TURİZMİN SESİ
Bir önceki rehberlik yasasında; dünyada eşi-benzeri gözükmeyen bir şekilde “Her tura rehber mecburiyeti” ibaresi konulmuş, Turizme büyük darbe indirilmişti. Yurtiçi 10 kişinin altındaki turlarda Rehber için yapılan ödemeler, normal kar’ın iki katını aşıyor. Acenta karlı fiyat verince de Turu pahalı bulan müşteriler, kendi turlarını kendileri yapıyorlar. Aradaki farkı Acenta alıyor zannedip “Acenta bizi kazıklıyor” diyerek bizleri suçluyorlar. Bugün Türkiye’de kaçak acentacılık patladıysa, acentalar can çekişiyorsa bunun suçluları bu kanunu çıkartanlardır.
Bunun en yakın örneğini, Sömestre tatilinde oğlum ve sınıf arkadaşları (10 kişi) ABANT-CENNET GÖLÜ turu istediklerinde yaşadım. Beğendikleri otelle yazıştık;
AFİŞE ODA FİYATI: 3 gece-4 gün 3.900 TL.
ACENTA ODA MALİYETİ: 3.500 TL (otel %10 acenta komisyonu veriyor)
ODA BAŞI KÂR: 400 TL.
TOPLAM: 2.000 TL kâr gözüküyor.
Üstüne transfer ve sigorta maliyetim var. Kanun gereği Rehber almam lazım. Şimdi Rehber maliyetini hesaplayalım;
1 oda Rehbere almam lazım: 3.500 TL.
Rehber harcırahı: 926 X 4 gün = 3.704 TL. Bu durumda; Rehber maliyeti: 7.200 TL. Kâr: 2.000 TL
Yani 2.000 TL komisyona rağmen Turu rehberli kaldırsam 5.000 TL zarar edeceğim. Üstüne %10 kâr koyup 4.700 TL satmaya kalksam, kimse enayi değil…
Ne oldu bu durumda; Çocuklar otelden indirimsiz 3.900 TL fiyat aldılar, Bana ve Rehbere ödeyecekleri 4.000 TL da ceplerinde kaldı.
Oğlum böyle, Hatice teyze böyle, Altın günü grupları, Belediyeler, Whatsapp, Facebook grupları böyle. Abant turu böyle, Kayak, İznik, Alaçatı, Çıldır Gölü turu böyle. Öğretmek gibi olmasın ama; bir minibüs bir de gittikleri yerden Alan Kılavuzu bulup, kültür turlarını bile bizden ucuza yapıyorlar.
Bu yasayı çıkartanlar öldürdüler turizmi. Acil düzeltilmesi dileği ile.