Ayşe Tatile Çıktı

DURSUN ÖZDEN

Ayşe tatile mi çıktı?
Genç bir Türk subayının yetiştirilmesi, eğitilmesi, savaşa gönderilmesi ve sonuçlarını anlatan bir kitap okudum. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na genç bir Türk subayı olarak katılan Vecdet Ertek Gürpınar’ın; bir anı ve otobiyografik hikayelerinden oluşan özgün bir çalışmasıdır.  Bu kitap, savaş ve barış olgusunun iç yüzünü ve yaşamsal gerçeklerini anlatmaktadır. Haklı ya da haksız tüm savaşların perde arkası, psikolojik travması, gelecek nesillere aktarılan mesajlar, savaş sosyolojisi ve yaşamsal gerçekler insanoğlunun bir başka özelliğini de kanıtlamaktadır…

Aslen Gümüşhaneli olan yazar Gürpınar, çok sevdiğim değerli abim, yazar ve kaymakam şair Şinasi Özdenoğlu’nun akrabası olduğunu öğrenmem, beni ayrıca mutlu etti ve heyecanlandırdı. Yazar Gürpınar, memleketi Gümüşhaneyi de şöyle anlatıyor:
“Eski Gümüşhane; Türk, Rum ve Ermeni nüfusun ayrı ayrı mahallelerde, ancak kardeşçe beraber yaşadıkları ve birbirlerinin kültürlerinden etkilendikleri çok güzel bir şehirdi. Bereketli toprakları altın ve gümüşle yoğrulmuştu. Emperyalist düşünce onların arasına nifak tohumları sokmuş, kardeşçe yaşayan bu insanları birbirlerine düşürmüş ve düşman olmalarına sebep olmuştur. Sadece bu nedenle, bu gün onların torunları Yunanistan ve Ermenistan’da yaşamakta ve zaman zaman Gümüşhane’yi ziyaret ederek gözyaşı dökmektedirler…”

20 Temmuz 1974 Kıbrıs Savaşı öncesi ve sonrasında ise, gözyaşları hep aktı… Gümüşhane’de doğup büyüyen ve küçük yaşta askeri okula giren, tüm askeri okul yıllarını acılı Kıbrıs haberlerini dinleyerek geçiren ve bir gün, bu yapılanların hesabının sorulacağı ümidi ile kaderin bir cilvesi olarak, genç bir subay rütbesi ile Kıbrıs Barış Harekatına katılan ve Muharip Gazi bir subayın savaş anıları ve savaşın perde arkasını yazan bir asker yazar olarak bu eseri kaleme aldı. Cephede ve gerisindeki askerlerin çok özel anıları, bu kitabın bir başka insani yanını ve haklı savaşların önemini vurgulamaktadır. Oysa, en haklı savaş bile, en başarısız barıştan iyi değildir… Savaşın taktik, stratejik ve insani yanlarını biz okurlara ya da gelecek nesillere aktarmayı görev olarak iş edinen yazar Vecdet Ertek Gürpınar’ı kutluyoruz…

Tarihin her döneminde stratejik özelliği ile dikkat çeken Kıbrıs Adası; kuzeydoğu Akdeniz’de yer alan Anadolu’ya 71 km (40 mil), Suriye’ye 98 km (102 mil), Mısır’a 316 km (285 mil), İsrail’e 242 mil, Girit’e 372 mil, Yunanistan’a 685 mil uzakta yer almaktadır. Yüzölçümü 9251 km2 olan Kıbrıs Adası, Akdeniz’in üçüncü büyük adasıdır. Ada; tarih boyunca genellikle emperyalist güçlerin ve çevresindeki güçlü ülkelerin hakimiyetinde kalmış, Doğu Akdeniz’de deniz ticaretini ele geçirmek isteyen devletler arasında, büyük savaşlara sebep olmuştur. Bu savaşlar hala devam etmektedir. Kıbrıs Adası sırasıyla; Mısırlılar, Hititiler, Fenikeliler, Asurlular, Persler, Makedonyalılar, Romalılar, Bizanslılar, Osmanlılar, İngiliz ve Yunanlılar tarafından kuşatılmıştır. Bu gün ise; İngilizlerin de askeri üsleri olmasına karşın, 1974’den sonra Yunan ve Türk tarafı olmak üzere, ada ikiye bölünmüş ve iki ayrı yönetim olarak varlığını sürdürüyor. 

Kıbrıs Adası’nın Türkler tarafında fethini  anlamak için, 1512 tarihinden başlayan seferler ardından, Lala Mustafa Paşa’nın 9 Ağustos 1571’de Magosa çıkarması ile noktalanmıştır. Bu tarihten itibaren hep Osmanlı toprağı olan Kıbrıs Adası’nda ilginç olaylara da tanık olunmuştur: 
Sadrazam Sokulu Mehmet Paşa döneminde Akdeniz’de yapılan bir deniz savaşında, esir alınan ünlü yazar Katalon asıllı Cervantez, Kıbrıs Adası’na getirildi ve Magosa Zindanına atıldı. Diğer savaş suçluları gibi cezalandırıldı. Suçu gereği sağ kolu kesildi. Sol eli ile yazmayı öğrendi ve dünyanın en ünlü eseri olan “Don Kişot”u Magosa Zindanında yazdı. Eğer İspanyolların eline geçse idi, korsan olduğu için kellesi kesilecekti. İyi ki Osmanlı eline düştü ve dünyanın en güzel edebiyat eserine sahip olduk… Öte yandan aynı zindanda, vatan ve özgürlük şairi Namık Kemal de “Vatan yahut Silistre” kitabını yazdı. Bu gün Magosa’da bir müze olan bu zindan, ziyaretçilerin gözdesi durumundadır… Bu gün ise, Küzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Akdeniz turizm pastasından önemli derece payını alan gözde bir coğrafyadır…

Yazarın vurguladığı gibi; “Bu savaşta (1974), yaşayarak deneyim kazandığımız ve daha iyi anladığımız yüce Atatürk’ün şu veciz sözü bizi biz eden ana etkendir: “Mecbur kalınmadıkça savaş bir cinayettir. Yurtta Barış, Dünyada Barış!..” 

Bölgemizde ve dünyada süren kirli savaşlar ve terör eylemleri; doğal zenginlikleri ve stratejik özelliği nedeniyle dikkat çeken Kıbrıs; Emperyalist yağmacıların ve güçlü devletlerin gözdesidir, bu günde… 

Kıbrıs Adası tatilcilerin gözde yeri… Zamanın Başbakanı Bülent Ecevit’in; “Ayşe Tatile Çık” parolası ile 20 Temmuz 1974’de Kıbrıs’a çıkan; Kıbrıs Muharip Gazisi olan emekli subay Vecdet Ertek Gürpınar’ın yazdığı; “Genç Bir Asker-Kıbrıs ve Barış Harekatı” adlı bu başucu yapıtı kitabı, okumanın tam zamanıdır…  Kastaş Yayınevi tarafından 2015’de basılan, 400 sayfa olan bu kitap, seçkin kitapçılarda okurunu bekliyor…