BORA ÖZGEN-TURİZMİN SESİ
Topkapı Sarayı'nın güvenliğini sağlamak üzere I. Avluda 19.yy'da inşa edilmiş olan Dış Karakol Binası atıl durumdan kurtarıldı Restorasyonu tamamlanan binanın açılışını Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Topkapı Sarayı'nın son yıllarda unutulmuşluğa maruz kaldığını belirterek, "Bütünüyle bu mücevheri, üzerindeki tozları silkeleyerek ortaya çıkarmaya çalışıyoruz" dedi.
Günay, Topkapı Sarayı birinci avludaki dış karakol binasının açılışında yaptığı konuşmada, binanın 1900'lü yılların başında yapıldığını, daha önce Topkapı Sarayı'nın mutfakları ve ısınma ihtiyaçları için odun deposu olarak kullanıldığını, daha sonraki yıllarda da karakol binası olarak hizmet verdiğini belirtti. Karakol binasının 1960'lı yıllardan sonra sahipsiz kaldığını anlatan Günay, bakanlık görevine başladığı ilk bir kaç ay içinde fark ettiğ i binanın bakımsız ve kirli bir görünüme sahip olduğunu dile getirdi.Arka bahçeye ilk kez baktığında gördüklerine inanamadığını belirten Günay, "Topkapı Sarayı'nın avlusunun içinde gecekondu yapılaşmaları vardı. Bazı görevliler arka bahçeye gecekondu yapmakta bir beis görmemişler. Kimse de fark etmemiş, fark edenler de uyarmamış, önlem almaya kalkmamış" dedi.
Tam bir yıl önce Uluslararası Kongre Sarayı Tesisleri İşletmeciliğ i Ticareti A.Ş (UKTAŞ) ile bir anlaşma yaptıklarını, 2009 yılının Ocak ayında yer teslimini gerçekleştirdiklerini ifade eden Günay, "Tarihi mekanları görmezseniz sorun yok, görür ve iyileştirmeye çalışırsanız her attığınız adımı kuruldan geçirmeniz gerekiyor" diye konuştu. Bakanlık olarak karakol binasının restorasyonu için hiçbir harcama yapmadıklarını, restorasyonu UKTAŞ ve Türkiye Seyahat Acenteleri Birliğinin (TÜRSAB) üstlendiğini kaydeden Günay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Galiba biz, hem bu metruk alandan kurtulmuş bir mekana kavuşmuş olacağız hem de gelir elde edeceğiz. Arka bahçedeki çöp yığınının da kaldırılmasıyla 1940'lı yıllarda yapılmış bir kazının da izleri ortaya çıktı. Bir saray kalıntısı olduğu söylenen bir alan çıktı. Topkapı Sarayı, bir imparatorluk mekanı olmanın ötesinde, son yıllarda unutulmuşluğa maruz kalmıştı. Bütün üyle bu mücevheri, üzerindeki tozları silkeleyerek ortaya çıkarmaya çalışıyoruz.
Avrupa Kültür Başkenti'ne yakışır, özel bir mekan haline getirmeye çalışıyoruz. Bizim topraklarımızın üzerinde ve altında ne varsa dönem ayrımı, etnik köken, inanç ayrımı yapmadan hepsini sahiplenmeye çalışıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti topraklarının altında ve üstünde ne varsa hepsi bizimdir. İnsanlığın bize emanetidir. Bunları Türk milletinin en değerli hazineleri sayarak geleceğe, aynı kıskançlıkla aynı özenle saklamaya, korumaya ve taşımaya çalışıyoruz. Böyle yaptığımız zaman Türkiye, dünya içinde saygın bir yer alacaktır. Bu yüzden burada bir piskoposluk sarayı, öbür tarafta bir külliye, medrese, manastır, mescit çıkıyorsa hepsini sahiplenmeye çalışıyoruz."
Günay, İstanbul Valiliği ve Milli Eğitim Bakanlığının desteği, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifiyle karakol binasının karşısında yer alan Matbaa Lisesi'ni de tahliye ettiklerini, bu binayı da gelecek yıl içinde restore ederek, Topkapı Sarayı'nın çok ihtiyacı olan depo alanlarından biri haline getireceklerini anlattı. Avlu içinde metruk vaziyette bir de kimyahanenin yer aldığını dile getiren Günay, bu binayı da kullanıma açacaklarını belirtti. Kültür ve Turizm Bakanı Günay, Topkapı Sarayı'nın tarihi özelliklerini ve güncel sıkıntılarını bilmeyenlerin, zaman zaman haksız eleştirilerde bulunduklarını söyledi.
Topkapı Sarayı'nın bu bahçesinde bir kaç konser düzenlendiğini hatırlatan Günay, "Bu konserlerle ilgili haksız eleştiriler yapıldı. Ben göreve başlamadan önce bazı konserler, yemekler, açılışlar ikinci avluda daha mahrem sayılabilecek alanda yapılıyordu. Biz geçen yıldan itibaren bu etkinlikleri birinci avluya aldık. Parasız giriliyor. Zaten tarihte ahalinin toplanma mekanı. Hiçbir kutsiyeti yok. Tarihi özelliği var. Burası bir halk meydanı. Biz eskiden sarayın daha mahrem alanlarında yapılan etkinlikleri şimdi birinci avluya çıkardık. Bazı arkadaşlarımız bunu bilmeden eleştiri yapıyorlar" diye konuştu.
Günay, hiçbir ayrım gözetmeksizin tarihe sahip çıkmaya, kutsal eserlerin farkında olarak bu dikkati geliştirmeye çalıştıklarını belirterek, "Bizim iç in bu mekan özel bir mekandır. İstanbul özel bir şehirdir. İstanbul içinde Topkap ı çok özel bir mekandır. Bütün taşına, ağacına sahip çıkmaya çalışıyoruz. Geçmişte bu yapının önüne, İstanbul ile hiç ilgisi olmayan palmiye fidanları dikenlerin buraya ne yaptığını birileri sorgulasaydı daha önce haklı bir savunma yapmış olurlardı" dedi. UKTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy da iş adamları ve kuruluşların bu tür restorasyon işlerine sponsor olabilmeleri için koruma kurullarının daha süratli çalışmalarını umut ettiklerini söyledi.
Ulusoy, UKTAŞ olarak Feriye Lokantası ile anlaştıklarını ve karakol binasında en iyi hizmetin verileceğine inandığını belirtti. Bakan Günay, daha sonra Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu, UKTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy, Topkapı Sarayı Müzesi Müdürü Prof. Dr. İlber Ortaylı ile karakol binas ının açılışını gerçekleştirdi. Açılışın ardından binayı gezen Günay, daha sonra binanın arkasında gün yüzüne çıkan kazı alanında incelemelerde bulundu.
Topkapı Sarayı ve çevresinin tarihi dokuya uygun olarak yenileme çalışmaları devam ediyor. Bu kapsamda sarayın arka bahçesine yapılmış gece kondu görünümlü eklentiler kaldırılarak, Sarayın Birinci Avlusu içerisinde bulunan Dış Karakol Binası'nın restore edilme çalışmaları gerçekleştirildi. Dış Karakol Binası; Topkapı Sarayı Birinci Avlu içerisine 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde tek katlı kagir bir karakol binası olarak inşa edilmiştir. Bina içersine eklemeler yapılarak lojman, kazı barakaları gibi farklı amaçlarla kullanılmış, özgün iç ve dış mimarisinden uzaklaştırılmıştır.
Atıl durumda bulunan söz konusu yapının, mevcut durumundan kurtarılması amacıyla 2008 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı aldığı kararla bina içinin ve çevresinin uygun olmayan yapılardan arındırılması ve binanın restore edilerek kongre ve konferansların özel geceleri ile gala yemeklerinde kullanılması amacı ile işlevlendirilmesi çalışmalarını başlatmıştır. Bu sırada gerçekleştirilen temizleme çalışmalarında Bizans Dönemine ait kalıntılar bulunmuştur.
Araştırmacılar Aya İrini'ye bitişik olarak ortaya çıkarılan kalıntıların Bizans Devri'nin meşhur Samson ksenedokhion'u (hastane/düşkünler evi) ya da şehrin episkopion'u (piskoposluk sarayı) olduğunu düşünmektedir. Kalıntıların bazı bölümlerine Aya İrini'nin güney nefinden ve avlusundan bugün örülerek kapatılmış bazı geçitler hala görülebilmektedir. Bunlara dayanarak kalıntıların Aya İrini ile doğrudan ilgili bir yapının parçaları olduğu anlaşılmaktadır. Alanda kazı çalışmalarına devam edilmektedir.
Arka bahçede yapılan temizlik çalışmaları sonucunda çıkan alanın ise Arkeolojik park olarak sergilenmesi yapılması için kazı ve arkeolojik yüzey temizlik çalışmalarına devam edilmektedir.
Bu çalışmaların tamamlanmasının ardından gezi yolları oluşturularak Arkeolojik Park da ziyarete açılacaktır.
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ve İstanbul İl Turizm Müdürlüğü çalışanları
İstanbul Skal Başkanı Kemal ÖZYİĞİT ve Kültür ve Turizm BakanıErtuğrul GÜNAY
İSTANBUL Skal AS Başkanı Vedat Bayrak ,Neslihan ÖZYİĞİT ve İstanbul Skal Başkanı Kemal ÖZYİĞİT
Karakol Restaurant işletmecisi Vedat BaAŞARAN,DEDEMAN OTEL Genel Müdürü Adnan Hastürk
Kültür ve Turizm Bakanı Erturğrul Günay Acentalar ile sohbette
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TURSAB işbirliği ile restorasyon hali
Dış Karakol Eski Hali
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TURSAB işbirliği ile restorasyon yapıldı
Dış Karakol Salon Eski Hali
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TURSAB işbirliği ile restorasyon hali
Dış Karakol Köşe Salon Eski Hali
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TURSAB işbirliği ile restorasyon hali
Karakol Resaturant Dış mekan görünümü
Kültür ve Turizm Bakanlığı ve TURSAB işbirliği ile restorasyon hali
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.