TURİZMİN SESİ
BURDUR- Burdur’da geniş katılımla gerçekleştirilen toplantıda konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, turizmde artan uluslararası rekabete dikkat çekerek “Tam anlamıyla keşfedilmemiş destinasyonları gündeme getirmek, hatırlatmak en verimli şekilde tanıtmak ve pazarlamak gerekiyor” dedi.
Bağlıkaya, Burdur turizmini ortak akılla geliştirmeyi hedeflediklerini açıkladı. Turizm Yüzyılı Burdur Lansman Toplantısı; Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan, DEİK Başkanı Nail Olpak, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar’ın yanı sıra bürokratlar, akademisyenler, turizm sektör temsilcileri ve çok sayıda basın mensubunun katılımıyla Burdur’da gerçekleştirildi. TÜRSAB Başkanı Bağlıkaya: Ortak Akılla Hareket Etmeye Büyük Önem Veriyoruz Toplantının açılışında konuşan TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya, turizmde artan uluslararası rekabete dikkat çekerek “Dünyanın dört bir yanında turizm pastasından daha fazla pay almak isteyen birçok ülke, vizyoner yaklaşımlarla yeni destinasyonlar ve yeni turizm ürünleri yaratırken biz de 4-5 şehre ve yılın belli dönemine sıkışan mevcut durumu değiştirmek, sürdürülebilir başarıyı yakalamak ve hep daha iyisini yapmak için yılmadan çalışmaya devam etmeliyiz. Turizmdeki mevcut başarıların artarak devam etmesi için ülkemizdeki paha biçilemeyen, henüz tam anlamıyla keşfedilmemiş destinasyonları gündeme getirmek, hatırlatmak en verimli şekilde tanıtmak ve pazarlamak gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Turizm Yüzyılı projesinde ortak akılla hareket etmeye büyük önem verdiklerini belirten Firuz Bağlıkaya, “Turizm Yüzyılı kapsamında düzenlediğimiz geniş katılımlı toplantılarda ortak akılla, daha önce yapılmış olan değerli çalışmalarla birlikte doğru bir yaklaşım ve strateji oluşturmaya özen gösterdik. Bu vesileyle projemize inanarak bizimle çalışmalara katılan destek veren, görüş bildiren, başta rektörümüze ve akademisyenlerimize, turizmcilerimize, Burdur halkına ve değerli basın mensuplarına teşekkür ediyorum” dedi.
Bağlıkaya: “Burdur’u kitle turizminin tahrip ediciliğinden uzak tutmalıyız” Kitle turizminin tahrip ediciliğinden uzak tutarak ve katma değer yaratarak Burdur turizmini geliştirmek istediklerini ifade eden Bağlıkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burdur’u kitle turizminin tahrip ediciliğinden uzak tutmak çok önemli. Bu güzel kenti tarihi ve kültürel değerleri, gastronomisi, el değmemiş güzellikteki doğasıyla, öne çıkan bir destinasyon olarak konumlandırmalıyız. Turizmin kent ekonomisi için katma değer yarattığı turizm girdisinin bölgede yaşayanlara katkı sağladığı bir Burdur hayal ediyoruz. Burdur’u geçip gidilen değil, konaklanan, gezilen, vakit geçirilen bir şehir olarak görmek istiyoruz.”
Rektör Prof. Dr. Hüseyin Dalgar: “Burdur Turizmi Açısından Dönüm Noktası” Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, eğitim verdikleri tüm alanlarda topluma katkı sağlamaya büyük önem verdiklerini belirterek, turizm konusundaki çalışmalarına değindi. Burdur’da devam eden 3 antik kent kazı çalışmasının da Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi hocaları tarafından sürdürüldüğünü vurgulayan Dalgar, kültür turizminin yanı sıra spor turizmi, gastronomi turizmi gibi alanlarda da önemli adımlar attıklarını kaydetti. Rektör Dalgar, TÜRSAB tarafından hayata geçirilen Turizm Yüzyılı projesinin Burdur turizmi açısından bir dönüm noktası olduğunu da sözlerine ekledi. DEİK
Başkanı Nail Olpak: Katma Değer Oluşturan Bir Proje DEİK Başkanı Nail Olpak ise yaptığı konuşmada, Burdur’un kamuoyunda tanınırlığı konusunda eksiklikler olduğunu ifade ederek “Salda Gölü, Sagalassos ve Kibyra Antik Kenti, İnsuyu Mağarası gibi önemli yerlerin Burdur’da yer aldığı birçok insan tarafından bilinmiyor” dedi. TÜRSAB’ın ortaya koyduğu Turizm Yüzyılı projesinin katma değer oluşturduğunu dile getiren Nail Olpak, Burdur turizminin şehrin kültürünü ve kendi değerlerini koruyan bir anlayışla geliştirilmesinin önemini vurguladı. Olpak, “Kendi değerlerine sahip olma noktasında çok fazla bozulmamış bir alt yapıyla Burdur önümüzde duruyorsa bundan sonraki süreçte daha fazla sahip çıkmak hepimizin görevidir” dedi.
Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan: Burdur Güzel ve Önemli Bir Destinasyon Merkezi Olacak Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan da yaptığı konuşmada Burdur’un sahip olduğu ekolojik zenginlikleri korumaya ve tanıtmaya yönelik adımlar atılacağını ifade ederek “Salda Gölü çevresinde çok güzel dokunuşlarla Çevre Bakanlığımızın önderliğinde güzel çalışmalar başladı. İnşallah bunların devamını getireceğiz. Hem yöre insanımızla birlikte hem bu anlamda sektörü bilen tanıyan insanlarımızla birlikte ekolojik dengeyi korumaya, tanıtmaya dönük duyarlı çevreci yaklaşımları benimsemeye ve beslemeye dönük mutlaka projelerimiz, çalışmalarımız olacak” değerlendirmesinde bulundu. Burdur’un hem antik kentler hem de etnografya bakımından çok zengin bir kültürel mirasa sahip olduğunun altını çizen Vali Bilgihan, bu özelliklerin de tanıtılması için çalışacaklarını dile getirdi.Burdur Valisi Tülay Baydar Bilgihan sözlerini şöyle sürdürdü: “Geleneklerimizi, Teke Yöresinin baskın kültürünü mutlaka çok iyi anlatmamız, çok iyi tanıtmamız ve planlı bir şekilde bu çalışmaları yürütmemiz son derece önemli. Dolayısıyla bugünkü toplantının da ben güzel sonuçları olacağını temenni ediyorum. Bu organizasyon için çok teşekkür ediyorum. Umut ediyorum ki bu çalışmalar beraberinde diğer çalışmalarla birlikte Burdur güzel ve önemli bir destinasyon merkezi olacaktır.”
İlker Ünsever, Burdur Turizminde Gelişim Potansiyeli Taşıyan Alanları Paylaştı Konuşmaların ardından bir sunum yapan TÜRSAB Hukuk Başdanışmanı ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Görevlisi İlker Ünsever, Burdur Arama Konferansı sonuçlarını katılımcılarla paylaştı. Geçtiğimiz Mayıs ayında 45 kişinin katılımıyla gerçekleştirilen Turizm Yüzyılı Arama Konferansı’nın son derece faydalı çıktılar oluşturduğunu belirten Ünsever, Burdur turizminin geleceği için seyahat acentalarının hazırlayacakları tur paketlerinin çok büyük önem arz ettiğini ifade etti. İlker Ünsever, Arama Konferansı’nda Burdur’un kültür ve gastronomi turları için önemli bir destinasyon olarak yapılandırılması konusundaki görüşün öne çıktığının altını çizerken alternatif olarak spor ve toplantı turizmi açısından da Burdur’un önemli potansiyel taşıdığını da dile getirdi. Ünsever, Burdur’un yöresel kültürel zenginliği çerçevesinde festivaller düzenlenmesi, doğa ve macera turlarının organize edilmesi, balon turları yapılması, yürüyüş rotaları düzenlenmesi gibi önerilerin de hayata geçmesinin Burdur turizmine katkı sağlayacağını söyledi. Burdur’da doğa ve çevreye saygılı bir turizm anlayışının kurgulanması gerektiğini vurgulayan İlker Ünsever, “Bozulmamış doğa konsepti öne çıkarılarak dengeli ve ölçülü Turizm Gelişim Planı ve Uygulama Esasları turizm endüstrisinin gereklerine uygun olarak belirlenmelidir” dedi.
DEİK Başkanı Nail Olpak, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Dalgar, Sanatçı Sümer Ezgü ve Televizyon Programcısı Güven İslamoğlu Burdur turizmiyle ilgili görüşlerini dile getirdiler. Moderatör İhsan Aktaş, Burdur’u tanıdıkça sahip olduğu tarihi ve kültürel değerlerin ne kadar çok olduğunu daha iyi anladığını ifade ederek Burdur’un daha çok tanıtıma ihtiyacı olduğunu ifade etti. DEİK Başkanı Nail Olpak ise tüm dünyada aşırı turizm konusundaki endişelerin öne çıktığını belirterek Burdur’un bu anlamda önemli bir şansa sahip olduğunun ve bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizdi. Olpak, TÜRSAB’ın Turizm Yüzyılı projesiyle Burdur için önemli adım attığını belirterek bundan sonra kamu ve özel sektörün hep birlikte daha çok çalışması gerektiğini söyledi. MAKÜ Rektörü Hüseyin Dalgar, panelde yaptığı konuşmada kurum olarak turizmin her alandaki gelişimi için çalıştıklarını belirtti. Sanatçı Sümer Ezgü ise konuşmasında bir Burdurlu olarak TÜRSAB’ın Turizm Yüzyılı projesini Burdur’dan başlatması nedeniyle duyduğu memnuniyeti ifade etti. Kültür ve turizmin birbirinden ayrı düşünülemeyeceğini belirterek Burdur’a gelecek ziyaretçilere yerel kültür ve lezzetlerinin sunulmasının önemli olduğuna işaret etti. TV Programcısı Güven İslamoğlu ise Burdur’un hala şansı olduğuna vurgulayarak, sahip olduğu doğal güzelliklerin ve kültürel değerlerin korunmasının önemine dikkat çekti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.