'Ulaşım ve Bursa' Konuşuldu

Levent Fidansoy konuşmasında; Bursa turizminde ulaşımın rolünün oldukça önemli olduğunu ifade ederek ulaşım entegrasyonu hakkında katılımcılarla bilgi alışverişinde bulundu. Bursa'nın İstanbul'a yakın olmasından ötürü bu iki kent arasındaki ulaşıma önem verdiklerini ifade eden Burulaş Genel Müdürü Levent  Fidansoy kurmuş oldukları BUDO ile birlikte ciddi bir yoğunluk yaşadıklarını ifade ederek, "BUDO özellikle hafta sonu günübirlikçi turistler sayesinde yoğun oluyor. Bu sayede hem biz bölge turizmine katkı sunup kazanıyoruz hem de şehir ekonomisi canlanıyor" dedi. Havayolu ulaşımında Burulaş olarak büyük aşamalar kaydettiklerini söyleyen Levent Fidansoy yakın zamanda Uludağ Üniversitesi ile bir ön protokol imzaladıklarını söyledi. Bu kapsamda üniversitedeki bir alandan İstanbul'a uçuşlar gerçekleştireceklerini ifade eden Levent Fidansoy, "Geçtiğimiz günlerde ön protokol gerçekleştirdik. Üniversitedeki alandan 20 kişi kapasiteli uçaklarla uçuşlarımız başlayacak. Bunun yanı sıra Yunuseli Havaalanı'nı da tekrar faaliyete geçirmek için ciddi adımlar atıyoruz" şeklinde konuştu.

Halil İbrahim Polat konuşmasında; Bursa'nın İstanbul'a yakın olmasının avantaj olduğu yönündeki inanışa katılmadığını ifade eden Türk Hava Yolları Pazarlama ve Satış Başkanı Halil İbrahim Polat, "Bursa İstanbul'a bu kadar yakın olmasaydı Bursa'ya direk uçuşlar çoktan başlamış olurdu. Çünkü kara yoluyla 2-3 saat arasında gidilebilen iki şehir arasında insanlar, hava yolunu pek tercih etmiyorlar" dedi. THY Yönetimi olarak kongre turizmine önem verdiklerini ifade eden Polat, "Bursa'nın konumu kongre turizmi açısından gerekli olan kriterleri içinde barındırıyor. Alt yapı, tanıtım ve kongre merkezi anlamındaki eksikliklerin giderilmesiyle birlikte Bursa, kongre turizmindeki pastadan daha fazla pay alabilir tıpkı İstanbul gibi" diye konuştu.

 

Ali Erkan Bezirgan konuşmasında; Uluslararası deniz turizmi dünyada ciddi bir gelir kaynağı oluşturmasına rağmen üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizde henüz yeterli seviyeye gelinemediğini ifade eden D Marin Marinalar Koordinatörü Ali Erkan Bezirgan, "Deniz turizminde ciddi bir mevzuat fazlalığı ve karmaşası var. Bu alanda yatırım yatmak isteyen yatırımcılar için mevzuatın belirlediği süre zarfı 5 ile 10 yıl arasında değişiyor. Her şeyin hızlı bir biçimde gerçekleştiği günümüz şartlarında büyük bir bütçeyi bu kadar uzun süreli bir yatırıma ayıracak girişimci bulmak pek de kolay değil" dedi. Türkiye'de hali hazırda 29 bin 730 adet yat bağlama kapasitesi olan, ağırlıklı olarak Ege ve Akdeniz'de bulunan marinaların olduğunu söyleyen Bezirgan, deniz turizminden ciddi gelir elde edilebilmesi için bu alanda yatırımların olması gerektiğini belirtti.