TURİZMİN SESİ
Gaziantep'te 110 yıldan bu yana aynı dükkanda yemenicilik yapan Çakıroğlu ailesinin 4. kuşak temsilcisi Orhan Çakıroğlu, ata mesleğini 40 yaşından sonra dünyaya tanıtmanın mutluluğunu yaşıyor.Bilinen yemeni çizgisinin dışına çıkarak farklı model ve renklerde ürettiği yemeniler Orhan Çakıroğlu'nu bir adım öne çıkardı. Çakıroğlu'nun yaptığı yemeniler, sinema dünyasının da dikkatini çekti. Hary Potter, Truva ve Eragon gibi dünya çapında büyük ilgi gören film dünya çapındaki sinema eserleri için yemeni ve çarık yapan Çakıroğlu, babasının adı ile yaptığı yemenileri markalaştırdı.
110 yıldan beri aynı dükkanda yemenicilik yapan Çakıroğlu ailesi, 1 asırdır ekmeğini bu işi yaparak kazanıyor. Orhan Çakıroğlu'nun babası , yemeniden ekmek kazanma döneminin bittiğini düşünerek oğluna ata mesleğini öğretmemiş. Baba Hayri Çakıroğlu, çocuklarının ısrarı üzerine ata mesleğine son noktayı koymuş. Yıllarca yemeni ustalarına hizmet veren küçük dükkan, Hayri Usta'nın yemeniciliği bırakmasının ardından kitap ve kırtasiye satılan iş yeri haline getirilmiş. Fazla yemenileri eve taşıyan Çakıroğlu ailesi, bir kış sürecince bu işi yapmış.
Yazın girmesiyle dükkana gelen müşteriler yemeni sormaya başlayınca Çakıroğlu ailesi, eve götürülen yemenileri bir bir dükkana getirerek isteyenlere satmış. Evdeki yemenileri bitiren Çakıroğlu ailesi, gelen müşterilere ne söyleyeceklerini düşünürken evin büyük oğlu Orhan, babasına yemeni yapmak istediğini söylemiş. Orhan Çakıroğlu'nun hevesini, babasının, "ama sen yemeni yapamazsın, ben de yaşlandım" sözleri de kıramamış.
Orhan Çakııroğlu'nun anlattığı öykünün bundan sonraki bölümünde ise işin başında artık kendisi var. Yemeni yapmakta ısrar eden Çakıroğlu, "Ben Abu Usta'nın torunuyum, bende onun kanı varsa ben de yemeni yaparım" diyerek babasının da yardımıyla 30 yaşında ata mesleğine sarılır. Sadece bir kış kitap ve kırtasiye satışı yapılan dükkan tekrar yemenici ustalarını barındırmaya başlar. Orhan Çakıroğlu'nun ilk yemenisine babası tam not verir.
Hayri Usta, "oğlum artık sen bu işi yaparsın" deyince Orhan Çakıroğlu, kendini yemeniciliğe adar. Bilinen yemeni çizgisinin dışına çıkan Orhan Usta, farklı model ve renklerde ürettiği yemenileri satışa sunar. Şehre gelen turistlerin dikkatini çeken yemeniler, bir bir tükenir. Her gün farklı bir model üzerine kafa yoran Orhan Çakıroğlu, 70'in üzerinde model üretir.
Çakıroğlu'nun yaptığı yemeniler, Hollywood kostümcülerinin de dikkatini çeker. Harry Potter ile başlayan süreç, Truva ve Eragon ile devam eder. Çekimleri Gaziantep'te yapılan Zerda dizisinde de Orhan Usta'nın ürettiği yemenileri kullanılır. Sinema sektörünün zanaatına ilgisi karşısında cesaretlenen Çakıroğlu, farklı modeller üzerine kafa yormaya devam eder. Orhan Çakıroğlu, ata mesleğini 40 yaşından sonra dünyaya tanıtmanın mutluluğunu yaşadığını, mesleğe vefa borcunu ödemeye çalıştığını söyledi.
Çakıroğlu, yemeni işini, 200 yıllık Mecidiye Hanı'ndaki 10 metrekarelik dükkanda sürdürdüklerini ifade etti. Büyükdedesi Abu Usta'nın 1870 yılında başladığı yemeniciliğin dördüncü kuşaktan temsilcisi olduğunu ifade eden Çakıroğlu, "30 kusur yıldır bu iş i yapıyorum. Klasik renklerimiz kırmızı ve siyah başta olmak üzere, 14 değiş ik renkte 70 farklı türde yemeni üretimi yapıyoruz. Yemenilerimizi Türkiye'den önce dünya sineması keşfetti. Troya filmi için 1500 çift yemeni ürettik. Brad Pitt yemenilerimizi çok beğenmiş, teşekkür etmek için imzalı fotoğrafını gönderdi. Fotoğrafı dükkana asınca adım Brad Pitt'in yemenicisine çıktı" şeklinde konuştu.
Çakıroğlu, plastik el sanatları alanında da üniversite ve halk e ğitim merkezlerinde eğitim verme yetkisine sahip olduğunu, oğlunun da yemeniciliği akademik düzeyde devam ettireceğini söyledi. "Hayri Usta" ismini tescillediğini belirten Çakıroğlu, yemenilerine patent aldığını da ifade etti. Babasını 3 yıl önce kaybeden Çakıroğlu, onun adını, yaptığı çalışmalarla yaşatmak istediğini, ömrünün sonuna kadar bu mesleği yaşatacağını, kendisinden sonra da yemeniciliğin oğlu ve yeğeni tarafından devam ettirileceğini kaydetti. Bu arada, Çakıroğlu'nun çalışmaları, Kültür ve Turizm Bakanlığının da dikkatinden kaçmadı. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çakıroğlu'na, ustalık belgesi ve kimlik verdi.