TURİZMİN SESİ
Bugün 70 yaşında olan Seval Özdüşküner, 16 yaşındayken, babasının imzalı izniyle 1958 yılında, Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) saflarında, Rumlara karşı mücadeleye başlamış. Lefkoşa'da tam sınırda bulunan evinde, geçmişin yokluğuna inat, konuklarına ramazanda zengin iftar sofrası kuran Seval Teyze, "Türkiye sayesinde en güzel günleri yaşadıklarını" anlatarak, haline şükrediyor.
Evinin yaklaşık 10 metre uzağındaki kiliseden saat başı çan sesi duyan Seval Özdüşküner, çocukluk dönemine denk gelen mücadeleye gönüllü katıldıklarını, İngilizlerin, Türklerin bayrak asmasına izin vermediğini anlattı. Rumlar bayrak asarken, Türklere izin verilmediğini kaydeden Özdüşküner, "Çok acı çektim, bayrağa hasrettik..." dedi.
O dönemdeki ramazan anılarını anlatırken, "Bizim karnımız zaten açtı, yemek bulamazdık. Zaten bütün gün açtık, sadece ramazanda değil" diyen Özdüşküner, mücadele yıllarının yokluk içinde geçtiğini belirtti.
Şimdiki ramazanların daha güzel olduğunu söyleyen ve "Bayrağımız, özgürlüğümüz, paramız var, daha ne olsun" diyen Özdüşküner, Türkiye sayesinde, yataklarında huzur ve güven içinde uyuduklarını söyledi. Özdüşküner, duygularını, "Onların sayesinde her şeyimiz var. Bundan güzel şey mi isteriz, en güzel günlerdeyiz. Allahıma şükrederim, bu güzel günleri bize gösterdi..." diyerek dile getirdi.
Lefkoşa'da, 16 Eylül 1975'te, 1613 Kıbrıslı Türkün güneyden kuzeye geçtiği yer olan ve "Özgürlük Kapısı" adını alan noktada bulunan evinde, eski Başbakanlardan Bülent Ecevit, Dr. Fazıl Küçük, KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın fotoğrafları ile komutanlarla çektirdiği fotoğrafları duvarlara asan Seval Özdüşküner, tam sınırda yaşıyor olmasına karşın, Türkiye ve Türk askeri sayesinde huzur ve güven içinde yaşamını sürdürdüğünü anlattı.
Özdüşküner, ramazanda konuklarına zengin iftar sofrası hazırlıyor.
Az bilinen, mayalı hamurla haşlanmış kemiksiz etin yağda kızartılmasıyla yapılan "ralangı" hazırlayan Seval Teyze, bu yemeğin aslında tavşan etiyle yapıldığını, tavşan bulunmadığı için tavuk veya kuzu eti kullanıldığını anlattı.
Kıbrıs'a Araplardan geldiği düşünülen, limon suyu katılarak etle pişirilen bir çeşit ot yemeği olan "molahiye" de yapan Seval Teyze, menüsüne, kendi deyimiyle "makarna bulli", yani tavuklu makarna, tavuk etiyle buğdaydan yapılan "herse", küp içinde etli patates, yine Kıbrıs'a özgü "kolakas", enginar dolması, yaprak sarması, tarhana çorbası, kıymalı börek, bulgur köftesi, mercimek yemeği ve Kıbrıs'a özgü şeftali kebabı ve zeytinli ekmek de ekledi.
Seval Teyze, tatlı olarak da yufka içine, öğütülmüş fındık, badem veya ceviz içi konularak yağda kızartıldıktan sonra şerbete batırılan, Kı brıs'a özgü olan "samsı" tatlısı ikram etti. Kıbrıs Türkünün mücadele yıllarında cephede görev alan Seval Özdüşküner, bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Kızılayında gönüllü olarak faaliyetlerde bulunuyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.