Bir internet sitesi yaptırmak güzel gibi görünse de çok büyük sıkıntıları vardır. Mesela İstanbul gibi bir şehirde restoran sahibisiniz. Bir web siteniz olursa, çevrenizdekilerin yanı sıra Türkiye’nin 4 bir yanından veya Yurt dışından yeni müşterileriniz olur.Web siteniz varsa; müşterilerin yorumlarını yazdığı bir alanları vardır. Oradan size isteklerini, teşekkürlerini ve şikayetlerini iletirler.Web siteniz varsa; restoranınız hakkında yazı yazmanız gerekir.
Biz kimiz, neler yapıyoruz, ne zamandır yapıyoruz, hakkınızda bilinmesi gerekenler nelerdir. Web siteniz varsa; restoranınızın resimlerini çekip sitenize koymanız gerekir. Bilmeyenler acaba nasıl bir mekanmış, yemek önemli ama göz zevkinin önemi de bir başka der ve o resimlere bakarak iç geçirirler. Web siteniz varsa; restoranınızda ki menülerin de orada yer alması gerekir. Nasıl bir damak tadı var, neler tadabiliriz, önerdikleri yemekler nelerdir. Belki ürünlerin resimleri ve görüntüleri olur menülerde ve belki de fiyatları olur. Web siteniz varsa; belki de müşterileriniz rezervasyonlarını online olarak kendileri yapar. Kendileri için uygun masayı kendileri seçer ve mekanın resimlerinde gördüğü gibi bir masa ile karşılaşmayı ümit eder belki de.
Web siteniz varsa; kim bilir, belki farklı yemek siparişi verdikleri yerlerden sipariş vermek yerine bizzat sizin internet sitenizden siparişini oluşturur, ödemesini yapar ve lezzetli yemeğinin gelmesini bekler.İşte bunlardan dolayı belki de internet sitenizin olmaması gerekir, yada “belki de şurada küçük ama mutlu bir ağaç vardır” diyen, Bob Ross’u hatırlayıp, küçük mutluluklarla tablodaki büyük resmi görmek gerekir belki de. Kim bilir belki de web siteniz olursa sizinde giderek artan bir ününüz ve mutlu müşterileriniz olur…