TURİZMİN SESİ
Öyle ki hamilelik sürecinde yaşanan en küçük şikayetler bile “Ya bebeğime bir şey olursa?” korkusuyla çok daha fazla kaygıya ve strese yol açabiliyor. Acıbadem Taksim Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Ebru Dikensoy “Hamilelikte bağışıklığınız azaldığı için pek çok hastalığa kolayca yakalanabilir ve hastalanabilirsiniz. Ancak bu sorunlar hakkında doğru bilgilere sahip olup gerekli önlemleri aldığınızda bu süreci daha az stresle ve güvenle geçirebilirsiniz” diyor. Prof. Dr. Ebru Dikensoy, hamilelikte en sık rastlanan 7 şikayeti anlattı, pandemi sürecinde anne adaylarına özel önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.
Kramp
Hamilelikte istem dışı kas kasılmaları (kramp) sık görülüyor. Özellikle geceleri kan dolaşımı yavaşlayıp kaslara daha az oksijen ulaştığından kramplar artabiliyor.
Ne yapmalısınız?
Eğer kramp bacak ve ayak bölgesinde ise kaslarınızı hafifçe germe hareketi yapın. Bacağınızı yukarı kaldırıp ayak parmaklarınızı yukarı doğru hafifçe gerin. Ilık ve ıslak bir havluyu ağrılı bölgenize sararak dinlendirin. Şiddetli bir ağrı durumunda doktorunuzla temasa geçin. Krampa karşı; bol su tüketmek, yürüyüş yapmak, uzun süre ayakta kalmamak, uyumadan önce ılık duş almak ve 10 dakika bacak egzersizleri yapmak, otururken ayağın altına yükselti koymak, ayaklarınıza ve baldırınıza kan dolaşımını artırmak için masaj yapmak, süt içmek, mineralden zengin (maden suyu, balık, kırmızı et, fındık, kuruyemiş) tüketmek ve varisiniz varsa varis çorabı giymek faydalı olacaktır.
Ödem
Özellikle el ve ayaklarda oluşan ödeme yüz ve göz kapaklarında da şişlikler, kulak çınlamaları, gözde sinek uçuşmaları ve ense ağrıları eşlik ediyorsa sorun tansiyondan kaynaklanıyor demektir. Bu nedenle tansiyon süratle ölçülmeli ve yüksek seyrediyorsa mutlaka bir hekime başvurmalıdır.
Ne yapmalısınız?
Seyahatlerde verdiğiniz molalarda sık sık yürüyüş yapın. Hafif ve az tuzlu beslenin. Araçta oturduğunuz koltuklarda ayaklarınızı büküp uzatarak kan dolaşımını arttırıp ödem ve tromboz gibi dolaşım bozukluklarından korunun. Varis gibi dolaşım bozukluğunuz varsa mutlaka varis çorabı kullanın. Dar ve sıkı kıyafetlerden kaçının. Özellikle kalp ve böbrek hastası olanlar ve gebeliğe bağlı hipertansiyonu çıkan gebeler çok yakın hekim kontrolünde gebeliklerini sürdürmeli ve kontrollerini aksatmamalıdır. Kesinlikle ödem sökücü bitkisel yaklaşımlar ve ilaçlardan sakının.
Mide bulantısı
Hamilelikte genellikle bulantı, kokuya duyarlılık, bazı yiyecekleri yiyememek gibi durumlarla karşı karşıya kalınabiliyor. Kusma genelde sabahları aç karnınayken, işe yetişme stresi ile uyanınca artabilir.
Ne yapmalısınız?
Sabahları uyanılması gereken saatten 5-10 dakika önce uyanıp başucuna geceden konulmuş tuzlu bir kraker veya leblebiden atıştırıp stres yapmadan hazırlanıp evden çıkmak bulantıyı azaltmaktadır. Gerekirse geceden alınacak zencefil kökünden yapılan bulantı engelleyici kapsüllerden faydalanılmalıdır. Bitkisel tedavi ile rahatlamayan hastalarda gebelik öncesi mide problemleri (gastrit, ülser veya reflü) sorgulanmalı ve tedavisi için gastroenteroloji uzmanına yönlendirilmelidir.
Reflü
Prof. Dr. Ebru Dikensoy “Gebelikte reflü sık görülebilir ve beslenme alışkanlıklarını değiştirince önlenebilir. Biz tüm gebelere yemeklerden bir saat önce veya sonra sıvı almaları, yemekle birlikte su, ayran ve kola gibi sıvı maddeleri almamaları konusunda tavsiyelerde bulunmaktayız. Katı gıdalarla sıvı gıdalar birlikte alındığında daha geniş bir hacim ve büyüklüğe ulaşan, açısı da bozulmuş mideden yemek borusuna sıvı kaçmasına (reflüye) yol açmaktadır. Sık aralıklarla azar azar beslenme, tok iken sıvı almama, gece daha yüksek bir yastık kullanma gibi tavsiyelerde bulunabiliyoruz. Tüm bunlara rağmen reflü ve mide ağrısı çeken hastaları tedavi düzenlemek amaçlı gastroenterolojiyle görüştürmekteyiz” diyor.
Ciltte çatlaklar
Gebelikte karın bölgesinde oluşan çatlaklar cildin gerilmesi (karnın büyümesi) nedeniyle ortaya çıkan geçici bir problemdir.
Ne yapmalısınız?
Gebelikte özellikle göğüslerde hacimce artış çok olduğu için öncelikle göğüslere çatlak önleyici krem başlanmalıdır. Genelde gebeliğin 16. haftasından itibaren öncelikle göğüslere, sonra belin ince kısımlarına, karın bölgesine ve üst bacağın ön yüzüne çatlak önleyici krem sürülmesi önerilir. Eğer cildiniz esnekse endişe duymanıza gerek yoktur. Doğumdan bir hafta sonra yapılacak fraksiyonel lazer tedavisi bu çatlakları büyük oranda gidermektedir. 3 haftalık seanslarla tamamen geçene kadar fraksiyonel lazer uygulaması oldukça yüz güldürücüdür.
Gebelik şekeri
Gebelik, diyabetik olmayan bir anneyi bile diyabetik duruma sokabilecek bir dönemin bütünüdür. Gebelik öncesi diyabeti olmayan bir anne 26. haftadan itibaren diyabetik hale gelebilir.
Ne yapmalısınız?
Gebelik şekeri; taranması ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir endokrin hastalıktır. Değerler yüksek ise; annenin şekerini kontrolde tutup iri bebek oluşumunu, doğum travmalarını engellemek, yenidoğan döneminde kalsiyum, magnezyum ve potasyum düşüklüğüne bağlı geçirilmesi muhtemel nöbetlere engel olmak ve akciğerlerin düzgün gelişimini sağlamak amacıyla detaylı tetkikler ve tedavi sürecine başlıyoruz. Diyabet eğer tespit edilip tedavi edilmezse bebeklerde çok ciddi sorunlara yol açmaktadır.
Ateş
Hamilelikte ateş yükselmesi ve titreme normal bir durum olmasa da buna yol açan pek çok neden var. Bu nedenle her ateş yükselmesinde Covid-19 olduğunuz kaygısına kapılmayın. Ancak özellikle gebeliğin ilk üç ayında geçirilen viral enfeksiyonlar ve ateş bebeğin beyin ve diğer organlarının gelişimini etkileyebildiğinden çok dikkatli olmak gerekiyor.
Ne yapmalısınız?
Prof. Dr. Ebru Dikensoy “Böyle bir durumda hem kendi sağlığınızı hem bebeğinizin sağlığını riske atmamak için zaman kaybetmeden doktorunuzu aramanız en doğrusudur. Öte yandan Covid-19 gebelikte üçüncü trimesterde yani 28. Gebelik haftasından sonra daha kötü seyretmekte ve anne bebek ölümünü artırmaktadır. Gebelikte Covid-19 durumunda etkili ve önerilebilecek bir tedavi bulunmamaktadır. Gebe kalma düşüncesi var ise gebelikten önce aşı olmak en doğrusudur ve aşıdan ne kadar süre sonra gebe kalınabileceği tartışmalıdır. Bizler hastalarımıza bir ay sonra gebe kalınabileceğini söylüyoruz. Dünya Sağlık Örgütü şu ana kadar gebelere uygulanan aşı ile ilgili bir yan etki bulunmadığını, ancak aşı yaptırma kararını hekim ve anne adayının beraber değerlendirme yaparak vermesi gerektiğini belirtiyor. Gebenin kronik bir hastalığı varsa (astım, KOAH, diyabet vb) her iki aşıdan da olabileceği vurgulanmaktadır” diyor.