TURİZMİN SESİ- ERDOĞAN DEMİR
Ircan köyündeki anayol yakınında bulunan köprünün iki başına Roma Köprüsü tabelaları koyuldu. Böylece Batı Trakya'da Osmanlı eserlerinin tahribatına ve kimlik değiştirmesine bir yenisi daha eklendi.
Ircan köyündeki yarı yıkılmış köprünün bir Osmanlı mimari eseri olduğunu kitabesinden anlıyoruz. Köprünün orijinal kitabesi köyün camisinde saklanmaktadır. Köprü iç savaş sırasında havaya uçurulduktan sonra, kitabe bazı duyarlı Türkler tarafından sudan çıkarılmış ve caminin giriş kapısı üzerine koyulmuş.
Cami tekrar tamirat geçirmiş, bu sefer de kitabe minarenin içine betonla sağlamlaştırılmıştır. Kitabeden köprüyü Mimar Hacı Kasım Ağa'nın 1059 H/1649 M. yaptırdığı belirtilmektedir. Kitabenin orijinal şekli şu şekildedir:
Hazret-i Hacı Kaasım Mimar Ağa
Ol sehâkâr-i mürüvvevvet ma'deni
Kim geçerse rahmet okur canına
Dedi Kuloğlu onun tarihini
Devlet pâyinden olsun berdevâm
Yaptı köprüyü kıldı ihtimâm
Hak kabul etsün deyüb yevm-ül kıyâme
Cennet-ül firdevs ola ona mekân
Sene: 1059 (1649)
Bütün bu tarihi belgeler ortadayken koskoca Osmanlı eserini bir Roma eseri olarak göstermek, tarihe ve insanlık medeniyetine yapılan büyük bir hakarettir. Batı Trakya'daki Osmanlı eserlerine yapılan tahribat ve kimlik değiştirme olayları son zamanlarda hız kazanmışa benziyor.
Eskiden Şapçı belediyesi bu köprüyü restore etmezler diye Taş Köprü diye nitelendiriyordu. Oysa şimdiki arkeologlar ise bunun bir Roma köprüsü olduğuna karar vermişler. Ancak bölgede yaşayan insanlarımız buranın bir Osmanlı eseri olduğunu bilmektedirler. Tarihin izlerini değiştirmek isteyenler çıkabilir, fakat insanlarımızın kafasından bu izler hiç bir zaman için silinmeyecektir!