2016 yılı turizminde bizi zor günler bekliyor

Türkiye’ de turizmi Güneydoğu Anadolu bölgesinde ayrı tutmak imkânsız bölgenin ateş içinde olması başta bölge turizmcisini daha sonra tüm Türkiye’ye olumsuz etkiliyor

TURİZMİN SESİ

Güneydoğu Anadolu Bölgesi Turizm ve otel İşletmeciler  Birliği  Kurucu Başkanı Hüseyin Aslan 2016 turizm beklentilerini değerlendirdi.Hüseyin Aslan yaptığı açıklamada : ‘’Bu yıl turizmde bizi zor günler bekliyor; artan terör olayları, Rusya krizi ve Ortadoğu bölgesindeki siyasi karışıklık ülkemiz turizmi olumsuz etkiliyor. Bu dönem diğer dönemlere birden çok kriz yaşamamız nedeniyle hiç benzemiyor. Ülkemiz turizminin zarar görmemesi için bu dönemde çok dikkatli adımlar atmak zorundayız nitekim Türkiye’yi fiyat kalite dengesinde zayıflatmak isteyen rakiplerimizin ve en son Sultan Ahmet bombalamasında görüldüğü gibi Türkiye’de de Ortadoğu’da  da rakip muhaliflerin stratejik hamleleri bizi turizmde  geri düşürmeye yönelik.

İşte böyle bir ortamda gittikçe güçlenen rakiplerimiz karşısında varlık savaşı vereceğiz bu nedenle kendi önlemlerimizi alarak güvenli bir turizm ülkesi  olduğumuzu her platformda anlatmalı güçlü bir motivasyona sahip olmalıyız.Bununla birlikte aynı paralelde hükümettin turizm sektörünü desteklemesine yönelik, etkili tanıtım faaliyetleri yürütülmesine yönelik piar çalışmalarını mutlaka yürütmeliyiz.’’ dedi.

Güneydoğu Anadolu Bölgesinde rezervasyonların durma noktasına geldiğini belirten Aslan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü : Türkiye’ de turizmi Güneydoğu Anadolu bölgesinde ayrı tutmak imkânsız bölgenin ateş içinde olması başta bölge turizmcisini daha sonra tüm Türkiye’ye olumsuz etkiliyor.Bölgede turizmin tekrar hareketlenmesi yolu ise huzur, güven ve istikrardan geçiyor bu arada bölge turizmcisinin hükümette ve bölge halkına ciddi görevler düşmekte.Öncelikle bölge halkı teröre karşı net tavır sergileyerek hükümette terör operasyonlarında koşulsuz destek vermeli ; çünkü turizm huzur ve güvenin olmadığı yerde maalesef gelişemiyor.
 
Yine bölge halkı teröre karşı tek ses olmalı Türkiye Cumhuriyetine düşen görev ise terör olaylarında zarar gören bölge turizmcilerini teşviklerle desteklemek, huzur,  güven ve istikrar ortamın sağlamamasından sonraki süreçte turizmin gelişmesi için yapısal reformları sağlamaktır.Bütün bu çalışmaları aynı paralelde gerçekleştirdiğimizde uzun vadede ülkemiz turizminin tekrar ve daha canlı hayat bulacağı su götürmez gerçektir.
 
Kısacası; krizden çıkmak için uygulayacağımız çözüm yolları bellidir. Bize düşen milli birlik düşüncesiyle terör aktivelerine karşı tek yürek olarak   Türkiye Cumhuriyeti hükümetine destek olmak ve ülkemizin geleceğine güvenerek  sürekli proje üretmektir.Bu tarz krizler karşısında gelecek de daha sağlam adımlar atmak adına içinde bulduğumuz dönemde yapısal reformlara ağırlık vermeli turizm sektörümüzde daha sağlam temeller atmalıyız . Ancak bu şekilde gelecek dönemlerde yaşanacak krizlerden daha az etkilenebiliriz:’’