TURİZMİN SESİ
Türk Deniz Araştırmaları Vakfı ve Tarım Köyişleri, Çevre Orman Bakanlık temsilcileri, Antalya İl Tarım Müdürlüğü denetçilerinin yanı sıra Türkiye'deki Dolphinaryum temsilcilerinin de bir araya geldiği toplantıda dolphinaryum standartları ile ilgili önemli kararlar alındı.
Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) tarafından organize edilen 2. Dolfinaryum (Yunus Gösteri ve terapi merkezi) toplantısı, Troy Aqua Dolphinarium'un sponsorluğunda Belek'te yapıldı. Türkiye'deki Dolphinaryumların temsilcilerinin bir araya geldiği toplantıya TÜDAV Bioçeşitlilik Danışmanı ve İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim üyesi Dr. Ayaka Amaha Öztürk, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü ile Çevre ve Orman Bakanlığı Korunan Türler Genel Müdürlüğü temsilcileri katıldı.
Dolfinaryumların mevcut durumları, standartları, yunus terapisi ve dolfinaryumların turizme katkılarının tartışıldığı toplantıda konuşan Dr. Ayaka Amaha Öztürk, dolfinaryumların yeni ve önemli bir sektör olduğunu hatırlattı. Dolfinaryum toplantısının birincisinin 2 yıl önce İstanbul'da yapıldığını belirten Öztürk, ikinci toplantının Troy Aqua Dolphinaryum'un sponsorluğunda Belek'te yapıldığına dikkat çekerek bu toplantıda önemli bir aşama kaydedildiğini vurguladı. Türkiye'de 11 dolfinaryum olduğunun altını çizen Öztürk, dolfinaryumların bir standardı olması gerektiğini zaman içerisinde de sektör temsilcilerinin Deniz Memelileri Rehabilitasyon Merkezi veya dernek kurma gayreti içinde olmaları gerektiğini söyledi.
Türkiye'deki, yunusların durumunu inceliyoruz
Dünyada özellikle de Japonya'da çok sayıda dolfinaryum bulunduğunu belirten Dr. Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü; İkinci toplantımızda Dolfinaryum standartlarının belirlenmesi için ilk adımın atılması, doğal ortamlarında bulunan yunus ve balinaların ağa takılma ve karaya vurma durumlarında kurtarma yöntemlerinin belirlenmesi ile Türkiye genelinde kurtarma ağı oluşturulması, dolphin terapi konusunun tartışılması ve Türkiye'deki durumunun incelenmesi, ve dolfinaryumların işletilmesindeki sorunların tartışılması gibi başlıca konuları masaya yatırdık. Yunuslar önemli ve çok hassas hayvanlar standartlarının daha da yükseltilmesi lazım. Türkiye'deki dolphinaryumlarda yaklaşık 40 civarında Yunus bulunuyor bu nedenle artık doğadan ve yurtdışından Yunus alınmamalı. Zaten yurtdışında da Yunuslar daha çok eğitim amaçlı kullanılıyor. Ayrıca Türkiye'de Yunus uzman sayısı oldukça az, bu sayının artırılması gerektiğini düşünüyorum.
Standart kılavuzu hazırlamaya başladık
Altı dolphinaryum merkezinin temsilcilerinin de görüşlerini bildirdiği toplantıda dolphinaryumların turizme ve ekonomiye katkılarına dikkat çekildi. Büyük yatırımlarla kurulan dolphinaryumların yurtdışından da Türkiye bir tercih nedeni olduğuna dikkat çeken Troy Aqua Dolphinarium Yönetim Danışmanı Bülent Dokuzluoğlu, Türkiye'de sayıları giderek artan dolpinariumlarla ile ilgili bir yönetmelik veya standardın bulunmamasının Türk Turizminde önemli bir handikap oluşturduğunu bu nedenle dolphinariumlar için 2009 yılında bir standart kılavuzu hazırlamaya başladıklarını belirtti. Dokuzluoğlu, standart çalışmalarının yanı sıra dolphinariumlarla ilgili yasal yönetmeliklerinin hazırlanması için, resmi kurumlar, üniversite yetkilileri ve sivil toplum örgütleri tarafından yapılacak olan bu çalışmaya sponsor olmaya karar verdiklerini ve bu yönde yapılacak her türlü faaliyete katkı sağlayacaklarını belirtti. Dünyanın her yerinde özelikle Almanya, İngiltere gibi birçok Avrupa ülkesinden Türkiye'ye hem Yunus gösterilerini izlemek hem de terapilere katılmak amacıyla çok sayıda kişinin geldiğine dikkat çeken Troy Aqua Dolphinarium Yönetim Danışmanı Dokuzluoğlu, Turizm çeşitlendirilmesinden bahsediliyor, bu anlamda dolphinariumlar Türkiye için önemli turizm merkezleri. Hem imkanları hem de fiyatları nedeniyle birçok Avrupalı turist Türkiye'yi tercih ediyor. Dolphinariumların sağladığı istihdam ve turizm gelirlerini de yadsımamak gerekir dedi.