AYRICALIKLI TATİLİN ADRESİ

Küçükkuyu, bulunduğu konum, doğası ve tarihi itibarıyla önemli zenginlikleri ve güzellikleri içinde barındırıyor

BORA ÖZGEN-TURİZMİN SESİ


Tarihi yüzyıllar öncesine dayanan zeytin ağaçlarının süslediği, dünyanın en fazla oksijen yoğunluğu bulunan yerlerinden birisi olan, antik yerleşim yerleri, şelalesi, tertemiz denizi ile cennet vatanımızın saklı cennetlerinden birine, Ege'nin başladığı yer; Küçükkuyu'yu görmediyseniz sizin için bir eksiklik olacağına inanın. Küçükkuyu' nun tarihini detaylı incelersek; Homeros'un İlyada Destanı'nda Tanrılar Tanrısı Zeus şöyle dermiş:"Ege'nin mavisi ile İda'nın yeşili arasında öyle bir yer vardır ki; orada keskin kekik kokuları içinde lezzetli zeytin çeşitleri ile yaptığım kahvaltının tadını hiçbir yerde bulamadım.İşte orası Gargara(Gargaron)'dır." Gargara, Küçükkuyu'nun antik adıdır ve Homeros, İlyada'sında: "Assos'tan doğuya doğru gidildiğinde Adramyttenos Körfezi'ni (Edremit Körfezi) oluşturan bir burun vardır ki buraya Gargara denir" demiştir. Küçükkuyu'nun tarihi M.Ö. 9. yüzyıla kadar gitmektedir. Küçükkuyu'ya Cumhuriyet döneminde ilk yerleşenler ise zeytinyağı fabrikası işletmecileri, liman çalışanları ve balıkçılar olmuştur. Kurtuluş Savaşı yılları ve sonrasında ise Girit ve Midilli Adası'ndan Türk ailelerinin gelmesiyle ve yurdun diğer bölgelerinden, özellikle Karadeniz Bölgesi'nden aldığı göçlerle gelişerek "köy" konumuna gelmiş. Ve önceleri Yeşilyurt (Büyükçetmi) olan köy merkezi daha sonra Küçükkuyu'ya taşınmış. 1970-1989 arası muhtarlıkla idare edilen Küçükkuyu, 1989'da belediyesine kavuşmuş… Homerosun İlyada'da sık sık bahsi geçen Küçükkuyu'nun antik ismi Gargara'dır. Zeusun tadını hiçbir yerde bulamadığı kahvaltıyı yaptığı ve tanrı ve tanrıçaların balaylarını geçirdiği Küçükkuyu yıllar boyunca Troya, Lydya, Pers ve Bergama krallıklarının evi olmuştur. Cumhuriyet döneminde balıkçıların ve zeytinyağı üreticilerinin yerleşim yeri olan, adalardan ve Karadeniz bölgesinden gelenler ile büyüyen ve gelişen Küçükkuyu, 1989'da belediye olmuştur.

DOĞAYLA BAŞBAŞA TATİL
Küçükkuyu'da; tertemiz doğasında yürüyüşler yapabilir, serin sularında keyifle denize girebilir, tarihe tanıklık eden köylerinde gezintiye çıkabilir, deniz kıyısında balık ziyafeti çekebilir, yöresel yemeklerinin tadına bakabilirsiniz. Tatil eğlencesi pahalı olmanın yanı sıra stresli ve zahmetlidir. Tatil eğlencesini mümkün olduğunca basit ve düzenli hale getirmek için kolayca gerçekleştirilebilecek bazı teknik ve yöntemler vardır.

Kalacağınız ve tercih edeceğiniz konaklama yerini seçeceğinizde daha önce yaşadıklarınızı unutmamalısınız. İyi yada kötü tecrübeler mutlaka tatil süresince siz kaçsanızda o sizi bırakmaz.. Küçükkuyu'da ana cadde üzerinde oldukça fazla tercih edilecek otel,motel,pansiyon var. Ama siz kendinizi evinizde gibi hissederek konforuda yaşayarak keyif sürebilirsiniz. O halde çok gezmenize gerek yok Atila Motelde “Aslı Atila” sizin telefonunuzu bekliyor sonrasını da o profosyonel ekibe bırakın tatilin keyfini sürün . ..

Aynı kompleksin içinde Yüzme havuzu ve Deniz sadece Atilla motelde var. Aile ortaminda sakin bir tatil için öncelikli tercihiniz olacağına inanıyoruz. Sabah köy kahvaltısında Tereyağ, tulum peyniri, beyaz peynir, ev reçelleri,bal, yeşil zeytin, siyah zeytin, domates, salatalık, yumurta, sınırsız çay veriliyor..

Havuz başında Pide çeşitleri, çorba çeşitleri, döner, sucuk special, kasap köftesi,mevsim salatası, tatlı çeşitleri Özcan Akbalık tarafından servise sunuluyor

YURTDIŞINDAN DOĞAL GÜZELLİKLERİ KEŞFE GELİYOR
Avrupa ülkeleri, Asya, Amerika hatta Uzakdoğu'dan gelen turistler Küçükkuyu'yu karış karış gezerek doğal güzelliklerini keşfediyor. Küçükkuyu'da sahillerin de dışında gezilip görülecek yerler olduğunu neredeyse onlardan öğreniyoruz. Öyleyse, her zaman yaptığımız tatiller ve her zaman gezip gördüklerimizin dışına çıkarak, farklı bir tatil rotası izlemeye ne dersiniz? Küçükkuyu, Altınoluk'a 10 km (batısında) uzaklıktadır. Aynı zamanda Assos'a (20 km) da yakın olduğu için turistlerin ilgisini çekmektedir. Bölgede bir çok turistik yer bulunmaktadır. Bunlardan biri de Küçükkuyu'nun üst tarafındaki ufak bir tepede bulunan Zeus Altarı'dır. Efsaneye göre Tanrı Zeus'un yaşadığı yer olarak bilinir. Kaz Dağları'nın uzantısında bulunan bir mağaradır. Altara günde yüzlerce ziyaretçi gelir.

KÜÇÜKKUYU MIHLI ŞELALESİ
Mıhlı Şelalesi, Kaz Dağları bölgesinde görülmesi gereken çok özel bir yer. Özellikle serin sularında yüzmek gerçekten çok keyifli. Eğer siz de tuzlu su yerine tatlı suyu daha çok seven macera tutkunuysanız buraya gitmenizi öneririm. Mıhlı Şelalesi, Küçukkuyu Atila Motel'den çıktıktan sonra 2. Sapaktan sola dönülüp Kazdağlarına doğru ilerlemeniz gerekiyor.Yol üzerindeki tabelalar sizi Atila Mıhlı Şelalesine götürüyor.

Mıhlı Şelalesi tabelasını görünce devam edin ama yol biraz engemeli çukurlara dikkat etmenizi öneririm. Buradan 2 km içeride 1-2 tesis bulunuyor. Mıhlı Şelalesi özel mülk olarak Temel Atila'ya ait. Tesis için 3 trilyon harcanmasına rağmen daha yapılması gereken bir çok iş var.  Burası özel mülk olma sebebiyle giriş otopark ve yemekler ücretli ….

Giriş için 10 TL otopark parası alıyorlar. İlginç bir şekilde derenin karşısı bu işletmeye ait değil. Tahta masalar için 20 TL alıyorlar. Ve ya orada bulunan cafe misali bölgeyi kullanıp yemekleri oradan yerseniz ekstra ücret ödemezsiniz. Tabi bunların hiçbirini yapmak zorunda da değilsiniz. “ Masa kullanmazsınız ve kendi yiyeceğinizi kendiniz getirirsiniz”

Eğer siz Atila Motelde konaklıyorsanız sizin bir ayrıcalığınız var sadece yemek ücreti ödüyorsunuz ve doğanın keyfini çıkarıyorsunuz…
Yüzmek için en güzel yerlerden birisi Mıhlı Şelalesi …

Burada 2 göletçik oluşmuş durumda. Bir tanesine yüzerek ulaşıyorsunuz ve tam şelalenin altında kalıyor. Su gerçekten çok temiz ve insanın sudan hiç çıkası gelmiyor. Şelale sonrası ilk gölet 18 metre sonrasında bulunanlar ise 5 metre ve biraz daha ilerlerseniz sığılaşıyor bu sığı olan kısmıda çocuklar kullanıyor. Göletten çıktık karnımız açıktı diyorsanız kiremitte alabalık mükemmel ötesi … Bol salata ve içecek tercihi tabiki size kalmış seçenekleriniz mevcut.

Yüzdünüz- yemek yediniz -gidiyorsunuz çıkışta çiçek balı va karakovan balı var hemde doğal ve ucuz organik olduğunu da söylüyorlar Kg'ı 20 TL 'den satıyorlar. Balların yanında asılmış kasap sucukları da harika damaklarınız şenlensin diye alabilirsiniz, eti ve baharatı da çok özelmiş orada bulunan köylü Emine teyze kendisi yapıyormuş birde ikram ediyor beğenmezseniz almayın evladım diyor çok misafirperver bir halkı var gitmeniz gereken yerler içine burayı da ekleyin..