik yokluğundan kasabalara yerleşmek zorunda kalmışlardır.
Tarihi kaynaklardan edinilen belgelerde, bölgede yaşayan Türkmen Yörüklerin atalarının buraya Gaziantep’ten sürgün geldikleri bilinmektedir.
Kozak yöresinde yaşayan Alevi Türkmenler, Gaziantep-Fırat yöresinden buralara Teriz Bey zamanında sürgün gönderilmişlerdir. 13. Yüzyılda Ege Bölgesi’nde Fethiye, Denizli, İzmir yaylaları, Kaz Dağı ve Kozak yaylasında konar göçer olarak, yazmak ve kışlaklarda yaşamlarına devam etmişlerdir.
Bu günkü Kozak, Alevi Türkmen Derviş, Baba ve Dedelerinin çevresinde onların etkisi ile Anadolu Türk yaylası haline gelmiştir. Kozak yöresinde çoğunlukla Karakeçili oymakları, Kaz Dağı yöresinde ise, Kızılkeçililer vardır. Kozaklı Türkmenler, zorunlu iskandan önde de, konar göçerlik zamanlarında da, bölge Aleviliğinin kutsal mekanı sayılan Tekke Köy etrafındaki Dedeler çevresinde buluşurlardı. Burası bu nedenle de, 18. yüzyıla kadar Kadılık Merkezi bir kaza olmuştur.
Bu gün ise, ahilik ve lonca kültürü ile birlikte; bazı köylerde bulunan Cemevlerinde ve Kaz dağı zirvesindeki Sarıkız ziyaret yeri ve Kutsal Anıt Mezar çevresindeki tekkelerde açık ve kapalı olarak inanç ve kültürel yaşamlarını sürdürmekteler… Anadolu’nun birer aydınlık yüzü olan bu kültürel zenginlik, Bergama ve çevresinde de yaşatılıyor olması, bölgenin turizm potansiyeli olarak, halkın önemli bir ekonomik gelir kaynağıdır. Sevgisini sebil eyleyen Kozak yöresi halkı, nice sevda öykülerine, şiirlere ve kahramanlık destanlarına da esin kaynağı olmuştur…
Eğer yolunuz; Tarihi Tıp Merkezi, Antik Kütüphane, Antik Tiyatro, Parşomen, Bir mühendislik harikası olan Su Medeniyeti, Su Perisi, Tanrılar, Krallar, Kraliçeler, Sultanlar ve Efeler diyarı Bergama’ya düşerse; Kozak yöresi fıstık helvası, üzüm pekmezi, zeytin ve yağı, şarap ve sirkesi, bal, organik tarım ürünleri ve kahvaltı yemeden gitmeyiniz… Cem sonrası Kutsal Ağacın gölgesinde; Şifacı Şaman Ana ve Dedelerin saz ve söz ile başlayan zikir ve dansına eşlik ediniz, “elinize, dilinize ve belinize sahip olunuz” ya da “döne dane, yan yana, yana yana” yapacağınız içsel bir yolculukta, semah dönmeyi de asla unutmayınız… Hayatı keşfetmeyi ve bilinmeyene erişmeyi merak ediyorsanız; güvenli ve temiz tatil yapmak istiyorsanız, Bergama ve Kozak yöresi, tam aradığınız adrestir… Tatil yapmak, gitmek, görmek, öğrenmek, araştırmak, tatil yapmak, sağlıklı yaşamak, gezmek, alış veriş yapmak, dinlenmek, kültür ve doğayı keşfetmek için; Bergama ve yöresini seçin…
Ege Denizi kararmadan ve dağlar uykuya dalmadan önce; tarih, kültür, doğal yaşam ve konuksever insanları ile ünlü insancıl ve vatansever Kozak yöresi halkı, yeni konuklarını bekliyor, yeniden…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.