TURİZMİN SESİ
Gastronomi Turizmi Derneği’nin (GTD) “Gastronomi Belgesi Nedir?” başlıklı bilgilendirme toplantısı 18 Aralık tarihinde, Hilton Bosphorus İstanbul Hotel’de geniş katılımla gerçekleşti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkililerinin katılımıyla gerçekleşen ve sektördeki yeni gelişmelerin konuşulduğu toplantıya Eski Kültür ve Turizm Bakanı Bülent Akarcalı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Başkontrolör Cengiz Dönmez, Çin Rehberler Odası Başkanı Neşe Aksoy, KKTC İstanbul Başkonsolosluğu Eğitim ve Kültür Ataşesi Koralp Şerifoğlu, KKTC Turizm Bakanlığı Turizm Koordinatörü Özge Palamutcu, Les Clefs d'or Türkiye Derneği Başkanı Adnan Öner, İBB Kültür Daire Başkanlığı Turizm Müdürlüğü’nden Egemen Gökgöz, Çevre Turizm Proje Yatırım Teşvik Finans Müşavirliği’nden Çağdaş Baykal, Hatay Dayanışma Derneği Fahir Semir Abacı, Sahrap Pera Restoran Mehmet Soysal, Kebo Döner Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Çiğdem Kıral, Rotasız Gurme Influencer Duygu Sezen, Mira Balık Sahibi Tabita Özden, Antiochia Restoran Sahibi Süleyman Gülüm, Makam İçecek Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Kaya, TÜRSAB Gastronomi Komitesi Başkanı Ömer Kartın, GTD Başkan Yardımcısı Koraltan Saygın, GTD Ar-Ge Komitesi Başkanı Nilüfer Yücedağ, GTD Yönetim Kurulu Üyesi Levent Eren ve Gastro Akademi Dr. Mesut İnan katılım sağladılar.
Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe; “Gastronomi Belgesi konusu Türkiye için çok önemli bir gelişme. Özellikle restoran sahipleri, oteller ve turizm işletmelerini 2020 yılında ilgilendiren bir konu olduğundan üyelerimizi bilgilendirmek istedik. Biz bu konuyu uzun zamandan beri Ankara’da takip ediyoruz. Benim bir restoranım yok ama bu konu hepimizi ilgilendiriyor. Çünkü bizim 1300’den fazla üyemiz ve üyelerimiz içerisinde çok ciddi yatırım yapmış üye ve kurumlar var. İçerik ve detaylar hakkımda Bakanlık bilgi verecek” diyerek sözlerine başladı.
GTD Bizim Ailemiz
Antalya’dan, Antakya’ya, Çanakkale’ye kadar üyelerimiz, Bakanlık temsilcileri, Eski Kültür ve Turizm Bakanı Bülent Akarcalı, KKTC İstanbul Başkonsolosluğu Eğitim ve Kültür Ataşesi Koralp Şerifoğlu, KKTC Turizm Bakanlığı Turizm Koordinatörü Özge Palamutcu ve Kültür Daire Başkanlığı Turizm Müdürlüğü’nden Egemen Gökgöz gibi bizi ilgilendiren konuklarımız var. Dernekleri de davet ettik. Restoran yatırımcılarına açık bir toplantı yaptık.
GTD’nin Olmazsa Olmazı Eğitimdir
Gastronomi Turizmi Derneği’nin olmazsa olmaz konularından bir tanesi eğitimdir.
Dr. Mesut İnan ile hayata geçirdiğimiz Eğitim Komitesi’nde “Gastro Akademi” ile ilgili bilgilendirme yapılacak. Yurtdışından turist geldiği zaman ilk baktığı şey kaliteli personel ve nitelikli bir iletişim. Mekanın dekorasyonunun güzel olması hepimiz için yetmez. Uluslararası akreditasyon sistemleri de önemli. Bugün aramızda olduğunuz için teşekkür ediyorum.
GTD Birbirine Faydalı Olacak İnsanlar Kulübüdür
GTD’nin mantığı şöyle işler: Birbirine faydalı olacak insanlar kulübüdür. Sohbet etme, çay içme gibi bir kurgumuz yok, onlar zaten olması gereken nokta. Ama bizim misyonumuz insanların birbiriyle tanışıp, fayda sağlaması.
Consierge Derneği Başkanı Adnan Öner ile 2020 yılında çok nitelikli bir organizasyona birlikte imza atacağız. Her yöremiz bizim için çok kıymetli. Derneğimizin projelerini burada anlatmak için toplantı yapmıyoruz. Sadece gastronomi belgesi nedir konusunda bilgilendireceğiz. Zaten biliyorsunuz; Gastronomi Köyü kuruyoruz, eğitimler veriyoruz, sektöre bir çıta ve kalite kazandırmaya çalışıyoruz.
Bizim Amacımız Çok Kıymetli İşlere Orkestra Şefliği Yapmak
Üyelerimiz Türkiye’nin her bir tarafında çok ciddi bir çalışma içerisinde. Afyon Valiliği bizimle iletişime geçti. Afyon UNESCO sürecine girdi, Afyon için ne yapabiliriz dedi. Antakya çok güzel bir toplantı yaptı. Çok kıymetli işler yapılıyor, bizim amacımız sadece bunları birleştirmek yani orkestra şefliği yapmak. Farklı farklı işler yapılmasın, tek bir noktadan yapılsın. Biz Kültür ve Turizm Bakanlığı’na gerekli bilgilendirmeyi yapıyoruz. Tanıtma Dairesi ile de iyi bir iletişim içindeyiz. Bakanımız ile de iyi bir iletişim halindeyiz. Bundan sonra yapmamız gereken yurtdışından insanları getirip de onların kültürleri öğrenmek yerine yurtdışından yüksek gelirli turistleri ülkemize çekmek için mücadele veriyoruz. Bu bir ülke politikasıdır.
GTD’nin felsefesi “Ülkeni Sev”
Biz ülkemizi sevdiğimiz için bu yola başvurduk. Her gün destek katlanarak artıyor. Gastronomi belgesindeki en önemli kriterlerden bir tanesi akreditasyonlu eğitim almış personel sayısı.
2020 Gastronomi Yılı
Türk Mutfağını dünyaya tanıtma hedefinde olan bir derneğiz. Bakanlık bizim ülke olarak çizgimizi yukarı çıkartmak için kıymetli bir çalışma yapmış, çok ciddi bir emek var. Ankara’ya sürekli gidip, geliyorum. 2020 yılında Bakanımızın 2020 Gastronomi yılı ilanı ve hedefi söz konusu. Bu derneğimizin üyelerinin çok ciddi çalışmaları sonucunda oldu. Yönetim Kurulumuza da çok teşekkür ediyorum.
Eski Kültür ve Turizm Bakanı Bülent Akarcalı; “Gürkan Bey Türk Gastronomisine düzen getirecek bir kurum yarattı. Bu kuruma hepimizin sahip çıkması gerekir. Bu derneğin amacı herhangi bir sektörün çıkarını korumak değil, tam tersine gastronomi dediğimiz zaman, Gastronomi Türkiye’nin mutfak ve lezzet tadını turistlere, dünyaya tanıtmaktır. İnsanların da bu mutfaktan sağlıklı bir şekilde yararlanmasını sağlamak. Bunun içinde en önemlisi bu sektöre bir regülasyon, düzen getirmek ve kurumsallaştırma sağlamak. Bunda tabiki Bakanlığımızın ve ilgili tüm Bakanlıkların da desteği ve yardımı olacaktır. Ama Türkiye şunu iyi anlamalıdır, geldiğimiz düzeyde bu işleri artık özel sektörün kendisi yapması gerekir” dedi.
Fransa dünyanın en büyük turizm ağırlayan ülkesi ama Fransa’da Turizm Bakanlığı yok. Ne var, Michelin yıldızı var. Zamanında yaratılmış ve kurumsallaştırılmış. Fransız gastronomisini dünyaya en iyi gastronomi ve en önemli tat ve lezzet ülkesi diye lanse ediyor. Fransız mutfağının en şahane mutfağında yemek yedim, şahane bir mutfak ama dar ve çeşitlilik yok. Fransa’nın tüm mutfağındaki çeşitlilik bizim hamur işlerindeki çeşitlilik kadar değil. Ama çok rafine edilmiş, çok kaliteli bir şekilde sunum var. Yemeğin sadece pişirilmesi değil, sunumu da çok önemlidir. Türkiye’de bu aşamalara geldi ve çeşitlilik var. Fransa’da, Avrupa’da ev dışında yemek yemek 17.asırdan itibaren başlamış. Bizde ise 1980’lerin sonundan itibaren başlamıştır. Dışarıda yemek yemek neredeyse ayıp bir şeydi. Türkiye 20-30 senede özellikle bu düzeyi çok hızlı bir şekilde yakaladı.
Gastronomi Turizminin Bir Federasyona Dönüşmesi Gerek
Gastronomi turizminin bir federasyona dönüşmesi, bu kurulması gereken düzenin kurallarının ne olacağını sektörün kendisinin benimseyip, devletin vereceği resmi yetkiyle bunu uygulamaya geçirmesi en büyük ihtiyaç olacak.
Turistin Harcamasını Arttırmak Lazım
Turist sayısını arttırmak değil, turistin Türkiye’de harcamasını arttırmak lazım. Türkiye’de birkaç alışveriş yaptıktan sonra götüreceğim hediyelik bir şey kalmıyor her yerde aynı hediyelik var diyorlar.
Gastronomi turizminde de bir kaç tane iyi restoran olması yetmiyor
Çeşitin bol ve kaliteli olması gerekiyor. Eğer sayıya odaklanırsak Türkiye vasat turizmci ülkesi olur. Vasat turistlerin geldiği, para harcamak için değil, zamanlarını harcamak için gelenlerin ülkesine dönüşür. Kimsenin amacı bu değil, GTD’nin en büyük ve ağır rolü burada olacak. Mutfak sanatlarındaki değerimizi, bilgimizi ve becerimizi ortaya koyup, bunu da bir denetimle destekleyip, kalite derneği ile yapılan çalışmalar ve İBB’nin çok büyük çalışmaları var.
En iyi denetleme öz denetimdir
İşletmeyi yapanın işletmesine sahip çıkması, yeni bir yatırım yapmadan yalnız beceri ve bilgiyle zenginleşip daha çok para kazanabiliyorsunuz.
Eski Kültür ve Turizm Bakanı Bülent Akarcalı; “Gastronomi bir bilgisayar yazılımı gibi. Bir masa, bir bilgisayar bir de kafa gerekiyor. Gastronomide mevcut hammadde mutfak yazılımı ise, yemeğin tarifi ve malzemelerdir. Kısa sürede nereye geldik görüyorum bundan sonrası içinde son derece mutluyum. Emeği geçenlere teşekkür ederim” diyerek sözlerini noktaladı.
Gastro Akademi Kurucusu Dr. Mesut İnan; “Gerek TÜRSAB gerek diğer yerlerde çalışmalarda bulunduk. Şimdi GTD içerisinde Gastro Akademi’yi kurduk. Gastro Akademi; turizm ve gastronomi sektöründe halihazırda çalışan veya yeni işe alım sürecinde ihtiyaç duyulan personelin, sektörden gelen eğitim taleplerine göre hızlı ve pratik bir şekilde meslek eğitimi alması amacını gerçekleştirmek için kurulmuştur. Gastro Akademi; İhtiyacı temel alan, nokta atışı eğitimler, Üniversite-İş dünyası iş birliği için iyi uygulama modeli, Akademik yaklaşım, uygulamaya odaklı eğitim yaklaşımı ile turizm ve gastronomi sektöründe en önemli ihtiyacı olan nitelikli insan kaynaklarının sağlanmasına yönelik çalışma içerisindedir” dedi.
Kısa ve Uzun Süreli Eğitimler Oluşturduk
Bu amaçlar doğrultusunda kısa ve uzun süreli eğitimler oluşturduk. Minimum 40’ar saatlik eğitimlerden oluşuyor. Bu eğitimlerin amacı; ülkemiz ve dünya mutfağının zenginliğini anlatarak bu mutfaklar üzerine bilgi ve beceriler vermektir. Bu bağlamda, hazırlık yapma, malzeme temini, yapım teknikleri ve sistemlerini tanıma, yemek yapma ile birimler arasında ilişkiyi sağlama yeterliliklerinin kazandırılması amaçlanmaktadır. Eğitim kapsamında; Mutfak kültürü, soslar, çorbalar ve pilavlar, Anadolu Mutfağı, İtalyan Mutfağı, Fransız Mutfağı, Meksika Mutfağı ve Uzakdoğu Mutfağı yer almaktadır.
Uluslararası akreditasyon belgesini elde etmiş olduk
Bu eğitimlere sadece biz kendi ülkemizde değil, diğer yabancı ülkelerde de nasıl yapabiliriz düşüncesiyle yaptığımız eğitimlerin uluslararası tanınabilirliğini sağlamak içinde akreditasyon sürecinden geçtik. Yaklaşık 8 aylık bir süreçten sonra GTD Türkiye’de ve dünyada gastronomi konusunda akreditasyon belgesini alan tek dernek. Uluslararası akreditasyon belgesini elde etmiş olduk. Bu belge şunu gösteriyor. Bizim düzenlediğimiz eğitimleri alan tüm arkadaşlar gerek ülke içerisinde gerek yurtdışında aldıkları belgelerin geçerli olduğunu görecekler.
Sahte Belgeciliğin Önüne Geçmiş Olacağız
Eğitim alan kişilere kart verilecek, karekodu okutulduğunda içinde aldığı tüm eğitimler görüntülenecek. Bu da sadece onaylı olan kurum tarafından kabul edilmesi koşuluyla sertifikalar ortaya çıkmış olacak. Böylece sahte belgeciliğinde önüne geçmiş olacağız. Bazı kurumlar hiç eğitim bile vermeden istediğiniz her türlü sertifikayı verebilecek düzeyde. Ama biz bu çalışmayla sahte belgeciliğinde önüne geçmiş oluyoruz.
Bir çok eğitim programımız var. 40’ar saatlik eğitimlerden günübirlik eğitimlere kadar 40’a yakın farklı eğitim programlarımız var. Biz hep geleceği planlayarak 2023 ‘te 2050’de neler yapılabilir düşüncesiyle bunları ortaya koyuyoruz. Sonraki süreçte de haznemizde tutup, lazım olduğunda hemen kullanabileceğiz. Gastronomi belgesi ile ilgili Bakanlık yetkililerimiz bilgi verecekler. Biz bu sertifikasyonu yapmak içinde, yaptıktan sonra da aynı şekilde Gastronomi Belgesini de yaptığımız bir eğitim programıyla tüm restoran ve yeme içme üzerine kurulu tesislerde “Turizm İşletme Belgesi” almak isteyenlere de böyle bir çalışma içerisinde olacağız.
Les Clefs d'or Türkiye Derneği Başkanı Adnan Öner; “Çok heyecanlıyım. 43 yıldır otelciyim. Akdeniz Bölgesi’nde 6 ülkenin de başkanıyım. 90 yıllık uluslararası bir derneğin Türkiye ayağıyız. 13 yıldır bu dernekle birlikteyiz. İlk günden beri en büyük heyecanımız İstanbul’a bu insanları getirmek. 2020 yılı sonunda her sene olan kongrelerden 29 Ekim - 1 Kasım arasında Pan European Congress’i İstanbul’da olacak. Kongre 3 gün sürecek. 25 Avrupa ülkesinden yaklaşık 200-250 katılımcı bekliyoruz. Buradaki başarımızla da 2023 yılında İstanbul’da büyük kongreye adayız. Yaklaşık 80 ülkede derneğimiz kurulu durumda. Yaklaşık 600-700 katılımcıyla olacak. 2023 yılında bizim daha büyük heyecanımız olacak. Bu güzel ülkemizin önemini ve değerini göstermek istiyorum” dedi.