TURİZMİN SESİ
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'de İlk defa bu yıl sıkıntısız bir turizm sezonu açtıklarını bildiren Kıbrıs Türk Seyahat Acentaları Birliği (KITSAB) Yönetim Kurulu Üyesi Özbek Dedekorkut "Avrupa'da yaşanan kriz Kuzey Kıbrıs'ın tanıtımına yaradı," dedi.
Önceki yıllarda Kuzey Kıbrıs turizminin İngiltere ve Türkiye pazarına dayandığını söyleyen Dedekorkut "İngiltere ve Türkiye pazarımız aksadığında turizmimiz çöküyordu," dedi.
Turist sayısında bu yılki artışın sebebini oluşturdukları yeni pazarlar olduğunu ifade eden Dedekorkut "Bu yıl İngiltere'nin yanına İtalya ve Almanya'yı koymayı başardık," şeklinde konuştu.
Bakanlığın sağladığı teşvikler kapsamında Türk Hava Yolları ile imzalanan anlaşma sayesinde THY'nin bütün dünyadan İstanbul'a getirdiği turistlerin bir kısmı KKTC'ye de geldi.
Dedekorkut, bu anlaşma ile KKTC'nin adını bile duymayan ülke vatandaşlarının uygun fiyatlı paketlerle Ada'ya getirildiğini ifade etti.
THY ile anlaşmanın faydalarını gördüklerini kaydeden KITSAB yöneticileri, uzun vadeli ve sistemli bir çalışma ile turizmde başarılı olunabileceğini gördüklerini belirtti. Önceki yılların meyvelerini topladıklarını bildiren Dedekorkut, bu yıl ülke turizminde en az yüzde yirmilik bir artış beklediklerini açıkladı. Dedekorkut, ülkede turizmin gelişmesinin önemli nedenlerinden biri olarak da KKTC Turizm Bakanlığı'nın turist sayısına göre teşvik vermesine bağladı.
İTALYAN PAZARINDA HEDEF 30 BİN TURİST
Kıbrıslı Türk turizmciler bu yıl İtalya pazarına da el attı. Hedef şehirlerde KKTC'yi tanıtan 10 bin İtalyanca gazete dağıtıldı, fuarlarda tanıtımlar gerçekleştirildi, İtalyan gazeteciler KKTC'de ağırlandı. İtalyan pazarını ilk olarak geçen yıl İtalyan pazarını yokladıklarını ifade eden Dedekorkut "İstediğimiz oranda başarılı olamasak da iki İtalyan charter uçağını Kuzey Kıbrıs'a indirmeyi başardık. Ayrıca, Antalya'dan aktarmalı olarak yaklaşık sekiz yüz İtalyan turist getirdik. Bu projelerimizin olumlu geçmesinin ardından bu yıl çok ciddi yatırımlar yaptık," dedi.
Geçen yılki tecrübenin ardından bu sene hedeflerini tutturduklarını bildiren Dedekorkut "Bu çalışmaların karşılığında 7 haziranda ilk charter'ımız 160 İtalyan turistle ülkemize inecek. Haftada en az bir defa olmak üzere 18 seferimiz netleşmiş durumda," dedi.
Ağustos ayında Kıbrıs'a düzenlenecek sefer sayısını iki katına çıkarmayı planlayan KITSAB yöneticileri, Kıbrıs'ta bir ilk olacak olan salsa ve tango turizmini de başlatacak. Bu yıl Almanya pazarından da çok umutlu olduklarını söyleyen Dedekorkut "Her şey yolunda giderse 31 mayıstan itibaren her gün Almanya'dan Kuzey Kıbrıs'a uçak inecektir. Yıl sonuna kadar 30 bin Alman turist bekliyoruz. Almanya'nın yanına Avusturya'yı, Belçika'yı ve mümkün olursa İsrail'i de koymayı düşünüyoruz. Bu da farklı yönlerden turizmimizi faklı yönlere getireceğimizi gösterir," ifadesini kullandı.
"TÜRKİYE CUMHURİYETİ BÜYÜMEYE DEVAM EDİYOR"
Yunanistan'da yaşanan sosyal olayları da değerlendiren Dedekorkut, sözlerine "Her ne kadar bize olumlu yansıyacak olsa da hiçbir ülkenin ekonomik zorluklarıyla ve ölüm olaylarıyla hiç kimse sevinemez. Bu gerçekten üzüncü bir durumdur. Temennimiz Yunan halkının bir an önce toparlanmasıdır," diye devam etti. Yunanistan ve Avrupa'daki krizin KKTC'ye iyi sonuçlar doğurduğunu bildiren Dedekorkut, şöyle konuştu: "Yıllardır bizde ve Türkiye'de sıkıntılar vardı. Bu yıl birçok ülkede sıkıntı varken Allah'a şükür Türkiye Cumhuriyeti büyümeye devam ediyor. Bunun yanında da Kuzey Kıbrıs'ta da hep olumlu gelişmeler oluyor. Bekli de ilk defa bir turizm sezonuna sıkıntısız giriyoruz."
"AVRUPA'DAKİ KRİZİ FIRSATA ÇEVİRİYORUZ"
Krizi fırsata çevirmek gerektiğini ve bu potansiyelin KKTC'de olduğunun altını çizen Dedekorkut "O yüzden Yunanistan'da olanlar İspanya'nın yaşamakta olduğu sıkıntılar, Malta'nın yaşamakta olduğu sıkıntılar, Güney Kıbrıs'ın yıpranmış durumu bizim için çok çok büyük artıdır. Ve bizim bunu en iyi şekilde değerlendirmemiz lazım," dedi. Turizmin KKTC'nin politik olarak tanıtımına da büyük katkı sağladığını bildiren Dedekorkut "Turizmin gelişmesi KKTC'nin politik olarak tanıtılmasında da çok büyük etkisi olacaktır. Bugün Rum propagandasına baktığımızda 'evlerimizi işgal ettiler, bizim topraklarımızı kullandılar, bunlar kötüdürler, bunlar barbardırlar' mantığındadırlar. Ama buraya gelen hiçbir turist, hiçbir tur operatörü bunların hiçbirini görmemektedir. Evet, bazı küçük Rum otellerini kullandık ama şu da bilinmelidir ki biz bu otelleri kullanmasaydık bugün bu oteller birer harabe olacaktı." şeklinde konuştu.