UÇHİSAR’DA DÜŞLER VADİSİ

Uzun yıllar kendi işimi kurup mimarlık ofisimi ve butik hotel'imi açmayı düşünüyordum ve memleketim Nevşehir'e döndüm gerçekleştirdim

BORA ÖZGEN-TURİZMİN SESİ


Kapadokya'nın hanımağası Çiğdem Yılmaz Yıldız Teknik Üniversitesi'ni ve mastırını bitirdikten sonra istanbul'da çeşitli yerlerde çalışmış.Mimar Çiğdem Yılmaz şansım o kadar iyiydi ki hep kendini kanıtlamış isim yapmış firmalarla çalışma imkanı buldum bu firmaları söylemem de hiçbir sakınca görmüyorum diyerek sıraladı Işıklar Tuğla, Ceylan İntercontinental Otel, Kayalar İnşaat, Kosifler otomotiv kontrol şefliği gibi. 2000 krizi olunca Kosiflerden ayrılmak zorunda kaldım Nevşehir'e döndüm


KENDİ MİMARLIK OFİSİMİ DÜŞLÜYORDUM
Uzun yıllar kendi işimi kurup mimarlık ofisimi açmayı düşünüyordum ve memleketime Nevşehir'e döndüm. Turizm yapıları ve doğal çevre etkileşimi üzerinde mastır yaptım. Kapadokya'nın o tarih kokan gizemli doğasına yöneldim. Babam Yahya efendi Özal döneminde Anaptan Nevşehir belediye başkanlığı yapmış bir siyasetçidir ve bu çevrede ilk mimarlardan olma özelliğine sahip.Yahya bey aslında inşaat mühendisliği okumuş ama o dönemlerde ayrım yapılmadan mimar olan mühendislik, mühendis olan mimarlık yapabiliyormuş. Uzun yıllar Nevşehir'e siyaset ve mühendis olarak çok emeği geçti


BABAMIN NEVŞEHİR'DE ÇOK İMZASI VAR
Babacı bir kızım bana işimde teknik açıdan desteği çoktur tecrübelerinden faydalandım. Usta – Çırak ilişkisini bana babam öğretti.Ben Tasarımcı bir Mimarım Kayaların içinde hivler var Yatay ve Düşey Hivler deneyimlerimi tasarımlarıma aktardım. Kolay bir iş değilmiş, bunu anladım. Bu bölgede mimari yapı çok önemli aslına uygun olarak yapılmalı kurula da kabul ettirmelisiniz bu çok önemli projecilik Nevşehir'de önemseniyor. Bu bölgede her mesleğin gerçek ustası aranıyor. Bu sayede bu eserler ortaya çıkıyor. Uzman duayen hocalarımız var. Ben de ustalarımla birlikte o çizgide yol alarak deneyimlerini ve doğrularını aldım.Bu bölgede işletme açacak olanlar bölgenin doğal verilerini öğrenmeleri gerekiyor.Uçhisar'da yapılan çalışmaların mimarisine göre de müşteri kalitesi değişiyor. Bir yandan bir eser yaptığı zannedip diğer yandan da Vadiyi bozanlar var. Kendi tuttukları dalı kırıyorlar.Yanlışlar daha sonra telafisi olmayan sonuçlar çıkarıyor düzelmesi mümkün değil.

TURİZMCİ BİNDİĞİ DALI KESMEYECEK
Uçhisar'a Cumhurbaşkanının geldiği tesise bile önem verilmiyor.Yapılan bir eserin içi ne kadar mükemmel ise dış çevre bakımından da bir o kadar bakımlı olmak zorundadır. Turizmciler Uçhisar'da bindiği dalı kesmeyecek. Ben uzmanlık için 2 yıl okudum. 2 sene master yaptım toplamda 7 yıl mimarlık için emek harcadım. Ben mimarlığı şimdi anlıyorum. Bu iş hayat biçimi haline gelip karşılık beklenmeden taviz vererek yapılırsa bir iki eserlerinizle ortaya çıkıyorsunuz.Uçhisar doğal ve sosyal verilerin bir arada bulunduğu yer. Doğa her imkanı yaratmış, insanlarda yaşadığı kültürü yansıtıp tarihi ve kültürel verilerin bolca bulunduğu bu yeri güzelleştirme çabasında olmalı.Şahin Efendi adında mozaik oluşumları olan bir yer keşfedildi. Bu yerde Roma ve Bizans Medeniyetleri üst üste kurulmuş.Günümüzün mimarlık yapısı daha kolay emek harcamadan siyasi yollardan çözüm bulunuyor.


MİMAR SİNAN EKİBİ İLE BİR YERE GELDİ
Mimar Sinan'ın da çok iyi bir ekibi varmış. Teknik olarak bilgili bir insan.Alt ekibi, inşaat ekibi mükemmelmiş.İstediğin kadar çiz ekibin iyi değilse olmaz. Kalifiye eleman turizm beldelerinde yok. Biz şanslıyız, Güney' de planlama hiç yok. Turizm beldelerinde kentsel planlama yok. Arazinin yapısı ve verileri çok önemli.Tek parça bir kitle olmamalı, çevreye saygılı bir yapı üretilmeli.Uçhisar'da 50' ye yakın eserim var. Ben bu bölgeden biriyim. Bende bu bölgenin değerini bilmiyordum. Araştırmalarım sırasında öğrendim. İçerden belli olmuyor, dışarıdan bakınca anlıyorsunuz. Yerel halkı bilinçlendirmek gerekiyor.

NEVŞEHİR'İN DÜNYA'DA EŞİ BENZERİ YOK
Mimari olarak Çanakkale ile Kapadokya'yı kıyaslıyorlar. Çanakkale'de sadece travertenler var. Burası ile kıyaslanmamalı.Deniz, kum, güneş her yerde var. Ama doğal çevre, dini, tarihi, kültürü yoğun olan bir yer burası. Burada Kültür, İnanç ve Doğa Turizmi bir arada yapılabilir. Dünya'da eşi yok diye düşünüyorum

GÜVERCİNLİKLERİN HİLTONU
Kayadan oyma küçük pencereli odalarda bahçelere gübre elde etmek için güvercinlikler yapılmış. Buraya Güvercinlerin Hiltonu diyorlar: Çat Vadisinde bağ ve bahçelerden kazanç sağlamışlar.Bu bölge özel bir bölge. Herkesin sahip çıkıp koruması, öncelikle sevmesi gönül vermesi lazım.

BÖLGEYİ SEVEN İNSANLARA AÇIĞIM
Keyfi değil bilinçli yatırımlara açığım. Ben bölgeyi seven insanlarla çalışabiliyorum.Bu bölgeye tecrübesiz mimar gelmemeli. Bu bölge uzun yıllar birikim istiyor. Bu bölgeyi doğru yorumlamalı yoksa geri dönüşü olmuyor, bölge kaybediliyor.Bu bölgeyi jeolojik ve statik açıdan yorumlamak gerekiyor. Deneyim ve birikim işi. Mimarlık şarap gibidir. Yıllar geçtikçe değer kazanıyor.Yıldız Üniversitesi'nde Tasarım Bölümü Başkanım Hulusi Güngör'dü. 13 yıllık bir İstanbul tecrübem var. Fransız Jack Avizou ise Kapadokya Bölgesi'nde ilk butik oteli başlatan kişidir. Bu bölgede İtalyan ve Fransızlar çoğunluktaymış ve bölgenin değerini iyi yorumlamışlar.

UÇHİSAR'DA EV TURİZMİ YOK
Ev turizmi pek fazla yok.Ya pansiyon, ya butik otel. Paket turlar çoğaldı. Günübirlik turistler getirilip belli yerlere götürülüyor. Kapadokya güzel doğası kadar ilginç aktiviteleri ile de gezi meraklılarının göz bebeğidir. Cross Golf Kapadokya'da yapılabilecek en enteresan aktivitelerden biridir. Kapadokya bölgesinin yüzey şekillerinin farklı yapısı nedeniyle cross golf, spor aktivitelerinden hoşlanan kişiler için benzersiz bir deneyimdir. Peribacalarına zarar verilmemesi için cross golf oynanan alan korunan bölgelerin dışında kurulmuştur. Ayrıca golf oynanan parkurun üzerinde değişiklik yapılması veya yeşillendirilmesi ihtiyacı olmadığı için klasik golf sporuna göre çok daha doğa dostu bir spordur

UÇHİSAR'IN KAYA EVLERİN YANISIRA MEYVELERİ DE MEŞHURDUR
Burada Şarap, üzüm, kayısı ve patates meşhur.Tabi en meşhuru üzümdür.Kayısılarımız minik ve kokuludur ama çiftçi destek alamadığından dolayı artık yetiştirmiyor. En meşhur yemeğimiz ise kurufasulye ve mantıdır çükü buralara yaşayanlar orta kesim insan olduğundan geçmişten gelen yemeklerimiz ile ünlüdür ama misafirperverdir sofraları misafire açıktır tanrı misafirini hemen kabul ederler.

DÜŞLER VADİSİ HEM MİMARLIK OFİSİ HEM DE KONUK EVİ
Mimar Çiğdem Yılmaz kendi çalıma ofisini ve gelen konuklarını ağırlaması için bir Butik Hotel tasarlamış. Peribacalarını görmeye ve bolca fotoğraf çekmeye Kapadokya'ya kadar geldiniz. Söz konusu peribacaları olduğunda döndüğünüzde arkaşlarınıza anlatacak birçok anınız olacak. Peki ya anlatacak daha ilginç birşey yaşamaya ne dersiniz?

Düşler Vadisi Butik Hotel size bu fırsatı fazlasıyla verecek. Peribacalarını görmekle kalmayacaksınız eski Kapadokya'lılar gibi peribacaları içinde uyuyacaksınız.



Tabiki çok daha modern ve konforlu bir ortamda.Yaşlı peribacaları yok olurken daha başka peribacaları oluşuyor. Artık yok olmak üzere olan peribacaları özel restorasyon teknikleriyle yeniden hayata döndürülerek çeşitli konaklama tesisleri için izin verilebiliyor. İsterseniz peribacası içinde otel nasıl oluyormuş beraberce inceleyelim.


Düşler Vadisi Butik Hotel'e geldiniz odalara geçmek için merdivenlerden çıkarak teras bölümüne çıkıyoruz. Buranın enfes bir manzarası var. Odaların büyük çoğunluğu da bu manzaraya hakim. Özellikle akşam saatlerinde bu terasta dinlenirken Uçhisar'ın gece manzarasının keyfini doya doya yaşayacaksınız.

Peribacasının içinde yeralan odanıza tek geçitten üçe ayrılarak geçerek gidiyoruz. Oda kaya içine oyulmuş olmasına rağmen yeterince geniş ve rahat. Odada iki kişilik yatak var. Bazı odalarda ise 2 çift kişilik yataklar bulunuyor.

Odanın pencereleri karşısına oturup manzara seyretmek için ideal pencereden uçhisar'ın güzel bir manzarası var. Sanırım orjinal özelliği korunduğu için böyle. Peribacası dışında kalan diğer odaların pencereleri normal.Bunun yanında ihtiyaç duyulabilecek havlu, terlik gibi detaylar da unutulmamış.Yatağınızın baş ucunda üzüm ,armut,kayısı ,elma ve daha bir çok çeşidiyle meyva tabağı bulunuyor.


Tüm oda ve tuvalet günlük olarak özenle temizleniyor. Özellikle jakuzi özelliği olan bu küvete bayıldım. Kapadokya gezileri genel olarak yürüyerek yapıldığı için yorucu geçen bir günün sonunda bütün yorgunluğunuzu burada atmanız mümkün.

 Uyuyup kalmanızı tavsiye etmem çünkü renkli Kapadokya gecelerinden mahrum kalabilirsiniz. Bu güzel odadan çıkıp otelin diğer bölümlerinde gezinmeye çıktım. Kapadokya bölgesindeki otellerde standart otelcilik anlayışı dışında bütün odaların kendine özgü özel bir tasarımı ve dekorasyonu var. Otelin diğer bölümlerindeki odalar da kaya içinde ancak hepsinin kendisine has güzel özellikleri var.

Burası iki ayrı odadan oluşan özel bir bölüm. İki ailenin kalabileceği şekilde tasarlanmış. Orta bölümde birarada vakit geçirebilirken yanyana ayrı odalarda kalabilmek mümkün. Büyük çocukları olan kalabalık aileler için de bir seçenek olabilir. Otele giriş ve çıkış işlemlerinizi lobi tarzı salonda yapıyorsunuz yapıyorsunuz ayrıca burası mimar Çiğdem Yılmaz'ın da ofisi olarak kullanılıyor. Burada demli bir çay içip kısa bir süre oyalanmak veya sohbet etmek isteyebileceğiniz sıcaklıkta rahat bir ortam.

Kahvaltı çeşit açısından yeterince zengin.Çiğdem Yılmaz'ın yardımcısı hülya hanım her sabah kişiye özel kahvaltı hazırlayıp oda servisi yapıyor ama isterseniz terasta da kahvaltınızı alabilirsiniz Düşler Vadisi Butik Hotel temiz ve şık bir şekilde dekore edilmiş. Kaya içi atmosferi odalarda ve mekanın heryerinde hissediyorsunuz.


Peribacasının içinde uyumak doğal ortamı yaşamanız için sizleri Düşler Vadisi Butik Hotel'e bekliyorlar