İSTANBUL KÜLTÜRLERİN MERKEZİ

Turizm Yatırımcıları Derneği (TYD) Başkanı Turgut Gür de Türkiye'nin dünya turizmi içinde 7. sırada olduğunu ifade etti.

TURİZMİN SESİ
Atatürk'e ve Türk ulusuna, Cumhuriyet'in 100. yılına ulaşıldığında dünyanın ilk 5'i arasında yer alma sözü olduklarını belirten Gür, bu nedenle sadece deniz, kum, güneş değil, her şeyin içinde bulunduğu bir İstanbul'a hazırlanmak gerektiğini kaydetti. İstanbul'un 2 kıtanın birleştiği, 3 imparatorluğun başkenti ve kültürlerin merkezi olduğunu belirten Gür, İstanbul gibi bir başka şehrin olmadığını söyledi.

İstanbul'da 2010 sonu itibariyle 110 bin yatak bulunduğunu anlatan Gür, ''İstanbul'da otellerde % 72'lik doluluk oranı vardı. Bu yeterli değil tabii. Kullanım kapasiteni artırmamız lazım. Yeni yatırım yapmadan mevcut tesislerin kullanım kapasitesini % 70'den 80'e çıkardığımızda % 10 kullanım kapasitesi çıkar.

İstanbul bir cazibe merkezi, bir marka. Ancak marka yeni tanıtılıyor. Marka tanıtımı zaman alıcı bir iştir. İstanbul'a gereken ilgi, bilgi, strateji ve çalışma pek verilmemiş. Son yıllarda gayret var.'' İstanbul'un her tarafının değişmesi gerektiğini bildiren Gür, ''İstanbul'da yeni otoyollar açılırken etrafı gecekondularla doluyor. İstanbul'u yönetenler neredeydiniz? Turist geldiği zaman İstanbul'u tarihi ve kültürel zenginliği içinde görmeli. İstanbul bundan böyle bu anlamda planlanmalı. Ancak böyle planlanırsa marka olur'' dedi.

İstanbul'u planlarken dünyaya baktıklarını ve hangi ülkelerden kaç kişinin geldiğini, ne kadar konaklandığını incelediklerini vurgulayan Gür, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Dünyada 100 kilometrelik bir sahil bandına yerleşen başka bir şehir yok. Bu nedenle 25 milyonluk İstanbul'u hayal etmek lazım. Biz bunları düşünerek yatırımlarımızı yapıyoruz. Bu kapsamda çok çeşitli bölgelerde yatırımlarımız var. Fuar meydanları, kongre merkezlerini artırıyoruz. İstanbul'da 51 tane projemiz var. Bunların birçoğu hayata geçiyor. Her ay oteller açıyoruz. 2011'de 32 bin yatağı devreye sokacağız. Bunun 8 bini Anadolu yakasında. Bu bölgede otel, toplantı, kongre merkezleri yoktu. Artık İstanbul'da merkezileşmekten ziyade bölgeler oluşuyor. İstanbul'da kültür seviyesi yükseldikçe, milli gelir artıkça, insanların yaşam tarzları değiştikçe otellerin kullanım yüzdeleri de artıyor. Bu nedenle yatırımlarımızı bu noktada geliştiriyoruz.''