TURİZMİN SESİ
Önceki yıl ilk altı ayda 3.563.885 olan değer bu yıl 4.231.419 olarak gerçekleşti. Önceki yıla göre % 18,7 lik bir artış oluştu.Milliyetlerine göre gelen yabancıları incelediğimizde; ilk beşin, gelen tüm yabancılar içerisindeki payları ve değerleri şu şekildedir: Almanlar:%11.3 (479.147), Ruslar:%6.2 (262.391), Amerikalılar:%5.2 (219.183), Fransızlar:%4.5 (190.432), İngilizler:%4.5 (190.092), şeklinde gerçekleşti.
Geçtiğimiz yılın ilk yarısı ile kıyasladığımızda gelen ziyaretçilerden; Almanlar %10, Ruslar %8, Amerikalılar %12, Fransızlar %4 artmıştır.
İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Prof. Dr. Ahmet Emre Bilgili'nin konuyla ilgili değerlendirmesi;
İstanbul, 2012 yılının ilk yarısında, 4.230.612 uluslararası turisti ağırlayarak, geçen yılın ilk altı aylık verileriyle karşılaştırıldığında yaklaşık %19'luk bir artış gerçekleştirmiştir. Aynı istikrarın devam edeceğini varsaydığımızda 2012 yılını 9.5 milyon civarında bir rakamla kapatmayı tahmin etmekteyiz. Haziran ayında genel artışın dışında 1,5 puanlık farkın; Davos'un şehrimizde toplanması, Shopping Fast etkinliği ve özellikle okulların kapanması nedeniyle Arap ülkelerinden aile bazında gelenlerin sayısının artması ile gerçekleştiğini düşünmekteyiz. Özellikle Suudi Arabistan ve Irak'ın ilk on içerisine girmesi dikkat çekicidir. Haziran ayı rakamlarında Amerika'nın ikinciliğe yükselmesi, stratejik ortaklığın İstanbul bazında turizmde de gerçekleşme yolunda olduğunu göstermektedir. Rus turistlerin ise yaz aylarının gelmesi ile birlikte tatil yörelerine yöneldiğini anlaşılmaktadır.
İstanbul olarak yılın ilk yarısını istikrarlı bir başarı ile kapatmamızla ilgili şu şekilde bir değerlendirme yapmak mümkündür: Küresel ekonomik krizin hafiflemiş olmakla birlikte, halen turizm sektörü üzerindeki etkisini sürdürdüğü göz önünde bulundurulduğunda; yükselişin istikrarlı bir şekilde devam etmesinin çok anlamlı olduğu düşünülmektedir. Bu sağlıklı tablonun ortaya çıkmasında; İstanbul'un dünyanın önde gelen bir kültür-sanat-tarih-arkeoloji ve turizm başkenti olarak, küresel düzeyde, bilinirliğinin pekişmesi; şehrin 8500 yıllık geçmişiyle, dünya tarihine yön vermiş medeniyetlerin başkenti sıfatıyla zihinlerde yer etmesi ve bu çerçevede, İstanbul'un mevsimselliği aştığı ve sürdürülebilir turizm ilkeleri çerçevesinde sağlıklı bir şekilde büyüme kaydettiği görülmektedir.
Nihai olarak yılın ilk yarısına ilişkin bu başarı; İstanbul'da turizm siyaseti yaklaşımı doğrultusunda ortak bir uyum ve sinerji içerisinde çalışan tüm sektöre aittir. Bununla birlikte turizm altyapısını geliştirmede büyük katkı yapan yerel yönetimlere aittir. Bu açıdan sektör çalışanlarını ve şehrin tüm yöneticilerini tebrik ediyoruz. En büyük sermayemiz; her şeyin bir arada ve eksiksiz olarak bulunduğu İstanbul'un bizatihi kendisi ve onun dinamizmidir, şehrimizin ve ülkemizin konumunun giderek önem kazanmasıdır, İstanbul'un giderek küresel ve güvenli bir destinasyona dönüşüyor olmasıdır.