ALGIYA YERLEŞTİR SONRA YAP

KONUK YAZAR

Bir idda der ki, İmralı adasında daha rahat imkanları olan ev hapsine alınması için girişimler başlatıldı.Dahiliğin de mutlak bir sınırı vardır ama aptallığın asla. (Einstein)

Neden suçu kesinleşmiş birini muhatap alıyoruz? Acaba Ülke de infial yaratılıp, iç karışıklık mı hedefleniyor? Kimbilir? Ben sadece şunu söylerim iyi veya kötü gelen hükumetlerin hepsi eleştirilir bu çok normaldir. Demokrasi demek çok seslilik, fikir özgürlüğü demektir. Sonuçta hangi partiden olursa olsun başa geçenler her türlü iyi veya kötü mutlaka eleştirilir. Sekiz milyara yakın bir toplumdan hiç kimse aynı fikir ve tezleri savunmasını zaten bekleyemez. Burada önemli olan ve benim kendi adıma da uyguladığım ama karşıdaki kişilerin kapasitesi sınırlarında, anlama yetilerinin olduğu bir durum vardır. Doğruyu varsayımlar ile değil gerçekler ve belgeler ve şahitler ve ve ve sunmak. Ben öncelikle şunu söylemek isterim; Devletimiz adına görev yapmakta olanlar, ŞEHİTLERİMİZİ ve GERİ DE BIRAKTIKLARINI asla unutmamalı. Alınan tavır ve tutum vs. bu doğrultuda ilerlemeli.

Biz çok geniş bir Millet olduk hiç bir şey umurumuz da değil. Maça gösterilen tepkilerin terör olayların da çeyreği bile gösterimliyor ama lafa gelince herkes milliyetçi, herkes vatansever. Daha neler olacak. Mardin, Diyarbakır yerle bir oldu, halka açık kapı bıraktılar tapularınızı verin size tokiden daire verelim üstünü devlete borçlanın dediler. İş yok güç yok, buralar kimbilir (!) kimlerin olacak.

Tutuklanıp cezaevine konduğu zaman herşeyin bittiğine inanmıştı. Son yıllarda kendisine ve fikirlerine değer verildiğini görünce birden havalara girdi. Üst akıl oldu, şimdi ev hapsi daha sonra yalnızlık Allaha mahsus bir eş sonra da cezasını Diyarbakır da çeksin kararı. Sonra refarandum, serbestlik ve ilk seçimler de bağımsız aday. Sonrası muamma. Millette bir akıl tutulması var. Bir şeyleri algılayamıyorlar. Korkarım insanlar da zeka geriliği başladı. Bilgi, okuma, öğrenme eksikliği, yediklerine, içtiklerine ve medyaya dikkat etsinler algı promlemi yaşıyoruz. Kafa basmıyor bir yerden sonra yani algıya yerleştir sonra yap. Bütün ruhsal daraltıların temelinde algı da aşırıya düşme var. Ona da aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın der ve kabul ederiz.