TURİZMİN SESİ
ATRO - Aydın Turist Rehberleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı, TUREB - Türkiye Turist Rehberleri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ozan SAYIN; Hiç beklemediğimiz kadar hızlı ve amansızca vurdu bu yeni virüs. Hepimiz 2016’dan beri 2020 yılına kilitlenmiş bekliyorduk.
Tüm paydaşların uzlaştığı, Türk turizminde beklenen yükselişin başlayacağı yıl; 2020 denmişti. Otel rezervasyonları artmış, Seyahat Acenteleri yoğun bir sezon için hazırlıklarını tamamlamış ve Rehberler için de tekrar umut dolu bir sezon geliyordu.
Çok kötü bir tokat daha yedik yüzümüze. Sultanahmet bombası patladığından beri, bizim her sene dayanma gücümüz test edildi.
Bu ülkeye döviz getiren ve dünya ülkeleri arasındaki saygınlığını artıran bir sektör, (en azından 33 senelik tecrübe edebildiğim kadarıyla) sanırım en acı sınavından geçiyor.
TURİZMCİ BU SINAVI NASIL GEÇECEK
Sezona yatırım yaparak, yani borçla giren turizimcinin bu sınavdan geçemeyeceğini biliyoruz. Turizm desteklenmesi gereken en önemli sektördür. Bu bağlamda açıklanan destekler, çoğunluğu serbest çalışan Profesyonel Turist Rehberlerine hiçbir fayda sağlamamaktadır.
KÖTÜMSER OLMAK İSTEMİYORUM
Kötümser olmak istemiyorum ama, eğer beklediğimizden de uzun sürerse Rehberler olarak ne kadar daha dayanabileceğimizi bilemiyorum... Sadece biz veya sektörümüz değil, tüm dünya etkilendi ve sürüyor. Tüm insanlık bu yeni dünya düzenine ayak uydurmaya çalışıyor.
Belki de bu virüsün kötü tarafları olduğu kadar iyi tarafları da var. Mesela sayısal (dijital) dünyanın ne kadar büyük olduğunu keşfettik. Virüsün yayılım hızı tüm dünyadaki müzeleri kapatmış olsa da, biz onları sanal ortamda gezmeyi öğrendik. Elektronik kitapları farklı kaynaklardan indirdik. Sanırım hepimiz evimizde oturup sanal ortamda yaptığımız turları nasıl geliştirebileceğimizi, Turizmde nasıl daha sayısal olabilirizi araştırıyoruz.
AİLELERİMİZE ZAMAN AYIRDIK
Turizimciler olarak az zaman ayırdığımız ailemiz ile zaman geçirmenin ne kadar zevkli olduğunu tekrar keşfettik. Evimizde tamir edilecek ne çok şey olduğunu gördük. Yaşlılarımızı daha çok düşündük. Onların kaybının ülkenin geleceği için ne kadar kötü olacağını tartıştık. Hepimiz ihtiyat akçesinin ne kadar önemli olduğunun farkına vardık. Hem kendimiz hem ülkemiz için. Sosyal medyada inanılmaz hızla yayılan bilgilerin doğruluğunu tartıştık.
KENDİMİZE ZAMAN AYIRDIK
Ama en önemlisi kendimize zaman ayırma şansımız oldu. Hiç bir şey yapmadan düşündük, düşünüyoruz. Eminim bu boşluk olarak gördüğümüz anlar, gelecek olan yoğun sezonları nasıl daha iyi kullanabileceğimizi şekillendirecek. Yeni programlar, salgında da insanların konaklayabileceği oteller veya sanal turlar...
Sayısal dünyada yapılabileceklerimiz sınırsız.
CORONADAN BİRAN ÖNCE KURTULALIM
Sonuçta dilerim hepimiz bu virüsten çok kısa zamanda kurtuluruz. Ben iyimserim. Haziran’da bu işin biteceğini ve çok hızlı bir yerli turizm yoğunluğu ile karşılaşacağımızı düşünüyorum. Yazın başlayacak az oranda kurvaziyer gemi turizmi, sonbaharda yoğunlaşıp kışın devam edecektir diye umuyorum.
Sabır ve ümit her şeyin anahtarıdır.
Kalın sağlıcakla...
Ozan SAYIN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.