VAN GIDA’DA YENİ İSİM

Kızılay’daki görevinin ardından “Vakıf-Ay” adıyla, daha çok ekonomik durumu kötü ama derslerinde  başarılı öğrencileri  bulup onları ilköğretimden  üniversiteye kadar her türlü ihtiyacını karşılanacak bir programa dahil eden vakfın kuruluşunu tamamlayan Küçükali, sosyal projelerinin yanı sıra bugüne kadar edindiği tecrübeyi ticari hayata uygulama kararı da aldı. Bu çerçevede Metro Holding ve Galip Öztürk’le görüşmelerini sürdüren Küçükali, aldığı kararla hem domates üretiminde hem de et piyasasında söz sahibi olan iki şirketi hak ettiği noktaya getireceğini ve yeniden Pazar lideri konuma taşımak için çalışacağını söyledi.  Küçükali,  bu yeni göreviyle, Türkiye’nin en önemli iki gıda kuruluşu olan Van gıdanın ürettiği et ve et ürünlerini ve Bostan Tarımın ürettiği domatesleri iç ve dış piyasaya satması için önünde hiçbir engel bulunmadığına inandığını ifade ederek, “eldeki cevheri işleyerek, ihtiyaç sahibi sektörlere zamanında Ulaştırmak gibi gayet basit bir işletim sistemine ihtiyacımız var.”dedi. 

 

Tekin Küçükali, Ürettiğimiz domatesler bugün ilkemizin en az tarım artığı bulunan, dünyanın kabul gördüğü ürünlerdir. Bostan gıda ve Van et gıda Türkiye’nin iki önemli bilinen markasıdır. Bir süre için pazardan uzak kalmış olsak da eski Pazar payımızı akılcı yatırımlarla kolayca yerine koyabilecek güce ve iradeye sahibiz. Koşullar el verdiği ölçüde başarılı olabilmemiz için önümüzde bir engel göremiyoruz. Halkımızın da bu ürünlerimize güvenerek yönelmesini istiyoruz. Biz onları bugüne kadar hiç yanıltmadık”  diye konuştu.

 

TEKİN KÜÇÜKALİ KİMDİR?

1945 yılında doğdu. Kendine özgü bir çocukluğun üzerine inşa ettiği ilk gençliğinde, çocukluğundan beri çalışmak zorunda olması nedeniyle aşina olduğu ticaret dünyasının yanında siyaset ve sosyal hayatla da tanıştı. Yaratıcı ve meraklı kişiliği, ayak izini düşürdüğü her alanda alışılmışın dışına çıkan projelere imza koymasına da nedeni oldu.

Risk almaktan asla vazgeçmeyen yapısı ve girişimci ruhu çalışma hayatında ilk sonuçlarını vermekte gecikmedi ve çok genç yaşta kendi üretim tesisini kurup ihracat yapan bir işadamı olmayı başardı.Siyasete duyduğu ilgi, 12 Eylül darbesi sonrası cezaeviyle de tanışmasını ve aylarca özgürlüğünden mahrum bırakılmasına neden oldu. Cezaevi sürecinin ardından çeşitli kurumlarda müdür ve genel Müdür düzeyinde görevler yaptı. 

 

Çok gelişkin sosyal yanı ve iletişime açık kişiliği nedeniyle toplumun hemen her kademesiyle iyi ilişkiler kurdu. Yetiştiği kültüre aşkla bağlı olması, bu alanda da birçok yeniliği hayata geçirmesinin de nedeni oldu. İstanbul’da bulunan 67 Trabzon Derneğini tek çatı altında toplayarak Trabzon Dernekler Birliği’ni kurdu. Aynı Birlik çatısı altında kurduğu ve başta kemençe olmak üzere 14 ayrı enstrümandan oluşan Karadeniz Orkestrasının başına Giresunlu sanatçı Yılmaz Turan’ı getirecek kadar tüm bölgeyi kucaklayan bir felsefenin de öncüsü oldu. Bu orkestranın icra ettiği İstiklal Marşı , bu alanda da özgün bir icra olarak kayıtlarda yerini almıştır. Yine aynı dönemde Karadenizli kadınların “günlük yaşamı ve çilesini” anlatan bir tiyatro eserini de Atatürk Kültür Merkezi’nde sahneye taşıyarak memleket ve insan sevgisini bir kez daha gözler önüne sermiştir.Sürmene Kültür ve Yardımlaşma derneği başkanlığını yaptığı dönemde “Hayden Sürmene’ye” adı altında öncülük ettiği ve İstanbul’dan gemilerle başlatılan Organize Karadeniz Şenlikleri, yarattığı coşku ve kültürel paylaşım ruhuyla belleklerde iz bırakmıştır. 

 

Birleştirici ve toparlayıcı kişiliği nedeniyle sayısız vakıf ve derneğin kuruluşunda ve yönetiminde görevler alan Küçükali, spora ve özellikle futbola olan tutkusu nedeniyle bu alanda da birçok ilke öncülük etti. Genel Müdür düzeyinde görev yaptığı Trabzonspor’da ,sporcu sağlığı ve beslenmesi üzerine attığı adımlar ve bu alanda örnek aldığı Barcelona kulübü ile imzaladığı protokol kendi alanında devrim niteliğindedir. Amatör spor kulüpleri ile de çok yakın ilgisi olan Tekin Küçükali, halen İstanbul Karadeniz Spor Kulübü’nün Onursal Başkanlığı görevini de sürdürmektedir.

 

Karadenizli Ünlü Sanatçı Erkan Ocaklı için sağlığında organize edilen “Erkan Ocaklı 40. Sanat Yılı” gecesi de bu alanda bir ilkti ve sanatçının ölümünden kısa süre önce gerçekleştirilmesi bakımından da oldukça anlamlıydı. Cemal Reşit Rey gibi kendi alanının en prestijli konser salonundaki bu gecenin de fikir babası olan Tekin Küçükali, kurucusu olduğu Kuzey Yıldızı Trabzonsporlular Derneği ve sanatçı Volkan Konak’ın da ı özverili katkılarıyla, sanatçıya “yaşarken değer verilmeli” ilkesine, kalın bir çizgiyle dikkat çekmişti. 

 

Yardımlaşmaya ve yardımlaşma kuruluşlarına büyük önem veren Tekin Küçükali 2003 yılında Türk Kızılayı Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi. 2005 yılına kadar bu görevi yürüttükten sonra 2005 yılında Türk Kızılayı Genel Başkanlığına seçildi. 28 Nisan 2007 ve 1 Nisan 2010 daki Genel Kurullarda da katılımcı tüm delegelerin oylarını alarak bu görevini Ağustos 2011 tarihine kadar sürdüren Tekin Küçükali, Türk Kızılayı’nda yaptığı çalışmalarla da gerek yurt içi ve gerekse de yurt dışında Kızılay’ı parmakla gösterilen yardım kuruluşu noktasına taşıdı. Operasyonel kabiliyeti , ayrım gözetmeyen yapısı ve hızıyla tüm Dünya’yı şaşırtan Türk Kızılayı’nın , üzerindeki ölü toprağını atıp çok kısa sürede kıskanılacak bir noktaya taşınmasında da Küçükali’nin enerjisinin, öngörü yeteneğinin ve risk almaktan korkmayan karakterinin çok belirleyici olduğu gelinen noktada herkesin kabul ettiği bir gerçekliğe dönüşmüştür. 

 

Toplumsal sorunları “dert edinen” kişilik özelliğini, başında olduğu kuruma da taşıyan Tekin Küçükali’nin geliştirdiği bir çok proje Kızılay tarafından uygulanmaya konmuş ve kendi alanlarında çok önemli boşlukları doldururken , sonuçları açısından da özellikle yoksul ve kimsesiz insanları mutlu etmiştir. Kurbanda Kızılay Modeli, Zekatta Kızılay Modeli ve Toplum Liderlerini Teşkilatlandırma Projeleri kendi alanlarında özgün modeller olarak toplum tarafından genel kabul görmüş ve toplumsal yarar paydasında buluşmuşlardır. 2013 Yılında VAKIFAY Derneğini kuran Tekin KÜÇÜKALİ, bu derneğin başkanlığını yürütmektedir.Varoluş gerekçesini “ yaratılan her canlıya sevgi ve insana hizmet” olarak tanımlayan Tekin Küçükali evli ve 3 çocuk babasıdır