ON EMİR ve BİRLİK, BERABERLİK, ÖZGÜRLÜK, LAİKLİK … DÜNYA BARIŞINDA LİDER ÜLKE TÜRKİYE …
Geçtiğimiz ay 08 Temmuzda yazdığım yazımın konu başlığı ‘’ İNSANOĞLUNUN GELECEĞİ İÇİN SİLAHSIZLANMA HEMEN BAŞLAMALI… TURİZM NASIL KURTULUR? ‘’ idi. Bu ayki konu başlığımda gene ON EMİR ve BİRLİK, BERABERLİK, ÖZGÜRLÜK, LAİKLİK … DÜNYA BARIŞINDA LİDER ÜLKE TÜRKİYE olacaktır. Birçoğumuzun bildiği ON EMİR’i tekrar gündeme getirerek aslında bu dünyada barış, huzur, mutluluk dolu bir yaşam sürebilmek için basit ama etkili emirlerin tüm dinlerde aynı olduğunu hatırlamak, ayrımcılık yerine birlik, beraberlik içinde bir yaşam sürebilmek için özet mesajlar verilmiş, bize kalan bu kuralları tüm insanlığa tekrar tekrar hatırlatmaktır. Bir önceki yazım da da yazdığım gibi tüm dünyanın merkezi konumu ile TÜRKİYE dünyaya BARIŞ ve BİRLİK BERABERLİĞİ getirebilecek tek LİDER ülkedir.
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşadığımız “ulusal terör eylemi” hepimizi derinden sarsmış bulunmaktadır. Ülkemizin bağımsızlığına, ulusumuzun yüksek iradesine ve demokratik parlamenter sitemimize yönelik bir saldırı girişimi olan bu eylemin ilk etkilerinin bertaraf edilmiş olması teselli noktamızdır.Halkımızın desteği , iktidarın, muhalefetin tek bir ağızdan demokrasi ve özgürlükler için birlik olması ile çok kısa sürede bu eylemin bastırılması ile Türkiye ne kadar güçlü bir millet olduğunu tüm dünyaya göstermiş oldu.Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 6. maddesi Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir cümlesi ile başlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kurulmasında önderlik yapan Kemal Atatürk'e ait “Hakimiyet bilâ kayd-u şart Milletindir.” sözünün günümüz Türkçesi ile söylenişidir. Türk Milleti olarak kullanılan ifadenin yerine kısaltmalı söyleyiş olarak kullanılan Milletindir ifadesi büyük harfle yazılır. Egemenlik, bir topluluğun, bir devletin ülke üzerinde sahip olduğu tüm yetkilerdir, hür olmak, yetki sahibi olmak, hâkimiyet anlamlarına gelir. Bir milletin tam anlamıyla özgür ve bağımsız olabilmesi için ulusal egemenliğe sahip olması gerekir.
Toplumda hiçbir kimse, hiçbir zümre, hiçbir sınıf ya da grup, doğrudan üstün emretme gücüne sahip olamaz. Toplumda üstün emretme gücünün tek kaynağı ve tek sahibi milletin kendisidir. [4] 90 yıl sonra Hakimiyet Milletindir sözünün doğruluğu bir kez daha kanıtlanmış oldu. Bu durumun Türk turizmine pozitif yönde yansıması biz turizmcilerin çabaları ile çok zaman almayacaktır. Ama bu durumu pozitife çevirebilmek bizim elimizdedir. Ortaya konan ulusal terör eylemini bertaraf etmiş olmamız yeterli değildir. Türkiye olarak şimdi de ikinci bir savaşı başarmak zorundayız. Bu savaş, ülke imajımızın zedelenmesine engel olma savaşıdır.
Hz. Musa’ya gelen on emir nelerdir?
“Bir zamanlar biz İsrâiloğulları'ndan, "Yalnız Allah'a kulluk edeceksiniz; ana-babaya, yakın akrabaya, yetimlere, yoksullara iyilik edeceksiniz. İnsanlara güzel söz söyleyin, namazı kılın, zekâtı verin" diyerek söz almıştık. Sonra, içinizden küçük bir kesim dışında, sözünüzden döndünüz; hâlâ da sırt çevirmektesiniz. Vaktiyle sizden, birbirinizin kanlanın dökmeyeceğinize, birbirinizi yurtlarınızdan çıkarmayacağınıza dair de söz almıştık. Siz de kabullene geldiniz. Hâlâ da (buna) şahitlik ediyorsunuz."(Bakara Suresi, 2/83, 84)
Bu âyetlerde İsrâiloğulları'nın yükümlü kılındıkları ve Yahudi-Hristiyan literatüründe "on emir" diye bilinen dinî ve ahlâkî vecîbelerden bazıları hatırlatılmakta; Allah'ın onlardan bu vecîbeleri ifa edecekleri yönünde söz aldığı ifade buyurulmaktadır. Kitâb-ı Mukaddes'te, Tanrı'nın "kendi parmaklarıyla" taş levhalar üzerine yazarak Hz. Mûsâ (as) aracılığıyla İsrâiloğullarına bildirdiği ifade edilen bu emirler (Çıkış, 20, 32/15, 20/1-17) şöyle sıralanır:
1. Allah'tan başka ilâhların olmayacak.
2. Kendin için oyma put yapmayacaksın.
3. Allah'ın ismini boş yere anmayacaksın.
4. Cumartesi günü hiçbir iş yapmayacaksın.
5. Babana ve anana hürmet edeceksin.
6. Adam öldürmeyeceksin.
7. Zina etmeyeceksin.
8. Çalmayacaksın.
9. Yalan şahitliği yapmayacaksın.
10. Komşunun hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin.
Kur'ân-ı Kerîm'in İsrâ sûresinin 101. âyetinde, "Andolsun biz Musa'ya açık seçik dokuz âyet verdik. Haydi İsrâiloğulları'na sor" şeklinde işaret ettiği dokuz âyetin, Tevrat'taki on emrin cumartesi yasağı dışında kalanlarını kapsadığı anlaşılmaktadır. Cumartesi gününe saygı ise sadece Yuhudileri bağlayan bir hüküm idi. (bk.Nahl l6/124.)
Ayetlerde Allah'tan başka tanrı tanımamak, ana-babaya, akrabaya, yetimlere ve yoksullara iyilik etmek, insanlara güzel söz söylemek, namaz kılıp zekât vermek, birbirinin kanını dökmemek, kendi yurttaşlarını vatanlarından kovmamak şeklinde sıralanan yükümlülükler arasında On Emir’ den bazı hükümlerin de yer aldığı görülmektedir. On emrin cumartesi yasağı dışında kalanları, bütün peygamberlere gönderilen kutsal kitapların ortak öğretileri olup Kur'ân-ı Kerîm'de Müslümanlar da bu tür vecîbelerle yükümlü kılınmıştır. (bk, En'âm 6/151-153; İsrâ 17/23-39.)
83. âyette İsrâiloğullarından çoğunun zamanla Allah'a verdikleri sözden döndükleri yani belirtilen hükümlere uymadıkları, Hz. Peygamber (asv) dönemindeki Yahudilerin de bu hükümlere sırt çevirdikleri bildirilmektedir. (Kur’an Yolu, I/81)
On emirde yer alan kurallar insan tabiatının bir gereği ve evrensel ilkeler olduğu için sadece Yahudilik’te değil diğer ilâhî dinlerde de söz konusudur.
On emrin birincisini teşkil eden tevhid inancı Kur’an’ın ısrarla üzerinde durduğu ilk ve temel ilkedir. (Bakara 2/163; En‘âm 6/19, 102; İsrâ 17/23)
İkinci emir putperestliğin yasaklanmasıyla ilgilidir ki Kur’an hem şirki hem Allah’tan başkasına tapınmayı yasaklamaktadır. (Nisâ 4/36, 116, 171; En‘âm 6/151; A‘râf 7/191-195; Yûnus 10/18; Nahl 16/20)
Allah’ın adının boş yere ağza alınması, yani Allah’ın adının kullanılarak yalan yere yemin edilmesi Kur’an’da da yasaklanmıştır. (Bakara 2/224;Mâide 5/89; Nahl 16/91)
Cumartesi yasağı sadece İsrâiloğulları’na ait bir ceza ve müeyyide olup Hz. Muhammed geçmiş ümmetlere ait diğer mükellefiyetler gibi bunu da kaldırmıştır. (A‘râf 7/157)
Ana babaya hürmet (Bakara 2/83; İsrâ 17/ 23), insan öldürmeme (Bakara 2/84; Nisâ 4/29; Mâide 5/32), hırsızlık yapmama (Mâide 5/38; Mümtehine 60/12), zina etmeme (Nûr 24/30-31), komşuya karşı yalan şahitlikte bulunmama, komşunun malına mülküne tamah etmeme (Bakara 2/83; Nisâ 4/36; Furkān 25/ 72) gibi hususlar Kur’an’da da yer almaktadır.
İbn Abbas, İsrâ sûresindeki (17/22-39) emir ve yasakların Mûsâ’nın levhalarında da bulunduğunu belirtmiştir. (Fahreddin er-Râzî, XX, 214) En‘âm sûresinde (6/151-153) yer alan emir ve yasaklar da on emirle benzerlik göstermekte, on emir veya on vasiyet olarak bilinmektedir. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi On Emir md.)
Muhammed Hamidullah bu dokuz âyetin, Tevrat'taki "on emir"den, cumartesi yasağı dışındaki hükümler olduğunu belirtir. (Le Saint Coran, s. 292; krş. a.e., s. 281)
On emir ile günümüz global dünyasının mutlak bir barış için yol gösterici birleştirici gücünü de kullanarak, ülke imajımızın zedelenmesine engel olmak için biz turizmciler var gücümüz ile çalışmalı gerekirse tek tek tüm iş ortaklarımıza Atatürk’ün ilkelerine bağlı Laik Türkiye’de ekonomik, sosyal veya kültürel yaşamı etkileyen herhangi bir unsur bulunmadığını anlatabiliriz, onları ülkemize davet edebiliriz. Kopma noktasına gelen tüm iş ilişkilerimizi sevgi, barış, mutluluk, birlik, beraberlik duyguları dolu ilmeklerle kat kat sağlamlaştırabiliriz geleceğe umutla bakmak için şimdi daha çok çalışabiliriz.… Sevgi ile kalın…