MARMARİS AYAĞA KALKIYOR

Hafta sonu Marmaris'teydim. Marmaris Ticaret Odası, turizmcilerle birlikte Marmaris'in durumunu masaya yatırmak için bilimsel bir toplantı düzenlemiş.

TURİZMİN SESİ
Eski Turizm Bakanı dostum Bahattin Yücel “Seni de davet ediyorlar, toplantılardan sonra gözlemlerini anlatırsan iyi olur” deyince kalkıp gittim. Şimdi diyeceksiniz ki “Marmaris'in nesi var?” Nesi yok ki! Türkiye'nin en nadide ve cennet köşelerinden Marmaris, hem ülkenin genel ekonomik durumu hem de özel olarak turizmdeki gerileme nedeniyle sıkıntılı bir dönem yaşıyor.

Çarpık kentleşme baş sorun, çözümü kısa vadede çok zor, çünkü ortada müthiş bir rant var ve bunun önüne geçmek çok zor. Oysa Marmarisliler de, benzer turizm bölgelerindekiler de bilmeli ki, bugünün rantı yarın olağanüstü zararlar olarak en büyük felaketi önce bölge halkına sonra da Türkiye'ye getirecektir. Gerçi Marmaris'te son derece duyarlı, konusuna hâkim ve çıkış yolu arayan çok aydın bir kesimle karşılaştım. Sorunlarını biliyorlar, çözüm yolları konusunda hemfikirler ama başlangıç noktası bulmakta herkes gibi zorluk çekiyorlar.

Marmaris, bana göre dünyanın en güzel yerlerinden biri. Allah özene bezene yaratmış. Peygamberler kendi dönemlerinde Orta Doğu'da değil de buralarda yaşamış olsalardı cennet tanımını nasıl yaparlardı bilemiyorum. Çünkü dinlerde anlatılan cennetle Marmaris sanki birebir örtüşüyor. Ancak Marmaris'in dezavantajı bir yarımadaya sıkışmış olması. Turizme ve konaklamaya uygun arazileri çok az, bu nedenle akılalmaz bir imar kirliliği içine düşmüş. Ulaşımı Antalya, Bodrum gibi yerlerden daha zor olduğu için kendi deyimleriyle “ucuzcuların” mekânı haline gelme tehlikesiyle karşı karşıya.

Bu nedenle Marmaris'i daha iyi tanıtmak, zaten marka olan Marmaris'i çok daha değerli bir marka haline getirmek için çareler arıyorlar. Son toplantı sanıyorum ve umuyorum bunun için önemli bir adım olacaktır. Eğer Marmarisliler kararlılıklarını gösterirlerse önümüzdeki turizm sezonunda en çok bu güzel beldenin adını duyacağız.