Mübarek Ramazan ayına bir kez daha kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Dostlukların sevgi ile beslendiği, gönüllerin sevgi ile dolup taştığı on bir ayın sultanı Mübarek Ramazan Ayı’nın tüm okurlarımıza dostlarımıza, kardeşlik, birlik, beraberlik, huzur ve bereket getirmesini diliyorum.
Onbir Ayın Sultanı Ramazan bu yıl 11 Mart'ta başlayarak tüm güzelliğiyle devam ediyor. Gelişin bir bayramdır; giderken de bayram bırakarak gidersin.
Sevgili dostlarım, Ramazan ayınız mübarek olsun. Ramazan sonrası 9 günlük tatili bekleyişi başladı. Bayramlar hep çocukluklarını anımsatır insana. Çünkü en çok çocuklar bayramlarda hoş tutulur, bir dedikleri iki edilmez. Harçlıklarla dolar cepleri. Hayatın telaşıyla henüz tanışmamış, sorumluluk nedir bilmeyen çocuklar mutlu olur bayramlarda. Çocuk ve bayram herkes için birbiriyle çok yakın iki kelime olmuştur ve zaman akıp gitse de bu hiç değişmeyecek gibi görünüyor.
Bayramlar eskiden akrabaların bir araya geldiği, özlem giderildiği tadına doyulmaz günler demekti. Günümüzde bu anlamını biraz yitirmiş gibi bir hal aldı. Artık bayram demek tatil yörelerine kaçmak için bulunmaz bir fırsat demek. Yoğun iş stresinden ve modern çağın sıkıntılarından bunalan aileler bayram tatillerini yıllık izinleri gibi görmeye başladıkları için artık akrabaların bir araya gelmeleri gibi bir durum kalmadı.
Çocuklar bile bayramın sadece tatilden ibaret olduğunu sanıyorlar. Aileler eğer imkanları varsa günlerce önceden tatil planlarını yapmaya başlıyor ve belki sadece bir telefonla yakınlarının bayramlarını kutlamakla yetiniyorlar. Ramazan ayının bitişiyle birlikte birçok kişi bayram tatiline çıkacak. Bayramlar, toplumumuzun en değerli zamanlarından biridir ve aslında çok daha fazlasını temsil eder. Bu özel günler, aile ve dostlarla bir araya gelme, paylaşma ve şükran gösterme zamanıdır. Ancak, zamanla ve teknolojinin gelişmesiyle, bayramların anlamı ve kutlanma şekilleri değişmiştir.
Günümüzde, birçok aile için bayram hazırlıkları ve kutlamaları, uzun tatil planları yapmak ve seyahat etmek anlamına gelmektedir. Bu durum, özellikle büyük şehirlerde yaşayan ve yoğun iş temposuna sahip kişiler için daha da belirginleşmiştir. Bayram tatilleri, onlara yoğun iş hayatından kısa bir mola verme ve dinlenme fırsatı sunmaktadır.
Ancak bu durum, bayramların asıl amacından uzaklaşmamızı da beraberinde getirmektedir. Bayramlar, sadece dinlenmek ve eğlenmek için değil, aynı zamanda birlikte olmanın ve toplumsal bağları güçlendirmenin de bir yolu olmalıdır. Aile büyükleriyle vakit geçirmek, uzakta yaşayan yakınları ziyaret etmek veya sadece onlarla telefonda konuşarak hal hatır sormak, bayramların ruhunu yansıtan önemli geleneklerdir.
Teknoloji sayesinde artık dünyanın herhangi bir yerinden sevdiklerimizle iletişim kurabiliyoruz. Ancak bu kolaylık, bazen bizi gerçek iletişimden ve samimi ilişkilerden uzaklaştırabilir. Bayram telefonları önemlidir ama yüz yüze iletişimin yerini alamaz.Ramazan ayının bitişiyle başlayan bayram tatili, bize kendimizi yeniden değerlendirme ve ilişkilerimizi güçlendirme fırsatı sunar.
Bu dönemde yapacağımız küçük değişikliklerle bayramların asıl anlamını koruyabiliriz. Örneğin; tatil planları yaparken aile büyüklerimizi de dahil edebilir, teknolojiyi kullanarak değil gerçek ziyaretlerle yakınlarımızla bağımızı güçlendirebiliriz.Sonuç olarak, bayramlar sadece tatilden ibaret olmamalıdır. Bu özel günlerin ruhunu yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak için çaba göstermeliyiz. Ailemizle ve sevdiklerimizle geçireceğimiz kaliteli zaman, hayatımızda unutulmaz anılara dönüşecektir.