GÜNAY’A KASTAMONU DOKUMALARI VERİLDİ

TURİZMİN SESİ

---

Platform üyeleri, Günay'ı, 10 Aralık 1919'da Kastamonu Müdafaa-i Hukuk Hanımlar Cemiyeti tarafından yurdun işgalini tel'in etmek amacıyla düzenlenen ve "dünyanın ilk kadın mitingi olarak" da tanımlanan mitingin yıl dönümü etkinliklerine davet etti.Mitingin yıl dönümüne rastlayan tarihlerde bir başka programı olduğunu belirten Günay, ancak Bakanlık olarak etkinliklere her türlü katkıyı yapmaya hazır olduklarını ifade etti. Mitingin tarihiyle ilgili dernek üyelerinden bilgi alan ve bu konudaki kendi bilgilerini de üyelere aktaran Günay, mitingin o tarihte kimin önderliğinde gerçekleştirildiğini sordu. Üyelerin, bir bürokrat eşi olan Zekiye Hanım'ın öncülük ettiğini belirtmeleri üzerine Günay, "Aslında bürokrat, onun eşiymiş. Eş olmanın ötesinde birey olarak varlığının değerini bilen hanımlarımız onlar" yorumunu yaptı.

O yıllarda eşi, çocukları cephede olan hanımların, ailelerinin varlığının bozulma ihtimali karşısında büyük acılar yaşadıklarını, birçoğunun da büyük kayıplar verdiğini anımsatan Bakan Günay, "Böyle acı olaylar herkesi bir araya getiriyor. Allah böyle bir ihtiyacı tekrar yaratmasın. Hani var ya, 'Allah bize bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın' demişler, onun gibi..." diye konuştu. Günay, Kurtuluş Savaşı sırasında "Tekalif-i Milliye Emirleri" adı altında "Milli Yükümlülük Yasası" çıkarıldığını ve her ailenin, askerlere elinden geldiğince yardımlarda bulunduğunu dile getirerek, şöyle konuştu: "O zamanlar her aile hiçbir şey yapamıyorsa, bir iç çamaşırı, bir çorap hazırlamıştır. Kurtuluş Savaşı, doğrudan doğruya milletin savaşıdır. Millet kendi içinden bir ordu çıkarmış, kendi içinden çıkardığı orduyu giydirmiş, yedirmiş, donatmış, düzenli ordu haline getirmiş ama asıl olarak Erzurum Kongresi, Sivas Kongresi, Büyük Millet Meclisi, milletin direnişidir. Çünkü ordu önceki savaşlarda büyük kayıplar vermiş ve bir ölçüde dağılma noktası na gelmiştir. Millet, bütün varlığıyla, kadınların temsil ettiği gibi bu inancıyla, bir yandan bütün imkanlarıyla seferber olmuş ve bu vatanın varlığını, birliğini, bütünlüğünü bize emanet etmişlerdir." İnebolu-Kastamonu-Çankırı-Ankara güzergahının, milli mücadelenin örgütlenmesinde, Anadolu'nun bir anlamda hayat damarı olduğuna işaret eden Günay, "Anadolu'ya gelen bütün imkanlar ve insanlar, o güzergahtan seferber ediliyor, o güzergah Ankara'ya gelen insan ve imkan seferberliğini bir ölçüde Türkiye'nin kalbine bağlıyor. Atar damarı, can damarı bu güzergahta ileriki yıllarda biz de anlama uygun düzenlemeler, umuyorum ki 100. yıla doğru giderken yaparız" dedi.

Dernek üyelerinin, Kastamonu'daki Ersizler köyündeki bütün kadınların savaşta eşlerini yitirdiğini, köyün isminin de buradan geldiğini anlatması üzerine Günay, İç Anadolu ve Doğu Karadeniz'in, Kurtuluş Savaşı'nda çok şehid verdiğini ifade etti. Böyle anmaların da o nedenle büyük önem taşıdığını vurgulayan Günay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu tür anmalar, genç kuşaklar için çok önemli. Yeni kuşaklar, tarihimizi böylece hatırlıyor. Bazen üzüntüyle izlerim... Tokat türküsü 'Hey Onbeşli Onbeşli'... Şimdi o onbeşliler, henüz 15 yaşına gelmiş olan 1315'lilerin askere gidişidir. O aslında bir acıdır yani. 'Onbeşliler gidiyor, kızların gözü yaşlı' ama bunu düğünlerde çalarlar, kalkar çocuklar oynar.

Halbuki bir ağıttır. Onun için biraz tarihimizi bilmemizde fayda var. Bu anma töreni bu bakımdan çok önemli, anlamlıdır. Tarihimizin hatırlanması, gelecek kuşakların ve genç kuşakların eğitimi, bilgilendirilmesi açısından, hangi köklere sahip olduğumuzun öğrenilmesi açısından fevkalade önem taşıyor." Kastamonu'nun, kültür turizminin önemli duraklarından biri haline geleceğini de belirten Günay, çok sayıda tarihi eserin bulunduğunu ve ziyaretlerinde bu eserlere sahip çıkma bilincinin oluştuğunu gözlemlediğini söyledi.Günay, "O güzergah, önümüzdeki yıllarda, şimdi sadece Safranbolu biliniyor bu bölgede ama bölgenin bütününün kültür turizmi açıs ından özel bir ö nemi, anlamı var. İnşallah gelecek yıllarda onları da yapacağız" diye konuştu.Kabulde, Günay'a dernek üyeleri tarafından Kastamonu dokumaları armağan edilirken, Bakan Günay da üyelere birer fular verdi.