TURİZMİN SESİ
Turizm amaçlı kiralanan konutların kayıt altına alınmasını amaçlayan ve TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilen kanunla ilgili memnuniyet duyuyoruz. Denetimlerin artırılması ve gereğinin yapılmasını, haksız kazancın önüne geçilmesi noktasında ve daha da önemlisi hem güvenlik, hem hijyen sebepleriyle çok önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz. Bu tip kiralamalara vergi ve belgelendirme uygulaması sistemin hem kontrol altına alınmasını hem de haksız rekabetin önüne geçilmesini sağlayacaktır. Rekabet eşitliğinin sağlanması açısından çok önemli. Bu konuda yoğun çalışmaları dolayısıyla başta Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri Ersoy olmak üzere tüm emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.
Günlük kiralanan evler aracılığıyla gerçekleştirilen kayıt dışı otelcilik faaliyetlerindeki büyük artış bu yıl otel doluluk rakamlarımızı ciddi olumsuz etkileyen gelişmeler arasında yer aldı. Kayıt dışı günlük kiralık evler sıkıntısı geçmişte de bir dönem çok artmıştı, ancak her anlamda alınan tedbirlerle kontrol altına alınmıştı ancak Son 1-2 yılda sayılarda yeniden ciddi bir artış olduğunu gözlemliyoruz. Bu yolla kiralanan 60 bine yakın ev olduğu belirtiliyor.
Dünya genelinde birçok ülkede bu tür uygulamalara kısıtlama getirildi ve hatta bazı şehirlerde yasaklama yoluna gidildi. Özellikle belirtmek isteriz ki Airbnb gibi oluşumlara karşı değiliz. Konaklama sektörü olarak çeşitlilikten yanayız. En önemli ve basit örneklerinden biri olan taksi konusunda Uber’in Türkiye’de de çalışması gerektiği fikrimiz gibi, her fırsatta rakiplerimizle rekabet edebilmek için dünyada var olan turizmle ilgili tüm sistemlerin Türkiye’de de olması gerektiğine inanıyoruz. Ancak öncelikli olarak yasal altyapılarının kurulması gerektiğini de düşünüyoruz. Dünyada da sistem bu şekilde işliyor. Evlerini Airbnb’yle kiralayanlar aynı zamanda vergi mükellefidir. Ama bizde böyle bir uygulama maalesef bulunmuyor. Bu da çok net haksız rekabet anlamına geliyor.