RAMAZAN’DA MISIR RUHU

Ramazan'da Mısır Ruhu” sloganıyla taçlandırılan ve Mısır Turizm Bakanlığı tarafından desteklenen Ramazan Fener Şenlikleri'nin ikincisi ise ağustos ayı boyunca ve Ramazan bayramında sürüyor

TURİZMİN SESİ
Tüm dünyadan turistler Ramazan ayı boyunca fener şenlikleri, ücretsiz iftar sofraları, sahur davulcuları ve Mısır'a özgü yiyecek ve içecekler gibi Mısır kültürünün en özgün örneklerini yerinde görme fırsatı yakalıyor.Sevgi ve barış, af dileme ve bağışlanma, verimli olma ve paylaşma gibi niteliklerin ön plana çıktığı Ramazan ayı İslam coğrafyasında yaşayan topluluklarca kendi tarzlarında uyguladıkları etkinliklerle idrak ediliyor. 11 aylık yoldan gelen bu kutlu ay Mısır'da ise fener şenlikleri, sahur davulcuları ve Mawaed Al-Rahman (Bağışlayıcı Allah tarafından gelen yemek) adıyla anılan iftar sofralarıyla dolu son derece zengin bir geleneksel atmosferde yaşanıyor.

Devrimin ardından artık protestoların durduğu Mısır'daki Tahrir Meydanı, merkezine kurulan bir sahneyle dikkat çekiyor. Bu sahnede dini şarkılar söyleniyor, festivaller düzenleniyor, Mevlevi dans gösterileri yapılıyor. Bu gösteriler sahur zamanına dek sürüyor. Oruç tutan Mısırlıları sahur vaktine kadar ayakta tutan televizyon programlarına rağmen, Kahire sokakları Mesaharati adıyla bilinen sahur davulcuları mahrum kalmış değil. Belli bir maaşı olmayan, sadece Ramazan ayı sonunda bahşiş alan sahur davulcuları Ramazan ayının ayrılmaz bir motifini oluşturuyor. Onun varlığı ve tokmak sesleri Ramazan'ın hala merhamet ve paylaşımı simgelediğini bizlere hatırlatıyor.

Mawaed Al-Rahman diye anılan ücretsiz iftar sofraları Mısır'a da özgü bir nitelik olarak görülüyor. Ne var ki bu yıl yaşanan ekonomik güçlükler nedeniyle ücretsiz iftar sofralarının yerini ihtiyaç içindeki ailelere doğrudan gönderilen iftar yiyecekleri almış bulunuyor. Ramazan fenerleri ise Mısır'da Ramazan'ın en önemli simgelerinden birini oluşturuyor. Ramazan ayı boyunca yol kenarlarında, her köşede ve çadırda her çeşit fenerin ışıl ışıl yandığı görülebiliyor. Mısırlı eski kuşaklar geleneksel Mısır fenerlerini tercih ederken, Çin tarzı parlak renkli ve ilginç motifli yeni fenerler de en çok çocukların dikkatini çekiyor. Gün içinde yaşamın yavaşladığı Mısır'da kapalı lokantalar (müşterilerin çoğu Mısırlı olduğu için) ve daha az trafik olduğu göze çarpıyor. Çalışanlar ise 8 saat yerine günde 5 ya da 6 saat mesai yapıyorlar. Fakat gece canlanan kent, her zamankinden de daha cıvıl cıvıl oluyor.

Bir diğer geleneksel Ramazan simgesi ise oruç tutanlara iftar saatini tam olarak bildiren Ramazan topu. Bu amaçla Kahire'deki Salahaddin Kalesi'ne yerleştirilen özel bir top patlatılarak iftar saati tüm kente duyuruluyor.

Ramazana özgü geleneksel yiyecekler
Bazı özel tatlılar ve içecekler sadece Ramazan'da her zamankinden daha keyifli gelir. Bunların bir örneği de sahurda yenen künefedir. Bir diğeri ise “ataif” adı verilen ve içinde çeşitli fındık türleri ve şerbetle yapılan bir krep türüdür. Ramazan içeceklerinin en geleneksel olanlarından biri kurutulmuş kayısı ezmesinden yapılan amar el din'dir. İslam dünyasının insanlığa mal ettiği en ünlü filozof ve tıp adamlarından İbn-i Sina bu içeceğin birçok hastalığa iyi geldiğini söylemiştir. A, B ve C vitaminlerinin yanı sıra kalsiyum, demir, potasyum ve fosfor içeren bu içecek metabolizmayı düzenlemesiyle biliniyor. Özellikle iftardan sonra vücuttaki şeker oranını en uygun seviyeye getiren içecek bünyeyi de stresten uzaklaştırıyor.

Tamr Hindi (Hint hurması) denilen tropik meyve yüksek oranlarda karbonhidrat ve protein içeriyor. Özellikle diyabet hastaları için çok yararlı bir besin olan hint hurmasından yapılan içecek kan şekeri ve kolesterol seviyesini iyileştiriyor. Bir yoğurt içeceği olan ve günümüzde laban rayib adını alan lezzet ise Ortadoğu'daki en popüler içeceklerden biri. Yoğurdun içerisindeki faydalı bakterilerin sindirim sistemini düzenlediği gerçeği bu içecekte de kendini gösteriyor ve böylece laban rayib özellikle sindirim sistemi kaynaklı rahatsızlıklara iyi geliyor.

Kültürel aktiviteler
Mısırlılar özellikle iftardan sonra ülkenin tarihi köşklerinde gerçekleştirilen kültürel etkinliklere katılıyor. Bunlardan Beyt El Harravi ve Beyt Zeyneb Hatun iki popüler tercih olarak öne çıkıyor. Tarihi 1731 yılına dayanan Beit El Harravi Osmanlı mimarisinin en gözde köşk örneklerinden biri. Ahmed Ben Yusuf El-Serafi tarafından inşa edilen yapı, son sahibi olan tıp doktoru Abdül Rahmen El Harravi'nin adıyla anılıyor. Zeyneb Hatun köşkü ise Mısır'ı 15. yüzyılın başlarında yöneten Sultan Kayıtbay'ın zamanında inşa edilen ve adını yine son sakini olan Zeyneb Hatun'dan alan bir yapı.

Bir diğer ilgi noktası ise Vekalet El Guri. İstanbul'daki Feshane şenliklerini andıran pek çok etkinlik burada icra ediliyor. Çeşitli sanatçılar, dansçılar İslam dünyasının bilinen en özgün folklor örneklerini sergilerken kurulan çadırlarda geleneksel Ramazan yemekleri servis ediliyor. Mısır'da bu kutsal ayda tecrübe edilecek en gözde aktivitelerden biri de iftar ya da sahur sonrası Nil nehrinde tekne gezisine katılmak. Mısır Turizm Konsolosu Nehad Gamal Eldin, “Mısır'ı ziyaret ederek kültürel bir alışveriş deneyimi yaşamak isteyenler için Ramazan mükemmel bir zaman. Bu dönemde hem Mısır adet ve gelenekleri öğrenilebiliyor hem de iftardan sonra en güzel giysilerini giyen Mısırlıların doldurduğu neşeli caddelerin keyfi çıkarılabiliyor” diyerek görüşlerini belirtiyor.