TURİZMİN SESİ
Amerika ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerini ağırlayan BW Citadel Hotel, gelecek yıl Ortadoğu ve Balkan ülkelerinden daha yoğun turist çekmeyi planlıyor.
Tarihi Yarımada'da yer alan BW Citadel Hotel'i, genellikle kültür turistinin tercih ettiğini kaydeden BW Citadel Hotel Genel Müdürü Atacan Yücel, son birkaç yıldır konumu itibariyle işadamlarının da yoğun talep gösterdiğini ve iş amaçlı konaklayanların oranın %25'leri bulduğunu söyledi. Otel olarak, 18 yıldır misafirlerin memnuniyeti odaklı bir hizmet sunduklarını anlatan Atacan Yücel, konuşmasına şöyle devam etti:
Türk misafirperverliği eşliğinde, konuklarımızın memnuniyeti odaklı bir hizmet anlayışımız bulunuyor.
Aynı zamanda, Marmara Denizi ile aramızda sadece sahil yolu bulunmakla birlikte, terasımızdan bakıldığında, Sultanahmet Camisi ve Ayasofya'nın muhteşem görüntüsüyle karşı karşıya kalınıyor. Denizi karşınıza aldığınızda ise, Adalar manzarası ile birlikte, sol tarafta Eminönü ve İstanbul Boğazı'nın başlangıç noktası ve Boğaziçi Köprüsü izlenebiliyor. Tarihi surlarla iç içe olan otelimiz, Osmanlı tarihinin gizemli dokusunun yaşanacağı özel bir tesistir. Arka tarafımızda bulunan Dede Efendi sokağından başlayarak, Sultanahmet Camisi, Ayasofya, Topkapı Sarayı, Kapalıçarşı, Çemberlitaş ve Beyazıt yürüme mesafesindedir. Misafirlerimizin beklentilerine oldukça yüksek oranda cevap veren 32 odamızdan, 22 si deniz manzaralıdır ve hoş bir konseptte hazırlanmıştır. Tüm bunların yanı sıra, tarihi surların gölgesindeki deniz manzaralı bahçemizde, sabah, öğle ve akşam yemeklerinde yabancı konuklarımız keyifli zamanlar geçirmektedir
Turizm ve sanat ayrılmaz ikilidir
Turizm endüstrisinin ülkemizin yanı sıra, istihdam ve döviz girdisi gibi yarattığı katma değer nedeniyle birçok ülke için lokomotif sektör olduğuna değinen Atacan Yücel, sürdürülebilir bir turizm için tanıtım-pazarlama, çevre gibi unsurların yanında sanatın da büyük rolünün olduğunu kaydetti. Turizm ve sanatın ayrılmaz bir ikili olduğunu ifade eden Atacan Yücel, şunları söyledi: Turizmin, bir kültür alışverişi de olduğunu varsayarsak, turizm ile sanatın vazgeçilmez bir ikili olduğunu görürüz.
Tarihi ve doğal güzellikler, turizmin beslendiği ana damarlar olsa da, yapılacak olan uluslararası tüm sanat dalları ile ilgili faaliyetlerin yoğunluğu, ülkenin tanınmasına, ülke turizminin hareketlenmesine ve ekonomiye katkısıyla da, önemini göstermektedir. Bunun yanına, sportif faaliyetleri de eklememiz gerekmektedir. Kısacası, turizmin hareketlenmesi ve yaşaması için; sanatsal, kültürel ve sportif tüm alanlarda faaliyetlerimizi çoğalmalıyız. Yapılacak her uluslararası ve ülke içi faaliyetler, ülke ekonomisine ciddi hareket ve yarar getirecektir. Ülkelerin, kültürü, tarihi ve sosyal yaşam olguları tüm sanat kollarına da yansır. Sanat alanlarında yapılacak birçok uluslararası faaliyetler, turizm için iş potansiyelini de beraberinde getirecektir
Turizmde oluşan sinerji ile başarılı çalışmalara imza atılıyor
Türk turizmde oluşan sinerji ile başarılı çalışmalara imza atıldığına işaret eden Atacan Yücel, şunları söyledi: Ülkemiz, dış dünyadan yoğun talep alıp, tercih edilmektedir ve aynı zamanda ülke olarak güvenilir bir ülke konumuna girdik. Kültür ve Turizm Bakanlığımız, mesleki sivil toplum örgütleri, özel sektör ve ilgili birimlerin güzel bir sinerji oluşturduğunu görüyoruz, bunun meyvelerini almaya başladık ve ilerleyen zamanlarda daha da etkili olacağını düşünüyoruz. Zira, turizmde sürdürülebilirliğin devamı noktasında, başarıyla yapılan bu çalışmaların, daha da artarak devam etmesi önemlidir
Turizm, ekonomik ve sosyal huzuru sağlıyor
Turizmin, ekonomik ve sosyal huzuru sağladığına değinen Atacan Yücel, aynı zamanda, geleceğe emin adımlarla yürünmesini gerçekleştirirken, dış dünya ile bağlantının da sağlam temellere oturtulacağı çok önemli bir olgu olduğunu kaydetti.
Turizmin yarattığı katma değere ilişkin konuşmasını sürdüren Atacan Yücel, şunları söyledi:
Birincisi;
Tarihi özelliklere ve doğal güzelliklere sahip her ülkeye, doğru planlama ve çalışmalar neticesinde çok ciddi gelir kaynağı oluşturur.
İkincisi;
Ülke içinde, her zaman var olabilecek işsizlik sıkıntısını çözebilecek çok önemli bir araçtır. Otelcilik ve turizm konusunda açılan okullar, kurslar ve benzeri eğitim kurumlarının çalışmaları sayesinde, sektöre binlerce turizmci ve otelci yetiştirilmektedir.
Üçüncüsü;
Otelcilik ve turizmin hizmet olgusunun, meydana gelmesinde katkısı olan birçok yan sanayi kuruluşlarının da var olmasını ve bu sayede bu sektörlerde çalışan kesiminin hayatını idame ettirecek iş imkanlarını beraberinde getirmesinin yanı sıra, ekonomiye getireceği katkılar ile de önem kazanmaktadır.
Dördüncüsü;
Tüm ülkelerle kaynaşmasını, iletişimin artmasını ve de en önemlisi gelişmiş ülkeler içinde yer almasını sağlayacak birçok faktörü de beraberinde getirmektedir.