TURİZMİN SESİ
Festivallerin ciddi ölçeklerde turizm hareketliliği yarattığını da söyleyen Sesli, ancak dünyanın en büyük ilk 200 festivali arasında Türkiye’den bir festivalin bulunmadığını belirtiyor. Sesli, doğru kaynak yaratımı ve doğru planlama ile milyonlarca dolarlık ekonomi sağlayacak festivaller yaratmanın Türkiye’de de mümkün olduğunu söylüyor. Ses getiren yaratıcı etkinliklere imza atan dsm group’un Kurucusu ve Başkanı Alper Sesli, festivallerin hizmet endüstrisinde olağanüstü büyük bir alanı kapsadığını, hatta bu endüstride çok ciddi bir turizm hareketliliği yaşandığını kaydediyor.
Dünya üzerinde yaklaşık olarak 5 trilyon dolarlık bir endüstrinin önemli başlıklarından birinin “festival” olduğunu ifade eden Alper Sesli, şunları söylüyor: “Sektöre baktığımızda insanlık tarihi kadar eski olan dini içerikli festivaller, müzik, yeme ve içme deneyimi, tiyatro gibi kültürel festivaller, Antik Yunan’dan bu yana küçümsenmeyecek bir pazar büyüklüğüne ulaşan spor festivalleri, oyun ve dijital dünyayı kapsayan sanal içerikli festivaller olmak üzere 4 büyük grup söz konusu. Festival sektörü sürekli büyüyor. Neredeyse tüm Avrupa kıtası, Güney Amerika, Kuzey Amerika, Uzakdoğu çarpıcı rakamlara sahip. 5 trilyon dolarlık bir endüstrinin önemli başlıklarından biri festival.”
“Dünyada İlk 200 festival arasında yokuz”
Dünya üzerinde önde gelen festivallere bakıldığında bu festivallerin inanılmaz büyük ekonomiler yarattığını kaydeden Sesli, Türkiye’nin bu sektördeki konumu hakkında şunları söylüyor: “Dünya çapında önemli festivaller arasında Wakakusa Yamayaki, Sundance Film Festival, Mardi Gras, Rio Karnavalı, La Tomatina, Burning Man, Divali, Dia De Los Muertos, Oktoberfest, Coachella Valley Music, Glastonbury, Super Bowl, St. Patrick’s Festival, London Fashion Week, New Orleans Jazz Festival, Notting Hill Carnival, Amsterdam Gay Pride, Indianapolis 500 ve Wimbledon sayılabilir. İlk 200 festival arasında ülkemizden hiçbir festival bulunmuyor. Son yıllarda sadece kültür ve gastronomi tarafında İstanbul Coffee Festival, dünyanın en büyük popüler etkinlikler arasında gittikçe yükseliyor. İlk 200 festival arasında girmek ve milyonlarca dolarlık ekonomi sağlayacak festivaller yaratmak, doğru kaynak yaratımı ve doğru planlama ile ülkemizde de mümkün. Türkiye’de yatırımcılar tarafından ayağa kaldırılan festivallerin yüzde 80’i bugün yok. Geriye kalanlar ise çok zor şartlar altında iş yapabiliyor. Üzülerek söylüyorum, ülkemizde film, yeme içme, kültür, spor gibi etkinliklerde kitle çekebilen noktasal festival veya etkinlik pazarının bütünü birkaç yüz milyonu geçmiyor. Ücretlendirilmiş ve başarıya ulaşmış proje ülkemizde çok az. Bu da sürdürülebilirlik sorusunu kendimize sorduruyor.”
“Sektörde sürdürülebilirliğin altyapısı sağlanmalı”
Sektörde sürdürülebilirliğin en önemli konu başlığı haline geldiğini vurgulayan Sesli, şunları söylüyor: “Her endüstride olduğu gibi sürdürülebilirlik çok temel değerlere bağlı. İnsan Kaynakları yetkinliğiniz, kreatif performansınız, bu yıl daha fazla ne sunmalıyız çabası, sürekli tüketici yerine kendimizi koyarak neyi beklediğimizin cevabını verme çabamız, milyonlarca TL'lik risk maliyet yatırımının cesaretini üstlenmek, sponsor olsa da olmasa da yola çıkmak, sürekli üretmek ve sürekli gelişmek. dsm group olarak buna gerçekten çok ciddi emek harcıyoruz. Gerek İstanbul Coffee Festival, gerek diğer etkinliklerimiz bu konuda doğrunun nasıl olması gerektiğini anlatan düzeydeki çalışmalarımız. Ancak büyük emeklerle yaratılmış, önemli bütçeler harcanmış faaliyetlerin; ülkemizde gerek marka tescili, gerek içerik korunması anlamında güvence altına alınması gerekiyor.”
dsm group - Ses getiren, yaratıcı pazarlama etkinliklerine imza atan etkinlik ajansı dsm group, 1994 yılından bugüne kadar bünyesinde yer alan dsm events, dsm training, dsm nolimits ve dsm mice şirketleri ile hem Türkiye’de hem de yurtdışında kurumsal şirketlere hizmet veriyor. Nike, Red Bull, Volkswagen, Hyundai, Fiat, Borusan Otomotiv, Coca Cola İçecek A.Ş. gibi çok uluslu ve Türk firmalara doğrudan pazarlama ve saha desteği sağlıyor. 2017 yılında 4'üncüsü gerçekleştirilecek İstanbul Coffee Festival ise, dsm group tarafından Türkiye’nin nitelikli kahve sektörünü bir araya getirdiği örnek projesidir. İstanbul Comics and Art Festival, yine dsm group tarafından, 2016 yılında hayata geçirildi ve ilkler arasında yerini aldı. Marka deneyimi ile tüketici deneyimini bir araya getirerek sektöründe “deneyim ekosistemi” yaratan dsm group, yaklaşımı, içeriği, kurgusu ve öyküsüyle temalandırdığı büyük çaplı etkinlikleriyle yeni pazarlama platformları oluşturmaktadır. dsm group, 2017 yılında 5-6 Ağustos’ta Coffee Weekend Alaçatı - Cold Brew, 8-10 Eylül’de Club Quartier-Moda’da İstanbul Comics and Art Festival, 21-24 Eylül’de KüçükÇiftlik Park’ta İstanbul Coffee Festival, 29 Eylül-1 Ekim’de Bilkent Station’da Ankara Coffee Festival, 13-15 Ekim’de KüçükÇiftlik Park’ta Chili & Chill festivallerini gerçekleştirecek.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.