TÜRK HAMAMLARINA ARAP İLGİSİ

Yüksek mimar Naim Arnas, Araplar'ın Türk hamamına olan ilgisinin giderek arttığını belirterek, Dubai, Kuveyt ve Katar'da yapacağı Türk hamamlarında muslukların bile altın kaplama olacağını söyledi

TURİZMİN SESİ
Yüksek mimar Naim Arnas, Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, Roma hamamından Bizans hamamına, Selçuklu hamamından Osmanlı hamamına hamamların uzun yıllar boyunca bir sağlık ve dinlenme kültürü oluşturduğunu kaydetti.

Son yıllarda Türkiye'de ve Arap ülkelerinde otel ve SPA'larda Türk hamamına olan ilginin giderek arttığını ifade eden Arnas, Türk hamam kültürünün daha iyi tanınması için Bursa'da ''Eski Hamam Eski Tas'' adı altına bir sergi açtığını, 30 yıllık hamam malzemeleri koleksiyonunu burada sergilediğini belirtti.

Araplar'ın, son yıllarda Türk hamamına büyük ilgi gösterdiğini, Türk hamamı yapımı için siparişler almaya başladığını belirten Arnas, Katar, Dubai ve Kuveyt'te Türk hamamı yapmak için üç proje üzerinde çalıştığını söyledi.

Naim Arnas, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Arap ülkelerinde yaşayan zengin aileler, malikanelerine artık Türk hamamı yaptırmak istiyor. Hamam özlemi bana, geçmişe bir özlem, geçmişe dönüş gibi geliyor. Türk hamamı yaptırmak için sipariş veren zengin Araplar arasında Katar Emiri'nin bir yakını da var. Hamamları modern bir teknolojiyle yapacağız ama geleneksel Türk hamamındaki bütün unsurlar bulunacak. Hamamda göbek taşı da mutlaka yer alacak.''

Hamamın bir lüksün ifadesi olduğunu, Çırağan Sarayı'nda bile hamam bulunduğunu vurgulayan Arnas, şunları kaydetti:

''Araplar şatafatı ve lüksü seviyor. Araplar'a yapılacak hamamların muslukları altın kaplama olacak ama maliyeti konusunda bir fikrim yok. Geçen yılbaşı Dubai'deydim. Onlar her şeyi abartılı yapıyor. Hamamları da abartılı olacak. Standartları çok yüksek. Malikanesine hamam yaptırmak isteyen bir aile, bunun için 600 metrekare alan ayırmış. İnsanların 50 metre karelik sosyal konutlarda yaşamını sürdürdüklerini düşünecek olursanız, hamam için ayrılan mekanın büyüklüğünü siz hesap edin. İnşallah bunun devamı gelir ve Türk hamam kültürünü dünyaya tanıtırız.''

Naim Arnas, Roma'dan Bizans'a, Selçuklu'dan Osmanlı'ya hamamın bir kültür unsuru olduğunu ifade ederek, ''Hamam denince akla hamam tası geliyor. Hamam kültüründe metal eşyalar var, tekstil var, sabun var, sabun kalıpları var, havlu var, peştemal var, takunya var, nalın var. Berber var, berberle ilgili malzemeler var, tarak var. Kurna var, musluk var, göbek taşı var. Hamam çok geniş bir yelpaze. Osmanlı erkeğinin mekanı kahveler ise hamam da kadınların bir mekanıymış. Kadınlar hamama sabah gider, akşam çıkarmış. Yıkanır, sohbet eder, oyunlar oynar, dansöz bile oynatırlarmış. Amaç sadece yıkanmak değil, eğlenmek, hoşça vakit geçirmekmiş'' diye konuştu.