TURİZMİN SESİ
Ali Güler, Osmanlı sofralarının vazgeçilmez içeceği şerbetlerin bir kültür mirası olduğunu düşünüyor ve bu kültürün sürmesi içinde elinden geleni yapıyor.Türkiye’de her mevsim çeşitli şerbetleri tadabileceğiniz istisna restoranlardan biri Şerbetçi Ali Baba ve Güler Osmanlı Mutfağı… Osmanlı Mutfağı’nın kaybolmaya yüz tutan 600 yıllık şerbet kültürünü yaşatmaya çalışan ALİ Güler, Osmanlı Şerbeti’ni üç yüz atmış beş gün sunan nadir mekanlardan.
Geçmişten günümüze gelen Şerbet kültürü Ali Güler ile devam ediyor
Eski zamanlarda şu anki soğuk içeceklerin yerini şerbetler doldururmuş. Birçok hastalığa iyi gelen Osmanlı şerbetleri, özellikle Ramazan ayında sindirime yardımcı olması ve vücuttaki sıvı-şeker dengesini sağlamasıyla da önemli doğal içeceklerdendir. Osmanlı imparatorluğu zamanında ramazan aylarında yapılan meyveli özel şerbetler tadı ve sağlıklı olmaları ile çok tercih edilir, özellikle saray mutfağında, yemek yanında ve misafirlere ikram edilen bu şerbetlerin kültürümüzde yeri çok büyüktür.
Kanuni Sultan Süleyman’da şerbet severdi
Kanuni Sultan Süleyman sıcak bir yaz günü Yeniçeri ortalarını ziyaret ve teftiş ederken, susamış. Soğuk şerbet istemiş. Ona bir kap içinde soğuk şerbet ikram etmişler. Kanuni de, şerbeti içtikten sonra o tası altınla doldurtup, geri göndermiş. Ertesi yıl yine ortaları ziyaret ve teftiş ederken, her ortanın önüne geldiğinde şerbet dolu bir tas sunmuşlar Kanuni Sultan Süleyman’a O da her tası altınla doldurtup, geri göndermiş. Bu şekilde her o mevsimde Padişah’a Yeniçeri ortalarından bir şerbet dolu tas gönderilmesi ve bunların altınla doldurulup, iade edilmesi gelenek olmuş.
Yıllardır aynı mekandan hizmet veriyor
Güler Osmanlı Mutfağı ve Şerbetçi Ali Baba misafirlerini 1965 den bu güne İstanbul, Kadıköy, Hasanpaşa’da hizmet veriyor. Osmanlı ve Türk mutfağından yedi yüz yirmi çeşidin üzerinde zenginliğimiz var. Bunlardan her gün farklı on dört değişik lezzet sunuyor. Ayrıca Demirhindi ve Osmanlı Şerbetlerini Türkiye’de gerçek orijinal tarifiyle 365 gün sunan tek mekandır.
Şerbet Nedir?
Şerbet, şarap ve şurup, aynı kelime kökünden gelmektedir ve Türkçeye Arapça “şerben” (içmek) kelimesinden geçmiştir. Şerbetin Batı’ya yayılışı ise, büyük oranda Osmanlı İmparatorluğu zamanında gerçekleşmiştir. Bu nedenle Batı dünyasında, Osmanlıların kullandığı şerbet kelimesinden türeyen isimlerle anılmış olup, 16. yüzyılda İtalyancaya “sorbetto” şeklinde geçmiştir. İtalyanların “sorbetto”su Fransızca “sorbet” ve İspanyolca “sorbete” kelimelerini türetmiştir. Almanlar tıpkı Fransızlar gibi “sorbet”, Sırp ve Hırvatlar “šérbe”, Portekizliler de “sorvete” demişlerdir. Diğer Avrupa ülkelerinde de benzer isimlerle anılan şerbetin Avrupa’da yayılışının oldukça hızlı olduğu anlaşılmaktadır. Kültürü Şerbet, Osmanlılarda en çok tüketilen içeceklerden birisidir. Portakal, turunç, şeftali, kayısı, erik, badem, kavun çekirdeği, gül, menekşe, yasemin, nar, kızılcık, çilek, koruk, keçiboynuzu, demirhindi, vişne, fulya, zambak, muhabbet çiçeği gibi birçok çeşidi olan şerbetler günün her saatinde içilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.