GÜLER SABANCI’DAN ANLAMLI İMZA

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Birleşmiş Milletler'in Kadını Güçlendirme İlkeleri Bildirisi'ni imzaladı. Sabancı Holding bildiriye imza atan ilk Türk şirketi oldu

TURİZMİN SESİ


Birleşmiş Milletler tarafından düzenlenen “Kadının Global Değer Zincirine Katılımı için İş ve Gelişim Örnekleri Toplantısı” kapsamında yaptığı kapanış konuşmasının ardından, Güler Sabancı, Sabancı Holding adına bildiriyi imzalayarak Birleşmiş Milletler Cinsiyet Eşitliği ve Kadıların Güçlendirilmesi Birimi Yöneticisi ve Şili eski Devlet Başkanı Michelle Bachelet'e teslim etti.

Güler Sabancı bildiriyi imzalamadan önce yaptığı konuşmada ise şunları söyledi: “Kadın-erkek eşitliği ve kadınların konumunun güçlendirilmesi konuları, Birleşmiş Milletlerin Milenyum Hedefleri'nin geliştirilmesi ve gerçekleştirilmesinin temelinde yatan iki çok önemli konu. Ne kadar fazla yol kat edilmiş olursa olsun, dünyadaki en fakir insanların 10'undan 6'sı hala kadınlar ve kızlar. Dünya parlamenterlerinin içindeki kadın oranı yüzde 16'dan bile az. Okula gönderilmeyen çocukların üçte ikisi kız. Hem savaş zamanında hem de evlerde kapalı kapılar ardında, kadınlar sistematik bir şekilde şiddete maruz kalıyorlar.”

Sabancı, dünyadaki işlerin yüzde 66'sı kadınlar tarafından görüldüğünü, buna karşın kadınların dünyadaki toplam gelirin ancak yüzde 10'una ve dünyadaki mal varlığının ise sadece 1'ine sahip olduklarını vurgulayarak konuşmasını şöyle sürdürdü:“Yani, dünyadaki işlerin yüzde 34'ü erkekler tarafından görülüyor, ama erkekler dünyadaki toplam gelirin yüzde 90'ına ve toplam servetin yüzde 99'una sahipler. Bu durum, Türkiye'de de daha iyi değil. Türkiye'deki kadınların yüzde 12'si okur-yazar değil. Eğitim gören 100 kadından sadece 2 tanesi yüksek öğrenim görüyor. Lise ve daha üstü eğitimli 15-24 yaş grubunda bulunan kadınların yüzde 40'ı işsiz. Kadınların işgücüne katılım oranıysa yüzde 27 seviyesinde bulunuyor.”

-NE ZAMAN Kİ KADINLARIN BAŞARILARI HABER OLMAZ, O ZAMAN...-
Güler Sabancı, California Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada alıntılar yaparak sürdürdüğü konuşmasında şunları söyledi:
“Araştırmada kadınların dönüşümlü ve etkileşimli yönetimde üstün oldukları savunulmaktadır. (Yönetim Kurulundaki Kadınlar) kitabına göre de kadınlar büyümeye yönelik düşünme konusunda daha iyiler ve daha idealistler. Şimdiye kadar, bu özellikler hiç de makbul değildi. Artık akademik çalışmalar ve iş çevrelerinden gelen kişisel açıklamalar, erkek yöneticilerin daha dönüşümlü ve erişilebilir olması gerektiğini gösteriyor. Ne zamanki kadınların iş hayatındaki başarıları haber olmaktan çıkar, o zaman kadınlar hakettikleri yere gelmiş demektir.”

“Ama biz Sabancı'da bu engelleri ortadan kaldırmaya çalışıyoruz” diye konuşan Sabancı şöyle devam etti: “ Sabancı Topluluğu'nda kadın yöneticilerimizin oranını 2006'dan 2010'a kadar geçen süreçte yüzde 23'ten yüzde 26'ya yükselttik. Bankamız Akbank'ta ise toplam çalışanlarımızın yüzde 55'i kadın. Fakat bu yeterli değil. Değişim yapabilmek, engelleri yıkabilmek için kamu ve özel sektörün elele vermesi ve birlikte çalışması gerekiyor. Bu konu, hepimiz için bir dava olmalı. Biz Sabancı olarak buna gönülden inanıyoruz ve bu sebepten dolayı da Birleşmiş Milletler'le bu konuyla ilgili yaptığımız işbirliğinden kıvanç duyuyoruz.

Kadın hakları, Sabancı Holding'in sosyal sorumluluk platformunun da bir parçasıdır. Tüm Birleşmiş Milletler ajanslarını, İçişleri Bakanlığı'nı, Sabancı Vakfı'nı ve Sabancı Üniversitesi'ni içeren, -Kadınların ve Kız Çocuklarının İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesi Ortak Programı- adlı bir projeyi hayata geçirdik. Ortak program, Birleşmiş Milletler organizasyonları, yerel yönetimler, kamu kuruluşları, STK'lar ve özel sektör kuruluşları cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konularında çalışacak ortak bir platform sunmaktadır. Program'ın ana amaçlarından biri, kadınların yerel yönetimlerde ve karar verme mekanizmalarında temsilini artırmaktır. Yani bu programla biz sosyal değişim yaratmaya çalışıyoruz.

-SOSYAL DEĞİŞİM ÇİFTÇİLİK GİBİ..-
İş dünyası avlanmak gibidir. Sosyal değişim ise çiftçilik gibidir. Çok çalışmak gerekir; çok ter, sabır ve sadakat gerektirir. Sosyal değişim, insanların düşünce yapısını değiştirmekle ilgilidir. Güven ortamı sağlamakla ilgilidir. Hep beraber ayağa kalkıp, hep beraber insanların haklarını talep etmesiyle ilgilidir. Her şeyin başlangıç noktası budur.” Biz Sabancı olarak Kadınların Güçlendirilmesi İlkeleri Bildirisi'ni imzalayarak, iş yerindeki kadın-erkek eşitliği konusuna olan güçlü desteğimizi ortaya koyduk. Bunu yapan ilk Türk şirketi biziz ve bizi birçok şirketin takip etmesini de bekliyoruz. Bu konunun en büyük savunucusu olmaya da devam edeceğiz”.

-BM KADINI GÜÇLENDİRME İLKELERİ NEYİ İÇERİYOR?
Birleşmiş Milletler Kadını Güçlendirme İlkeleri, kadının iş dünyasında ve toplumdaki yerinin güçlendirilmesi için yol gösterici prensiplerden oluşmaktadır. “Eşitlik İş Demektir” altbaşlığı ile de tanınan ilkeler, şirketlerin, kadın-erkek eşitliğine verdiği önemin, başarılarına yaptığı katkının altını çizemekte; bunları da, gerçek hayattaki iş deneyimleri ve tüm dünyadan “en iyi uygulama” örnekleriyle desteklemektedir. İlkeler, iyi bir kurumsal vatandaş olmanın gerektirdiği doğru cinsiyet politikalarını, Küresel İlkeler Sözleşmesi'ni (Global Compact) ve sürdürülebilir büyümede şirketlerin rollerini anlatmaktadırlar. “Kadını Güçlendirme İlkeleri,” BM Kadın Ajansı ve BM Küresel İlkeler Sözleşmesi'nin (Global Compact) ortak çalışmaları sonucu tasarlanmıştır. İlkeler, bir sene boyunca uluslar arası, çok katılımlı bir danışma sürecinde geliştirilmiş ve 2010 Dünya Kadınlar Günü'nde açıklanmıştır. Şu ana kadar, tüm dünyada 180'i aşkın şirket üst yöneticisi tarafından imzalanmıştır.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER KADININ GÜÇLENDİRİLMESİ İLKELERİ BİLDİRİSİ
Biz, dünyanın her yerindeki iş liderleri, aşağıdaki kazanımlar adına kadın-erkek eşitliğinin gelişimi için desteğimizi beyan ediyoruz:
• Çalışmalarımız için en geniş yetenek havuzunu sağlamak;
• Şirketlerimizin rekabet gücünü artırmak;
• Kurumsal sorumluluk ve sürdürülebilirlik taahhütlerimizi yerine getirmek;
• Çalışanlarımız, yurttaşlarımız ve ailelerimiz için istediğimiz toplumu yansıtan davranışları şirketlerimiz içinde modellemek;
• Kadınlar ve erkekler, kız ve erkek çocuklar için fırsatlar sunan ekonomik ve sosyal koşulları teşvik etmek ve
• Faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde sürdürülebilir gelişimi desteklemek.

Bu nedenle, Birleşmiş Milletler tarafından Kadın-Erkek Eşitliği ve Kadının Güçlendirilmesi (BM Kadın) ve Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi için oluşturulan ve dağıtılan Kadının Güçlendirilmesi İlkeleri – Eşitlik İş Demektir- hükümlerini memnuniyetle karşılıyoruz.
İlkeler, iş dünyası ve diğer sektörlerin, kadınların ilerlemesi ve güçlenmesi için atabilecekleri yedi adımı sunmaktadır.
Kadın ve erkeklere eşit davranılması, doğru davranış şekli olmasının yanı sıra iş dünyası için de faydalıdır. Kadınların şirketlerimize ve topluma tam katılımı, şimdi ve gelecekte iş anlayışı açısından anlamlıdır. Kadının güçlendirilmesini ana hedef olarak kucaklayan geniş bir sürdürülebilirlik ve kurumsal sorumluluk kavramı hepimize fayda sağlayacaktır. Kadının Güçlendirilmesi İlkelerinin yedi adımı, bu fırsatları gerçekleştirmemizde bizlere yardımcı olacaktır. İş liderlerini bize katılmaya ve İlkeleri, kadınları güçlendirmek, şirketlerimize ve toplumlarımıza fayda sağlamak üzere işyerinde, piyasada ve toplumda yapabileceklerimiz için bir rehber olarak kullanmaları konusunda teşvik ediyoruz. Bizler, ilerlememizi paydaşlarımıza iletmek için sürdürülebilirlik raporlarımızda cinsiyete göre ayrılmış veriler kullanmak için çaba göstereceğiz.
Lütfen bize katılın.