• BIST 9389.62
  • Altın 2837.382
  • Dolar 34.4229
  • Euro 36.2785
  • İzmir 21 °C
  • İstanbul 19 °C
  • Antalya 25 °C
  • Ankara 18 °C
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ekim 2024 68'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Eylül 2024 67'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ağustos 2024 66'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ekim 2024 68'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Eylül 2024 67'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ağustos 2024 66'nci Sayısı Yayında 

YILDIZ SARAYI'NDA YENİLEME

YILDIZ SARAYI'NDA YENİLEME
Osmanlı'nın son dönemlerine tanıklık eden Yıldız Sarayı'nın harem daireleri, restore edilecek

TURİZMİN SESİ


Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü Yıldız Sarayı Kontrol Amiri restoratör Ahmet Selbesoğlu, restorasyon çalışmalarının başlayacağı Yıldız Sarayı'nın harem dairelerinin kapılarını basına açtı. Selbesoğlu'nun verdiği bilgiye göre, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine tanıklık eden Yıldız Sarayı'nın 5 binadan oluşan harem daireleri, uzun yıllar Harp Akademileri Komutanlığına hizmet verdikten sonra 1978 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığına devrildi.

Son 20 yılda ödenek yetersizliği nedeniyle sadece dış etkilerden koruma amaçlı restorasyonlar geçiren ve bugüne kadar sadece çatısı, pencereleri ve kapıları onarılan harem daireleri, tarihe kazandırılmayı bekliyor. Topkapı ve Dolmabahçe saraylarının harem dairelerinin aksine bugüne kadar turizme açılamayan Yıldız Sarayı'nın harem dairelerinin restorasyonu için İstanbul İl Özel İdaresi kolları sıvadı. Harem dairelerinin eski ihtişamına kavuşması için İl Özel İdaresi 3 Martta ihaleye çıkacak.

2. ABDÜLHAMİD DÖNEMİNDE YAPILDI
Restorasyon çalışmaları hakkında da bilgi veren Ahmet Selbesoğlu, harem daireleri ve cariyeleri yetiştiren hadım edilen zencilerin kaldığı kızlar ağası dairesinin yapımına, 2. Abdülhamid'in Yıldız Sarayı'na yerleşmesi sonrasında başlandığını belirtti. Harem dairelerinin, 150 metre devam eden, birbirine bağlı, toplam 10 bin metrekare 5 yapıdan oluştuğunu anlatan Selbesoğlu, inşasının 10 yılda tamamlandığını söyledi.

Selbesoğlu, 20 yıllık restorasyon çalışmalarında harabe durumdaki binalarda sadece dıştan koruma amaçlı restorasyon yapıldığını ifade etti. Harem dairelerinin eşyalarının da günümüze kadar ulaşamadığını dile getiren Ahmet Selbesoğlu, eşyaların bir kısmının zaman içinde çeşitli kurumlara verildiğini, bir kısmının Harp Akademileri Komutanlığınca götürüldüğünü, bir kısmının da bir dönem saray önüne kurulan bit pazarında satıldığını kaydetti.

Ahmet Selbesoğlu, "Yıldız Sarayı'nda Osmanlı'nın hazinesi vardı. Bunlar Dolmabahçe Sarayı'na, Topkapı Sarayı'na gitmiş. Mefruşatın bir kısmı 1924'te Ankara'da yapılacak bir balo için gönderilmiş. Avizeler, koltuklar, halıların bir kısmı da Harp Akademileri Komutanlığı ayrılırken götürülmüş. Kuzey Deniz Saha Komutanlığında bile buranın eşyaları olduğunu biliyorum" diye konuştu.

HAREM ESKİ İHTİŞAMINA KAVUŞACAK
Ahmet Selbesoğlu, "harem hayatını, nasıl döşendiğini, neler yapıldığını, cariyelere nasıl eğitim verildiğini, cariyelerin kıyafetlerinin nasıl olduğunu anlamak için tarihçilerden, sosyal antropologlardan, psikologlardan yardım alacaklarını" belirterek, "Haremde hangi objeler kullanılmış? Hangi gaz lambası, halı, kilim, koltuklar, perdeler kullanılmış? Haremin odaları, tuvaleti, lavabosu nasıl döşenmiş? Mangalda ne yanarmış, hamamı nasılmış? Nasıl aydınlatılmış? İnsanlar orada nasıl yaşamış, nerede yemek yemiş? Bütün bir harem hayatını yansıtmaya çalışacağız" dedi.

Harem dairelerini orijinal haline getirip, bir müze olarak hizmet vermesini istediklerini kaydeden Selbesoğlu, şöyle devam etti: "Restorasyon sonunda harem dairelerini eski günlerindeki gibi döşeyip, cansız mankenlerle cariyeleri canlandıracağız. Müzeyi ziyaret edenlerin dinlenebilecekleri sedirler yapacağız. Ziyaretçilere cariye kıyafetli garsonlar ile çay, kahve, su veya Osmanlı mutfağından spesiyaller ikram edilecek. Duvarlara yerleştirilen ekranlardan harem hakkında bilgi verilecek. Ziyaretçiler hiç dışarı çıkmadan bütün odaları dolaşabilecek.

ÇÜRÜK VE ESKİ MALZEMELER DE OLSA ORİJİNALİ KULLANILIYOR
Selbesoğlu, harem dairelerinin restorasyonunu 2 yıl içinde tamamlamayı düşündüklerini belirterek, 2010 yılının sonuna doğru en az iki binayı hizmete açmayı planladıklarını bildirdi. 1900'lü yılların başında ilk kez elektriğin kullanıldığı, şimendifer sistemi ile ilk kalorifer sisteminin döşendiği Yıldız Sarayı'nın harem dairelerinde bu sistemlerin de korunacağını ifade eden Selbesoğlu, yapılacak işleri şöyle sıraladı: "20 yıl içinde büyük ölçüde çatısını, pencerelerini ve kapılarını onardık. Burada hiç yeni kapı ve doğrama yapmadık. Çok zarif bir işçilik olduğu için hepsini elden geçirdik. Kapıları, pencereleri söktük, atölyeye götürdük, onardık ve yerine taktık.

Ne kadar çürük olursa olsun, eski malzemeyi kullandık. Restorasyonun önemli kurallarından birisi de bu zaten. Müteahhit geliyor, 'Ahmet bey, bize zulmediyorsunuz' diyor. 'Niçin?' diyorum. 'Bunu atalım, daha güzelini yapalım' diyor. 'Benim elimde bu kadar kereste var' diyor. Bunlarla mücadele ediyoruz." Selbesoğlu, harem dairelerinin giriş katında bir kubbe içinde dünyayı içten gösteren bir harita bulunduğunu belirterek, "Dünyada böyle bir harita yok. Bunu da aslına zarar vermeden onarıp, ziyarete açacağız" dedi.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 216 481 51 21