Bağlıkaya açıklamasında, Ulusoy'un koltuğu kaybetme korkusuyla hareket ettiğini söyledi.Firuz Bağlıkaya'nın "Sevgili Başkanımızı çok iyi anlıyorum" başlıklı açıklaması şöyle:"Yapacaklarımızı anlatmak yerine verimsiz tartışma ortamlarına çekmeye çalışıyor bizi. Usta olduğunu düşündüğü alanlara itiyor bizi.. Boş polemiklere.. işi bırakıp kişilere indirgemeye çalışıyor. Ondan başka hiç kimsenin aday olmaya hakkı olmayan bir Türsab istiyor. Aday olduğum için bütün bu feryat. Evet çok iyi anlıyorum onu; çiftliğini tahliye edecek yakında onun telaşı içinde. Ben bir kez daha yanlış anlamaları önlemek için cevap vereyim. Başkan seçim sonucu ve kendi durumu ile ilgilide sık sık rüyalar görüyor. Sürekli uyku halinde olunca rüyalarda fazla oluyor haliyle. Beni Türsab’ı tanımıyor diye eleştiriyor; Doğrudur, bilmediğimiz konular olabilir ama bu bildiklerimiz bize fazlası ile yeter. Zaten Türsab’ı onun bildiği anlamda bilmek, onun yönetmek istediği şekilde yönetmek istemiyoruz. Onun için adaylığımızı koyuyoruz hala farkında değil..
Sevgili Başkanımızı Çok İyi Anlıyorum
TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy'un Firuz Bağlıkaya'ya dönük eleştirilerine, Bağlıkaya'dan yanıt geldi
TURİZMİN SESİ
Panikten ne dediğimizi dinlemiyor başkanım, ben şirketlerin kurulmasının lüzumsuz olduğunu ve tüm konsantrasyonu Türsab’ın asli işinden alıp ticari işlere yoğunlaşmanın doğru olmadığını söylüyorum. Şirketleri başkan olunca kapatacağım. Şirketlerle ilgili durum bu. Devlet kurdurttu diyerek meşrulaştırmaya çalışıyor. Bir belgesi var mı merak ediyorum , biz görmedik. Devlet sana zaruri bir faaliyetin için şirket kur dediyse “işi gücü bırak ticaretle mi uğraş” dedi? Bizim de bir basın toplantımız olacak, biz de orada Türsab’ın kaç şirkette ortaklığı var ve diğer önemli konuları açıklayacağız. Mecburiyetten şirket kurulmaz.. Ticaret yapmak istiyorsunuz ondan kuruluyor bu şirketler. Ticaret yapmadan birliği yönetmek gibi arzunuz yok.Bugüne kadar acenteleri birbirine düşürerek, ortalığı toz dumana çevirerek sağladığı otoritesini şimdi de acenteleri bizimle birlikte olan şirketlere düşman ederek sağlamaya çalışıyor. Kim kimin ticari faaliyetine karışabilir ki? Namusu ile faturalı vergisini vererek çalışan çok büyük firmalar bunlar. Hataları Başkanın istediği gibi davranmamaları.
İstifa mektubumu, kurumun yönetim kuruluna verdim ve 5 aydır da hiç kimse ile paylaşmadım.. Ancak başkanın bizzat kendisi benim istifamın sebepleri ile ilgili sağda solda başka şeyler söylemeye başlayınca kendi web sitemde açıklamak zorunda kaldım. 12 Mart'ta istifa ettim, 16 Mart'ta başkan beni kendi el yazısı ile yemeğe davet etti gitmedim. 12 Mart'taki istifam ile ilgili, 4 ay sonra mı mektup yazmış bana? Benim istifamın onun tarafından alındığı ortada, bana el yazısı ile yazdığı not da ortada. Bana yazdığı mektup nerede? Ne olduğunu merak ettim doğrusu. Kongre er meydanıdır ama kürsüde uzaktan mektup göstermek olmaz, yayınlasın da hep beraber görelim. Bakın, Ben 30 küsür yıldır acentecilik yapıyorum, 20 yıldır da acente sahibiyim. Acentemin adı belli yaptığı işler belli.. Ben tanınmıyordum da köprü altında mı buldu beni? Çok şükür bu işi yapan herkes beni Acenteci olarak tanır.. Bu eleştiriyi yapanlar Türsab’dan önce ne iş yapıyorlardı, kaç kişi tanıyordu onları, yanlarında kaç kişi çalıştırıyorlardı, bu ülkeye kaç turist getirmişlerdi, kaç dolar döviz getirmişlerdi, kaç şirketleri vardı, Merak ediyorum.
Ben camiaya kıl, tüy demedim. Dediğim aynen aşağıda “Sektörün bel kemiği olup da “kıl, tüy” muamelesine muhatap olmayı ve onu içe sindirmeyi doğru bulmuyorum” dedim. Sektöre kıl, tüy muamelesi yapıyorlar sen de buna göz yumuyorsun ben göz yumamam diyorum. İzlediğin çizgi sonucu, tarzın sonucu Birliğimizi etkisizleştirdin, pasifleştirdin diyorum. Kendisini eleştiriyorum.. Aday olma sebebi buysa , doğrusunu öğrendiğine göre aday olmaz artık herhalde. 2011 yılında “başkanlığı bırakıyorum” dediğinde “yerine bir dönem birisini yetiştir öyle ayrıl” dedim. O zamanlar bırakıyorum dediğinde inandığımız, kendisi için sahte imza kampanyaları yapıldığında anlamadığımız zamanlardı. Sağ olsun sözümü dinledi. Şimdi de “yeter artık git” diyorum. Sözümü gene dinlemesini bekliyorum.Başkanımızın, sektörün çalışmasını imkansız hale getiren yasa ve yönetmelikleri hep çıktıktan sonra öğrenip itiraz etmesinden de anlaşılacağı gibi yasa yönetmelik işlerinden biraz uzaktır.
Yasa çalışmamızda Bakanlık ile mutabık kalarak;
“Yasa tarihinden sonra kurulacak acenteler için Bakanlığa verilecek teminat miktarının 250.000.-tl olması konusunda ve acente belgesinin bir kez olmak kaydı ile tüzel kişilikten bağımsız devredilebilmesi konusunda” mutabık kaldık..Bu önemli bir maddedir. Bakanlığa gönderilen taslakta başkanın da imzası vardır. Mevcut acenteler için uygulanacak teminat miktarı değildi. Arzu ederse okuması şartı ile tekrar tasarının bir kopyasını kendisine gönderebilirim. Başkanım, “burayı üç tur operatörüne teslim etmem” diyor. Ama 2016 yılında yakıt desteğinin devam etmesi için Başbakanımıza mektup yazıyor. Kaç acente yakıt yardımı alıyor sayıyı biliyormu? 3 değil, bir acente bile önemlidir , biz bu çabalarını takdir ediyoruz ama sorunlar Başbakan ile mektup arkadaşlığı yaparak çözülmez. Kapısında yatacaksınız. Kanun konusunu da aynen böyle çözmeye çalıştığınız için sonu fiyasko ile bitti.
Uzaktan, milletin gözünü boyamak, dostlar alışverişte görsün için seçim arefesinde acentelerin çok büyük bir çoğunluğunu ilgilendirmeyen ve çok geç kaldığınız bir konuda hamle yapıyorsunuz ama kimse bunu yutmaz.Operatörlere bu desteğin verilmesini sağlayan şartlar devam ettiği müddetçe bu yardımlar devam eder. Keşke bir fonksiyonunuz olsa da biz de gururlansak. Rol çalmayı bırakıp problemleri çözmeye konsantre olmanızda yarar var. Benim hükümete yakınım diye bir iddiam olmadı. Çok şükür tercihimi acentelere ve sektörüme yakın olmaya kullandım. Sürekli, dün başbakanlaydım, bugün maliye bakanıylaydım, evvelki gün dış işleri bakanıylaydım diyen kendisidir. Ben de madem bu kadar yakınsın bu insanlara neden var olan haklarımız bir bir elimizden alınıyor diye sordum. Hayali nüfuz ticareti yapılıyor. “devlet beni istiyor” Başkanın yaratmak istediği algıdır. Oysa hükümet nezdinde etkin olmanın yolu, seni var eden acentelerin dertlerine hakikaten yakın olmaktan ve onları gerçekten gündeminde birinci öncelik almaktan başka bir şey değildir. Başkanımızın vaatleri, son 8 yıldır gündemde olan konular. Bu yapı ile çözülemedi. 18 yıl başkan olup da hala ne vaat verebilirsiniz ki?
Sadece çiftliği koruma içgüdüsüdür bunlar. Çiftliğini acentelerin evi yapacağız..
Ben Başaran beye, konuyu kişiselleştirip hiçbir zaman kötü demedim. Ben aday olunca beni kötüleyen kendisidir. Ben yapamadıklarımızı söylüyor ve başkan olunca bu işleri çözeceğim diyorum. Bunda alınacak ne var? Ben kendisi ile görüştükten sonra ve kendisi adaylığını açıkladıktan sonra adaylığımı açıkladım. Tarihler ortada. Anıtur’un belgesi iptal olduğunda kurtardığımı nasıl unuttu” diyor. Lütuf da bulunmuş sanki. Görevin o senin.. Asli görevlerini insanlara lütufmuş gibi sunup, sonra duygu sömürüsü yapmak yanlıştır.. Bizimle birlikte olan herkesi tek tek arayıp baskı yapıyor. Ama sonuç değişmeyecek, bu camiada bu tür baskılara boyun eğmeyecek yeteri kadar yürekli acente var..
Bu süreçte karşılaştığı her sorunu ve her soruyu rakiplerinden bilmesi de düştüğü ruh halini ve çaresizliğini yansıtmakta. Bizim kampanya bütçemiz 6 milyon TL değil. Biz bir platformuz bu platform yalnız Mehmet Ersoy ve Firuz Bağlıkaya dan oluşmuyor, Değişimin artık kaçınılmaz olduğuna, artık böyle gitmeyeceğine inanan, gönüllülerden oluşuyor. Milyonlar bizim onun gibi kolay telaffuz edebildiğimiz rakamlarda değil zaten. Biz seçim harcamalarımızın ve tercihlerimizin bedelini kendimiz ödüyoruz ve ödemeye de hazırız. Türsab kaynaklarından ödemiyoruz. Son iki aydır Türsab’ın tüm enerjisi, tüm kaynakları Başaran beyi tekrardan seçtirmek için harcanıyor. Sonuçsuz bir çaba içindeler. Bu çabaların sonuçsuz olacağını görmek için Başaran beyin en büyük vaatlerim dediği 4 maddeye bakmak yeterli olur. Uzun yıllar başkanlığını yaptığı sektörün sorunlarıyla ilgili öncelikleri zaten sorunların ne kadar gerisinde kaldığıyla ilgili bir fikir veriyor."