TURİZMİN SESİ
Daha sonra İstanbul Ulaşım A.Ş'ye başvurduğunu ve kendisine metroda vatman olarak çalışmak için teklif getirildiğini anlatan Horoz, bu teklife olumlu yanıt vererek 1989 yılında işe başladığını söyledi.
Horoz, göreve başladığı tarihten itibaren Türkiye'nin ilk kadın makinisti olarak çalışmaya başladığını ifade etti. İş başvurusu yapan 3 kadından biri olduğunu belirten Horoz, daha sonra diğer iki arkadaşının vazgeçtiğini anlattı.
Horoz, Türkiye genelinde kadın vatman sayısının arttığını dile getirerek, İstanbul metrosunda şu anda 11 kadın vatmanın aktif olarak çalıştığını bildirdi. Mesleğe ilk başladığında yolcuların kendilerine alışmaması nedeniyle zorluklar yaşadığını ifade eden Necla Horoz, "İlk başlarda bazı yolculardan, 'Kadınsa ben ineyim', 'Bunu sen mi kullanacaksın' diyenler oluyordu. İstasyona geldiğimde bütün yolcuların gözü üzerimdeydi. Bu ilgi biraz rahatsız ediyordu, ama sonra onlar da alıştı biz de " dedi.
Horoz, şu ana kadar metroda önemli bir kaza yaşamadığını anlatarak, ancak çeşitli sıkıntılarla karşı karşıya kaldıklarını dile getirdi. Bazı yolcuların uyarı çizgisini geçip kendilerini tehlikeye attıklarına işaret eden Horoz, bunlar arasında "şaka olarak intihar numarası yapanlar olduğunu" söyledi. Necla Horoz, vardiyalı çalıştıklarını belirterek, "Günde 9 saat çalışıyoruz, ama bazen bu sürede sürekli yerin altında kalıp özellikle kış aylarında gün yüzünü göremediğimiz de olabiliyor. Bir kadın için bu çalışma saatleri zor olabiliyor" dedi.
Kadın vatmanlardan Gülay Cin de mesleğe olan ilgisinin ilk kez Aksaray-Atatürk Havalimanı hattında çalışan kadın vatmanı gördükten sonra ortaya çıktığını söyledi. Şoförlüğe meraklı olduğunu dile getiren Cin, havalimanı metrosunda o gün kadın vatmanı görünce, bu mesleği yapabileceği düşüncesinin kafasında netleştirdiğini anlattı.
Gülay Cin, yaklaşık 2 yıldır vatman olarak çalıştığını ifade ederek, "Vatman olacağımı ilk olarak aileme açıkladığımda şaka yaptığımı sanıyorlardı. Gülerek tepki göstermişlerdi. Ben de onlara çalışmaya başladığımda görürsünüz, demiştim" diye konuştu.
Vatman olarak göreve başlayıncaya kadar zorlu bir eğitim sürecinden geçirildiklerini belirten Cin, ilk başta mülakata alındıklarını sağlık kontrolleri, psikoteknik sınavı, araç eğitimi, yol sınavı gibi çeşitli aşamalarından geçtiklerini ve araçların sürücü koltuğuna oturduklarını anlattı. Gülay Cin, ilk başladığı zamanlarda yolcuların kendisini makinist koltuğunda görünce ilginç yorumlar yaptıklarını ve değişik tepkiler gördüğünü dile getirerek, "Aa Kadın! diye işaret ediyorlardı. Bazıları da 'Abla sen mi kullanacaksın bunu' diyerek şaşkınlıklarını ifade ediyorlardı" dedi.
İlk seferini gerçekleştirdiğinde 4. Levent Peronunda aracının arıza yaptığını anlatan Cin, "Peronda kaldım, o anda ilk defa tek başıma yola çıkıyordum. O an yaşadığım heyecanı unutmadım. Sadece arızaya nasıl müdahale edeceğimi, aracı oradan nasıl çıkaracağımı düşündüm" diye konuştu. Metroda çalışan erkek vatmanlardan Murat Fındık da, 3 yıldır vatman olarak çalıştığını ifade ederek, kadın vatmanları ilk gördüğünde şaşırdığını, ancak daha sonra bu duruma alıştığını söyledi. Sezai Yürür de, kadınların burada çalışmasının güzel bir şey olduğunu ifade ederek, "Diğer erkek makinistlerden hiçbir farkları yok. İlk başladığımda biraz tuhafıma gitmişti. Ama işin içine girdikten sonra normal gelmeye başladı. Aynı işi yapabiliyoruz sonuçta. Yapılmayacak zorlukta bir iş değil" diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.