457 YILLIK KÜTÜPHANE TEKRAR AÇILIYOR

Kayseri'de, Kanuni Sultan Süleyman döneminde uzun yıllar kadılık yapan Bedrettin Mahmud tarafından kurulan kentin bilinen ilk kütüphanesi, yeniden açılıyor

TURİZMİN SESİ


Tarihçi-yazar Mehmet Çayırdağ, dönemin Kayseri kadısı Bedrettin Mahmud'un 1552 yılında evinde kütüphane kurduğunu ve burası ile ilgilenmeleri için de memurlar görevlendirdiğini söyledi. Kadı Mahmud Kütüphanesinin Kayseri'nin bilinen ilk kütüphanesi olduğunu ifade eden Çayırdağ, şöyle devam etti: "Kadı Mahmud, vakfiyesinde kütüphanede bulunan 278 kitabın isimlerini ve bunların hangi şartlarda ödünç verileceğini tek tek yazmış. Kendisi öldükten sonra da kütüphanenin Bedesten'e taşınmasını istemiş. Ancak, kütüphanenin Bedesten'e taşınıp taşınmadığını bilemiyoruz. Kütüphanenin ne zaman kapatıldığına ilişkin de bilgi de yok."

Kadı Mahmut Kütüphanesi Sorumlusu İpek Erciyes de (fotoğrafta) kütüphanenin Kadı Mahmud Vakfının bir kültür hizmeti olarak yeniden kurulduğunu kaydetti. Kütüphanenin herkese açık olduğunu, ancak daha çok araştırmacıların yararlanabileceği kitapların yer aldığını dile getiren Erciyes, "Kütüphanemizde vakfedilen 400 ciltlik kitaptan 292 cildinin yeni basımı yer alıyor. Vakfiyede yer alan kitapların tamamına ulaşmak kütüphanemizin amaçları arasında geliyor. Bu konuda gerekli çalışmaları tamamlayarak koleksiyonumuzu tamamlamak istiyoruz" diye konuştu.

Erciyes, kütüphanede yaklaşık 8 bin kitap bulunduğunu, bunların birçoğunun Osmanlı Tarihi, Cumhuriyet Tarihi, Atatürk, Genel Türk Tarihi ve Türk Kültürü içerikli kitaplar ile İslam eserleri olduğunu belirterek, özel olarak hazırladıkları "Kayseri Köşesinde" ise Kayseri'yi konu alan, Kayseri'de yayımlanan, Üniversite ve belediye yayınlarına, Kayserili şair ve yazarların 2 binden fazla eserine yer verdiklerini sözlerine ekledi.
Kadı Mahmud Vakfı Mütevelli Yahya Cüneyt Kocabay da ilgili yıllarda matbaa baskısının söz konusu olmadığı, kitapların tamamının el yazmas ı olduğu dikkate alındığında, bugün az gibi görünen 400 cilt kitabın ne kadar ayrı bir değer taşıdığının daha iyi anlaşılabileceğini anlattı.

Birçok kaynakta esnaf ya da bedesten kütüphanesi türüne örnek g österilen Kadı Mahmud Kütüphanesinin, aslında öğrenciler için kurulmuş bir kütüphane olduğuna dikkati çeken Kocabay, şöyle konuştu:
"Vakfiyede, kefalet ya da rehin karşılığı emanet kitap alım şartları teferruatı ile tanımlanmıştır. Ayrıca vakfiyede, 'Her yıl ramazan ayında mütevelli, nazır ve kütüphane muhafızı, evlat elinde bile olsa bütün kitapları toplayıp sayacaklar. Onları toz ve zarar veren şeylerden temizledikten sonra, defterde yazıldığı şekilde yerlerine koyacaklar.

 Memleketi terk edecek, kitaba bir zarar verebilecek, kendinde alıkoyarak talebenin istifadesine mani olacak kişilere istenildiğinde kitap verilmeyecek' denmektedir. O dönemde bu kadar detaylı düşünülerek oluşturulmuş kütüphane kuralları, gerçekten bizleri bugün hayret içinde bırakmaktadır. Aynı zamanda kitaplara verilen değeri anlamamıza da imkan vermektedir." Melikgazi Mahallesi'nde 225 metrekare alan üzerine kurulan Kadı Mahmud Kütüphanesi, 6 Kasım Cuma günü törenle hizmete açılacak.