TURİZMİN SESİ
Su altı arkeologları, yaklaşık 3600 yıl öncesine tarihlenen ve Girit-Minos uygarlığına ait olduğu düşünülen gümüş perçinli bir tunç hançer buldu. Bu keşif, antik dünyanın ticaret ve kültürel etkileşim haritasını yeniden çizme potansiyeline sahip.Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle, Akdeniz Üniversitesi'nden Doç. Dr. Hakan Öniz liderliğindeki ekip, 2019 yılından bu yana devam eden kazılarda önemli bir başarıya imza attı. 50 metre derinlikteki batık, daha önce Trodos Dağları'ndan çıkarıldığı düşünülen bakır yastık külçeleriyle dikkat çekmişti. Ancak bu son bulgu, batığın ve bölgenin zengin tarihini daha da aydınlatıyor.
Uzmanlar, hançerin keşfinin, batığın Girit'e doğru seyir halindeyken battığını gösterdiğini belirtiyor. Bu, Akdeniz'deki tarih öncesi ticaret yolları ve kültürel etkileşimler hakkında yeni bilgiler sunuyor. Kumluca batığı, sadece Türkiye için değil, tüm dünya su altı arkeolojisi için de büyük bir öneme sahip.Bu hançer, Akdeniz'in derinliklerinde yüzyıllardır saklı kalan uygarlıkların hikayelerini anlatıyor. Aynı zamanda, bölgenin tarihî ve kültürel zenginliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu tür keşifler, geçmişimizi daha iyi anlamamızı ve geleceğimizi şekillendirmemizi sağlayan değerli bilgiler sunar.
Bu olağanüstü keşif, Türkiye'nin kültürel mirasının yanı sıra, Akdeniz bölgesinin ve genel olarak insanlık tarihinin derinliklerine ışık tutuyor. Antik çağlardan kalma bu eser, denizlerin altında saklı kalmış bir uygarlığın, onların sanatlarının, zanaatlarının ve ticaretlerinin canlı bir kanıtı olarak karşımızda duruyor.Bu hançer, Akdeniz'in derinliklerindeki sırları çözmeye yönelik araştırmaların sadece başlangıcı olabilir. Gelecekteki kazılar ve araştırmalar, bu bölgenin ve tüm insanlık tarihinin daha fazla sırrını ortaya çıkarabilir. Bu, arkeoloji ve tarih meraklıları için heyecan verici bir dönem ve bu keşifler, gelecek nesillere ilham vermeye devam edecek.