Karadeniz'in İyleştirme Gücü

KONUK YAZAR

İnsan doğasının hastalıktan kurtulmanın en ucuz ve en doğal  yöntemi,  doğa ile dolu dolu yaşamaktır. İnsan fiziksel, zihinsel, duygusal , enerjik ve ruhsal yönleriyle  çok boyutlu bir varlıktır. Her bireyin yaşadığı olumsuzluklarda  çevre ilişkileri vardır. Araştırmalar, mutsuzluk,  depresyon  (stres, kaygı, panik atak, heyecan, öfke )  yaşayanlar , doğal ortamlarda, kendilerini  daha iyi hissetmektedirler.  Bu durumda olanlar  mutlaka su, toprak  ve yeşillik ortamının  yoğunluğunda  doğa ile baş başa kalmaları durumunda büyük fayda göreceklerdir. Çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmek isteyen aileler kadar, kendilerini yalnız hisseden  anneler  ve  babalar, daha pozitif bir yaklaşım ve motivasyon  arttırmak için doğa çok sağlıklı bir fırsat sunar.

Peki  neden doğal güzellikleri görmek için binlerce kilometre kat edip başka ülkelere gidiyoruz? Yıllarca popüler yazarlar, hekimler, mimarlar doğanın kendimizi  iyi hissettiren bir etkisi olduğundan söz etmişler. Yanı başınızda  evinizin arka bahçesi gibi düşünebileceğiniz Karadeniz’in eşsiz  muhteşem doğası size huzur verecektir. Gelen yabancı turistler  Özellikle Rize  ilimiz için “burası  cennetten bir köşe gibi  YERYÜZÜ CENNETİ’dir” demekteler. Kaliteli bir yaşam için toprak, su ve yeşilliğe  dokunmalıyız.

TERMALSU: Sağlığımıza sağlık katan ve turizmin önemli dallarından biri olan kaplıcalar, doğadaki thermalsu  ve yeşilliklerle kaplı  toprakla beraber  sağlık için muhteşem bir doğa  terapisidir. Örnek verecek olursak  İkizdere cennet vadisindeki  ılıca ridos kaplıcası görmeleğe ve yaşanmaya değer niteliktedir. Yeşillik toprak ve thermal suyun sunduğu  olağanüstü güzellikteki doğa manzarası,  adı gibi yeryüzü cenneti  misali  şifa ortamı yaşatmaktadır. Yanıbaaşında gürül gürül     akan dereler, şelaler etrafındaki göller yaşamınızda unutulmaz anlar yaşatacaktır.

Termalsuyun Faydaları: Astma bronşiyal, kronik bronşit, alerjik üst solunum yolları hastalıkları. Egzama, akne, sedef hastalığı, kaşıntı, alerjik reaksiyonlar. Eklem hastalıkları, kireçlenmeler, yumuşak doku romatizmaları, bazı romatizmal hastalıklar, yaralanmalar sonrası oluşan hasarların tedavisi.Mide hastalıkları, şeker hastalığı (diyabet), şişmanlık (obezite), gut, karaciğer yetmezliği tedavisi. Kronik sistit, kronik böbrek taşları, fonksiyonel yetmezlik.  Genital organın kronik hastalıkları, kısırlık, ameliyat sonrası hastalıklar, ağrılı ve zor adet görme, genital akıntı. Jinekolojik rahatsızlıklar. Omurga hastalıkları, travmatik lezyonlar, inme rehabilitasyonu daha çok romatizmal hastalıklar, genel kas ve yorgunluk ağrıları üzerinde etkilidir. Cilt üzerinde olumlu, gençleştirici ve kırışık  giderici etkisi vardır. Ruhsal (psikolojik) problemler ve Kronik yorgunluk. Post travma ve ameliyat sonrası rahatsızlıklar
    
TOPRAK :İnsanın iki ayağının üzerinde yürüyecek cesareti bulmasının kaynağı belki de, kendini var eden topraktan aldığı güvendir. Ve bu cesaretle dünyayı değiştirebileceğine inanmıştır.Toprakta çıplak ayakla yürümenin, cildin iletkenliğini iyileştirdiğini, kalp hızı değişkenliğini düzenlediğini, stresi azalttığını ve bağışıklık sistemini güçlendirdiğini göstermiştir.  Çıplak ayakla  günde yarım saatlik yürüyüşler kanser riskini azaltabilir,  kiloyu düzenleyebilir  ve  şeker hastalığını önleyebilir ve toprağın doğal elektrik yüküyle temasa geçmeyi  sağlayarak bu faydaları katlamaktadır. Ayrıca yürümek kanın oksijenlenmesini, dolaşımı, bağışıklık sistemi tepkisini  iyileştirir, toksinleri uzaklaştırır ve stresi azaltır. Daha da önemlisi bol bol oksijen alırız ve  doğanın güzel manzaranın keyfini çıkarırız. Yürümek fiziksel ve duygusal  ritmi de yaratır

YEŞİLLİK: Karadeniz ve Rize’nin yemyeşil ormanlarında, yaylalarında, vadilerinde, buram  buram oksijen soluyarak motive olacaksınız.  Ormanlar ve diğer  yeşil alanlar  moral düzeltici, deprasyonu, kızgınlığı, stresi ve saldırganlığı azaltır  ve genel olarak mutluluğu artırır.  Ormanlık alanlara gitmek ayrıca bağışıklık sistemimizi de geliştirir. Doğadan uzak kalmak bizi fiziksel ve ruhsal olarak etkiliyor hatta çeşitli hastalıklara karşı riskli hale getiriyor. Doğayla sadece 2 hafta bile iç içe olmak, kendimizi daha canlı, daha enerjik ve daha mutlu hissetmemizi sağlamaya yetiyor. Doğaya yeterli derecede maruz kalmayan çocuklarda ise depresyon ve yeme bozukluğu riskinin daha fazla olduğunu söyleyebiliriz. Siz de kaliteli bir yaşam için doğaya dokunun.