TURİZMİN SESİ
Havaalanları, kamu binaları ve alışveriş merkezlerinin girişindeki güvenlik kapıları radyasyon içermiyor. Yaygın inanışın aksine erişkin, bebek ya da rahim içindeki fetuse zararı yok. Terör saldırıları, dünyanın her yerinde güvenlik önlemlerinin daha da sıkılaşmasına neden oluyor. Bu durum en çok hamile ve çocuklu kadınları etkiliyor. Hamileler havaalanlarında, alışveriş merkezlerinde ve resmi binaların girişlerindeki güvenlik cihazlarından geçmek istemiyor. Bu yüzden güvenlik görevlileriyle hamileler arasındaki tartışmalara sık sık tanık oluyoruz.Uzmanlarsa, yaygın ve yanlış inanışın aksine güvenlik cihazlarından geçmenin herhangi bir zararı olmadığını söylüyor.
Hamile ve çocuklu kadınların güvenlik noktalarından rahatlıkla geçebileceklerini belirten Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Görgen, kadınların içini ferahlatacak açıklamalarda bulundu. Op. Dr. Betül Görgen, içinden geçtiğimiz kapı şeklindeki dedektörlerin asla radyasyon içermediğini, bu nedenle bebeklere ya da rahim içindeki fetuse zarar vermeyeceğini söyledi.
Op. Dr. Görgen şunları belirtti: “Bu cihazlar; çanta ve valizlerin geçtiği x ray cihazları ile metal kapı dedektörleri olmak üzere genelde iki çeşittir. Özellikle çekinilen ve içinden geçtiğimiz kapı şeklindeki bu dedektörlerde metalik objeleri tespit edebilmek için düşük yoğunluklu manyetik alan kullanılır. Üzerinizde metal bir cisim varsa manyetik alanı kapatarak ötmeye başlar. Asla radyasyon içermez. Bu nedenle bebeklere ya da rahim içindeki fetuse zarar vermezler. El tipi dedektörler de aynı mantıkla çalıştıklarından zararlı değildir.
Bir buzdolabı mıknatısının manyetik alanı, içinden yürüyerek geçtiğimiz manyetik detektörden 10 kez, el tipi metal detektörden 600 kez daha güçlüdür.Pek çok konuda olduğu gibi, kulaktan dolma yanlış bilgiler nedeniyle anne adayları bebeklerine bir zarar geleceği endişesiyle güvenlik noktalarından geçmek istemiyor.Sanılanın aksine yüksek gerilim hattı altında oturmadıkça veya bazı radar, telsiz odaları gibi yüksek elektromanyetik alanların bulunduğu yerlerde çalışmadıkça, birçok manyetik cihaz, anne karnındaki bebeğe zarar vermiyor.Havaalanı, emniyet ve kamu binalarında kullanılan x ray makinaları ise hastanelerde kullanılanlardan çok daha düşük -ölçülemeyecek kadar düşük- radyasyon yayar. Bunlar, büyük objelerin içindekileri daha detaylı görebilmek için değil, metal gibi göze çarpan şeyleri aramak için dizayn edilmiştir. Bu cihazlar etrafa radyasyon yaymazlar.
Cihazın içinde yayılan radyasyon birikici değildir. Eşya kirliliğine yol açmaz. Cihazlarındaki radyasyon, onların içinden geçerken biberon, gıda, bitki, elektronik alet (cep telefonu) ya da ilaç olan ürünleri etkilemez.Bir doz radyasyon microsievert olarak ifade edilir. Gelişmekte olan anne karnındaki bir bebeğe zarar vermek için 500 bin microsievert gereklidir. Gerisaçılım ünitelerinde radyasyon yayılımı 1 microsievertden azdır. Bu da zarar verici dozdan çok uzaktır.Bagajların geçtiği x ray makinaları, tıbbi x ray makinelerinden daha düşük ışın yayar.Operatörün konumu çok iyi yalıtılmıştır ve kimseyi etkilemez. X ray makinasında görevli hamileler de güvenle çalışmaya devam edebilir.Herhangi bir teknolojinin yayılmasından önce, kısa adı TSA olan Amerikan Ulaştırma Güvenlik İdaresi (The Transportation Security Administration) gebeleri de içeren tüm yolcuların güvenliğinden emin olmak için çok çeşitli testler yapar.Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA - U.S. Food and Drug Administration) radyolojik sağlık ve alet merkezinin yürüttüğü araştırmaya göre de bu makinalardan geçiş herkes ve hamileler için güvenlidir.Ayrıca, medikal bir neden olmaksızın insanların radyasyona mazur bırakılması yasalara aykırıdır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.