SPOR'U ÜNİVERSİTELERE VE ORDUYA SOKMADAN BAŞARI ELDE EDİLMEZ

Spor okullara girdiğinde orta öğrenim kurumları kendiliğinden ayak uydurur ve gelişir.

Turizmin Sesi


2008 Pekin Olimpiyat Oyunları'nı seyrederken kulak misafiri olmuşsunuzdur. Atletlerin kadın-erkek hepsi üniversite talebesi. Trinidad'tan, Tobago'dan Jamiaca'dan gelip ABD'de eğitim görüyorlar.

Burada da öncülük görevi Vakıf Üniversitelerine düşüyor. Futbolun dışındaki branşlar için spor bursları ile başlamak ve örgütlenmek durumundalar. Üniversite liglerine ciddi olarak geçilmesi gerekiyor. Bakınız ABD üniversitelerine. Reklamlarını sporla yapıyorlar.

Türkiye'de Atletim Klüpleri, kendi içinde koltuk kavgasında sporcuya oturduğu yerden idman verip takipsiz bırakmaktalar. Spor akademisini bitirmeden hoca yapıp öğrencilere verdiği idmanla sakatlayanlar işi ehli olmadan   bir anlamda kolay para kazanç kapısı yaratanlar yani  al maaşı yan gel yat  istersen part - time yap birden fazla kulüp çalıştır farketmez göz yumarlar daha çok yazılacak yazı var ama fazla dokunmadan geçelim yazacak zaman gelince yazarız elbette.

Diğer bir konu; Türk sporunun emekli sporcularla yönetilemeyeceğini de artık öğrenmemiz gerekiyor. Bu bir "YÖNETİM SANATI". Bu sanatı bilenlerin işin başına geçmeleri gerekir.

Ahmet Ayık, İsmet Atalay falan dedik geldiğimiz nokta belli. Kaybolduk. Mehmet Terzi ile bu kadar olur ve küçük hesaplarla yetişenleri de yok ederiz. Elvan da olmasa genç nufüslü ve 70 milyonluk ülkede atletizm var mı diye sormamız gerekir. Bizden Atlet çıkmazsa para var nufusa da geçirir piste atarsınız derece yapar öğünürsünüz.

Nerde kaldı Türk'üm Doğruyum Çalışkanım pistlerde Halil'i, Serdar'ı ve adını saymadığımız diğer Türk atletlerin başarılarını görmek arzusundayız Türk'e Türkiye formasını yakışır tüm sporculara başarılar dileriz..