AVRUPALI TURİSTİN TERCİHİ TÜRKİYE

TUI'nin Kuzey Avrupa pazarı Türkiye temsilciliği Türk turizmciler için olumlu mesajlar verdi

TURİZMİN SESİ


Türk turizmcilerin döviz kurlarındaki artışla birlikte Euro bölgesindeki rakip ülkelere göre avantajlı duruma geçecekleri yaz sezonu öncesi sıkça öne sürülmekteydi. Ve bu öngörüler Haziran ayıyla birlikte gerçekleşmeye başladı.

Marmaris'te bir toplantı düzenleyen Dünyanın ve Avrupa'nın en önemli tur operatörlerinden birisi olan TUI'nin Kuzey Avrupa pazarı Türkiye temsilciliği Türk turizmciler için olumlu mesajlar verdiler, Avrupalı turistlerin İspanya ve Bulgaristan'a yerine bu yıl Türkiye'yi tercih ettiklerini söylediler.

Gorm Pedersen / TUI Nordic Türkiye Pazarlama Sorumlusu “Türkiye için bu yıl şu ana kadar Kuzey Avrupa'dan gelen turist sayısında küçük de olsa bir artış görülüyor. Bunu iyi karşılamak lazım, çünkü genel olarak İskandinav pazarında yüzde 15-20'lik bir düşüş yaşıyoruz. Türkiye için ise durum iyi görünüyor. Ama daima geleceği düşünerek ürünümüzü geliştirmeye çalışıyoruz ve bu bölgenin geleceğine de hep olumlu bakıyoruz…

Önceki yıllarda Bulgaristan ve İspanya gibi ülkelere giden Kuzey Avrupalılar bu yıl Türkiye'yi tercih ediyor. Ana sebep ise tabi ki Euro bölgesi dışında kalması. Bunun yanında ürün çeşitliliği sağlanması. Genelde çocuklu ailelere en geniş tatil kitlesini oluşturur. Ancak bu yıl ailelerin kriz nedeniyle tatile çıkma oranı düşecek. Bundan dolayı bu yıl daha az aile, ama daha çok çift göreceğiz. Türkiye bu konuda çeşitliliğe sahip olduğundan karlı çıkacak…”

Sektör temsilcileri de Kuzey Avrupalı tur operatörlerini doğruladılar ve gelinen noktadaki memnuniyetlerini dile getirdiler.

Dick Rehorst / Maritim Otel Grand Azur Genel Müdürü “Mayıs ayı beklediğimizden de iyi geçti. Yüzde 20 daha az müşteri bekliyorduk geçen yıla göre ama son 5 yılın en iyi Mayıs ayını yaşadık, hatta Haziran da öyle olacak. Rusya krizden çok etkilendi ve orada düşüş sürüyor. Ama İngiliz pazarı iyiye gidiyor. Poundun zayıflaması nedeniyle bu yıl tatil için Euro bölgesi dışında kalan Türkiye ve Mısır gibi ülkelere yöneldiler.

 Normalde bu dönemde yüzde 30 olan İngiliz müşteri oranımız yüzde 55'e çıktı. Alman ve Belçikalı müşterilerde çok bir değişiklik yok, ama İngiliz pazarı hızla artıyor… Ve paralarının karşılığını burada fazlasıyla aldıkları için de memnuniyetleri şu anda çok fazla. Ayrıca karşılaştıkları sıcak ilgi de onları mutlu ediyor. Bu belki de İngiltere'de, Almanya'da daha farklı olan insan ilişkilerinden kaynaklanıyor.”

Avrupalı tur operatörleri de konaklama sektörü temsilcilerinin müşteri memnuniyeti yönünde söylediklerini doğruluyor, ancak şikâyetler de yok değil;

Niina Varjonen / TUI Nordic Dalaman Bölge Sorumlusu “Müşterilerimiz genel olarak tatillerini yüksek memnuniyetle tamamlıyorlar. Özellikle doğal güzellikler, Türk insanının sıcak yaklaşımı ve tabi ki yemeklerden memnun kalıyorlar. Küçük sorunlar çıksa da bunlara hemen çözüm bulunabilmesi de onları mutlu ediyor. Kısacası birçok şeyden memnun kalıyorlar… Ancak bunun yanında bazı otellerin ve restoranların gürültülü müzik türlerini tercih etmeleri şikâyet konusu oluyor.

Hatta bazı yorumlarda gürültülü müziğin otel ve restoran müşterileri değil de, tesisin personelinin dans etmesi için çalındığı düşünülüyor. Dinlenmek, rahatlamak için tatile gelen bu insanlar karşılarında yüksek tempolu müziği bulunca tabi mutsuz oluyorlar… Ayrıca alışveriş sırasında rahatsız edilen turistler de bir daha o caddeye, sokağa veya bölgeye gitmiyorlar, bu da bir çeşit tepki oluyor.”

Ali Türkmen / Verona Apart İşletmecisi… “Bizim en önemli özelliğimiz family company, yani aile işletmesiyiz. Birebir müşterilerimizle diyalog halinde, bütün detaylara aile olarak müdahale etmekte, uzanmaktayız. Eşim ve ben, kardeşlerimle hep beraber müşteri memnuniyetini üst düzeye çıkarmaya çalışıyoruz… Ben memnunum, Mayıs ayının 10'undan bu yana yüzde 90'la yüzde 100 üzerinde çalışmaktayım.

İyi gidiyor. Bu Ekim 10'a kadar devam edecek. İyi gidiyor. Fakat Marmaris'te en önemli şey kalifiye personel sıkıntısı maalesef var. Bunu yetkililer ve sivil toplum kuruluşları hep beraber hızlı bir şekilde çözmemiz gerekiyor…”

Avrupalı tatilcilerin kriz döneminde paralarını daha dikkatli kullanma amacıyla seçimlerini bilinen ve güçlü markalar aracılığıyla yaparak işi şansa bırakmadıklarına dikkat çeken tur operatörleri tatil harcamalarının da yüzde 33 oranında düşeceğinin tahmin edildiğini söylüyorlar.

Araştırmalarda ortaya çıkan bir diğer sonuç ise çocuklu ailelerin krizden daha çok etkilenerek tatile çıkmayacakları, bunun yerine çocuksuz çiftlerin daha çok tatil yapacağı yönünde. Türk turizm sektöründe sık sık tartışılan her şey dahil sistemine ve “ucuz ülke” tartışmalarına da yabancı turizmciler farklı açılardan yaklaşıyor;

Gorm Pedersen… “Kuzey ülkelerinin insanları aslında her şeydahil sistemi çok tercih etmiyor. Daha çok otel dışında vakit harcayabilecekleri, bireysel taleplerine uygun tatil anlayışları vardır. Her şey dahil sistemi bölgeler arası rekabetten kaynaklanan bir sisteme dönüştü. Bana göre gelecekte şekil değiştirecek, daha değişken bir sistem haline gelecek. Belki “her şey” değil ama “kişiye özel” bazı şeyler dahil bir sistem haline dönüşecek. Bu sistemin varlığı biraz da o ülkenin turizm stratejisiyle bağlantılı. Eğer oteller bu yönde kendilerini hazırlıyorsa operatörün de sistemi değiştirmesi zorlaşıyor.

Ama sanırım gelinen şu noktadan sonra durağanlaşacaktır... Bu sistemin uygulandığı ama başarılı olmayan otelleri de zaten hiç müşterilerimize önermiyoruz bile. Her otel her şey dahil sisteme uygun olmadığı için tur operatörü olarak doğru oteli bulmak zorundayız… Türkiye Kuzey Avrupa ülkelerinde ucuz bir ülke olarak pazarlanmıyor. Tatili paket olarak düşündüğünüzde belki Mallorca ve Kıbrıs gibi yerlerden yüzde 10 kadar daha ucuz diyebiliriz, ama ucuz bir ülke olması sözkonusu değil. Doğal zenginliğine göre düşünürsek, evet son derece uygun fiyatlara tatil paketleri satılıyor, ama turistler sokağa çıktığında karşılaştıkları fiyatlar Akdeniz'deki başka yerlerle aynı.