Yeni bir tatil yazısıyla tekrar karşınızdayım. Bu seferki istikamet Berlin, Almanya. Bu kadar fazla Türk’ün olduğu bir şehri merak ediyordum. Konaklama olarak Kreuzberg mahallesini seçtik. Metro istasyonlarına yakınlığı ve güvenli çevresiyle doğru bir karar verdiğimizi anladık. Berlin Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrılıyor.İlk yazımda Batı Berlin’den bahsetmek istiyorum. Batı Berlin daha Avrupai bir bölüm. Günlük 6,5 Euro tutarındaki biletimizi aldıktan sonra yola çıkıyoruz. İlk istikamet Berlin Zoo. Bu hayvanat bahçesi Avrupadaki en büyük hayvanat bahçelerinden biri. Zoo iki kısımdan oluşuyor.
Birinci kısım Zoo, ikinci kısım ise Aquarium. İki kısım için de 20 euro tutarındaki biletimizi aldık. Önce ilk kısmı gezdik. Filler, zürafalar, kutup ayıları, goriller, tilkiler, aslanlar, sürüngenler, kuşlar, maymunlar, penguenler… aklınıza gelebilecek her türlü hayvanı görmek beni çok heyecanlandırdı. Bol bol fotoğraf çekerek ilk kısmı tamamladık. Aquarium kısmında balıklar, deniz hayvanları, ikinci katında yılanlar ve üçüncü katında böceklere göz attıktan sonra yarım günümüzü verdiğimiz Berlin Zoo’yu tamamladık.
Oradan çıktıktan sonra bir şeyler atıştırma zamanının geldiğini anladık. Çok meşhur olan Currywurstlarımızı mideye indirdik. Sosisi parçalara ayırarak üzerine kimyon ve ketçap sıkıyorlar. İşte hazır! Tabii yanında Berliner Pilsener’imizi de kana kana içtik. ? Geleneksel yemeklerimizi afiyetle bitirdik. Gezimize devam ederken Schloss Charlottenburg’u gezdik. Muazzam bir saray. Muhteşem bir bahçesi ve mimarisi var. Keyifli bir gezi yaptık. Doğu kısmının güzel sokaklarını gezdik.
Akşam yemeğimiz için Hard Rock Cafe Berlin’i de ziyaret ettikten sonra karnımız tıka basa doymuş bir biçimde otelimize döndük. Hard Rock Cafe’de tek kişilik söylediğimiz dondurmalı browni ise 2 kişiyi çok rahat biçimde doyurmaya yeterdi. Gezinin devamı bir sonraki yazıya.. Esen kalın ?