TURİZMİN SESİ
Dünya ve Türkiye kamuoyunun ilgisinin Mersin'e çekilerek, turunçgil tüketiminin arttırılması amacıyla organize edilen festivale Burak Kut ve Ece Gürsel gibi ünlü simalar da katılırken, protokol üyeleri turunçgil paketleyip sandık çaktı, köylü kadınlarsa sahneledikleri oyunla; 'Turunçgil Tüketin' çağrısında bulundu.
Mersin Valiliği öncülüğünde düzenlenen festivalin açılışı kapsamında kortej yürüyüşü gerçekleştirildi. Hastane Caddesi üzerinde yer alan Metropol İş Merkezi önünde toplanan kalabalık, burada Büyükşehir Belediye Bandosu eşliğinde kortejler oluşturarak İstiklal Caddesi güzergahını takip edip, Cumhuriyet Meydanı'na ulaştı. Yürüyüşe Mersin Valisi Hüseyin Aksoy, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Karasabun, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, MHP Mersin Milletvekili Behiç Çelik, AK Parti Mersin Milletvekilleri Ali Er ve Ömer İnan, CHP Mersin Milletvekilleri Vahap Seçer ve Ali Oksal'ın yanı sıra İl Emniyet Müdürü Arif Öksüz, ilçe belediye başkanları ve protokol üyeleriyle birlikte çok sayıda vatandaş katıldı.
"NARENCİYE İHRACATINDA 2 YILDIR HERHANGİ BİR SORUN YAŞANMIYOR"
Dev portakal ve mandalina maketlerinin kamyonetlerle taşındığı kortej yürüyüşü Cumhuriyet Meydanı'nda son bulurken, meydanın narenciye ürünleriyle süslenmesiyse dikkat çekti. Vali Hüseyin Aksoy, Atatürk Anıtı'na narenciye çelengini sunarken, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından da festival kapsamında hazırlanan programa geçildi. Burada konuşan Vali Aksoy, turunçgilin Mersin için önemli olduğunu vurgulayarak, bugün Türkiye genelinde üretilen 3 milyon ton narenciyenin, yaklaşık 1 milyon tonunun kentte üretildiğini, söz konusu ürünlerin büyük bir bölümünün de ihraç edildiğini anlattı. Aksoy, 2006 yılında narenciye ihracatında yaşanan sorun ve sıkıntıların aşıldığını ve özellikle son 2 yıllık zaman diliminde herhangi bir problemle karşılaşmadıklarının altını çizerek, narenciye alanında da önemli çalışmalar ortaya konulduğunu hatırlattı.
Narenciyenin tanıtılması ve ihracatının arttırılması noktasında kurulan 'Narenciye Tanıtım Grubu'nun önemli bir misyon üstlendiğini savunan Aksoy, başta Rusya olmak üzere diğer ülkelerde yürütülen tanıtım çalışmalarına bağlı olarak ihracatta gözle görülür artışlar yaşandığını dile getirdi. Narenciyenin insan sağlığı açısından önemli bir besin kaynağı olduğunun bizzat uzmanlar tarafından dile getirildiğine işaret eden Aksoy, "Bu noktadan hareket ederek festivalimizin sloganını da 'Turunçgil Hayattır' olarak belirledik. Sağlıklı bir yaşam ve sağlıklı nesiller istiyorsak narenciye tüketimini arttırmak zorundayız. Ancak bugün Türkiye'de kişi başına tüketilen narenciye miktarı dünya ortalamasının altında. Eğer tüketimi arttırırsak buna bağlı olarak narenciye ürünlerinde de bir fiyat istikrarı sağlamış oluruz. Böylelikle de narenciye üreticisi de emeğinin karşılığını almış olacak" dedi.
"NARENCİYE İHRACATI TÜRKİYE'YE 800 MİLYON DOLAR KAZANDIRIYOR"
Festivalin, aynı zamanda da kentin tanıtımına da önemli katkılarda bulunacağını kaydeden Hüseyin Aksoy, Mersin'in güzelliklerinin Türkiye ve dünyayla paylaşılması, kentin mevcut potansiyelinin gözler önüne serilmesi adına da önemli bir misyon üstleneceğini de sözlerine ekledi.
Türkiye Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birlikleri (TYMSİB) Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kaçmaz ise, festivalin yaş meyve sebze sektöründe faaliyet gösteren paydaşların bir araya gelmesi adına oldukça anlamlı bulduğunu belirterek, bugün narenciyenin Türkiye'nin toplam ihracatında yüzde 41'lik bir payı olduğunu ve ihracat edilen narenciyenin de ülkeye yaklaşık 800 milyon dolarlık bir girdi sağladığı bilgisini verdi. Sektörün, istihdam açısından da oldukça önemli bir misyon üstlendiğini vurgulayan Kaçmaz, bu noktada da festivalin bir buluşma noktası olacağına inandığını söyledi.
Mersin İli Turunçgil Üreticileri Birliği (MERTUB) Yönetim Kurulu Başkanı Cemalettin Kurt da, turunçgilin aynı zamanda da emek anlamına geldiğini, bu nedenle de turunçgile sadece bir tarım ürünü gözüyle bakılmasını da doğru bulmadıklarını kaydetti. Kurt, turunçgilin bir yaşam biçimi olduğunu ifade ederek, "Türkiye'de; Hakkari'nin Zapsu Nehri sınırından Çanakkale'ye kadar uzanan geniş bir alanda turunçgil üretimi yapılıyor. Bu kadar geniş bir coğrafyada yer alan herkesi turunçgil şemsiyesi altında birleştirmeli, onların ortak hareket etmesini sağlamalıyız" dedi. Konuşmaların ardından festivale katkı sunan kurum ve kuruluş temsilcilerine Vali Hüseyin Aksoy tarafından 'Teşekkür Plaketi' takdim edildi. Festival kapsamında ayrıca 'En İyi Limon Üreticisi' olarak Hüseyin Şen, 'En İyi Portakal Üreticisi' olarak Oğuz Hız, 'En İyi Mandalina Üreticisi' olarak Necdet Kurtuluş, ve 'En İyi Greyfurt Üreticisi' olarak da Sefa Doygun adlı üreticiler seçildi.
VALİ AKSOY MİLLETVEKİLLERİYLE LİMON YATAĞINDA ÜRÜN PAKETLEDİ
Tek Asya firması 'En Çok Narenciye İhraç Eden Firma Ödülü'ne layık görülürken, '1. Mersin Turunçgil Festivali' ile ilgili olarak Mersin İl Milli Eğitim Müdürlüğü ortaklığında yürütülen resim ve kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere de ödülleri takdim edildi. Sunuculuğunu Vatan Şaşmaz'ın üstlenmiş olduğu festival, Arsanlanköylü köylü kadınların sahnelemiş olduğu 'Turunçgil' konulu tiyatro oyunuyla devam etti. Sonrasında da Ece Gürsel gibi ünlü mankenlerin podyuma çıktığı mini bir defile gerçekleştirildi. Vali Aksoy, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Mustafa Karasabun ve diğer milletvekilleriyle birlikte limon yatağında ürün paketlemesi yapıp sandık çaktı. Cumhuriyet Meydanı'ndaki etkinlikler halk oyunları gösterisinin yanı sıra vatandaşların katılımıyla gerçekleştirilen yarışmalarla son buldu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.