• BIST 9355.86
  • Altın 2837.382
  • Dolar 34.4229
  • Euro 36.2785
  • İzmir 21 °C
  • İstanbul 19 °C
  • Antalya 25 °C
  • Ankara 18 °C
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ekim 2024 68'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Eylül 2024 67'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ağustos 2024 66'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ekim 2024 68'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Eylül 2024 67'nci Sayısı Yayında 
  • Turizmin Sesi Dergimizin Ağustos 2024 66'nci Sayısı Yayında 

Epilepsi hakkında bilinmesi gereken 9 önemli nokta

Epilepsi hakkında bilinmesi gereken 9 önemli nokta
Her insanın en temel beklentilerinden olan bu konular sürekli nöbetlerle baş etmek zorunda olan epilepsi hastaları için çözülmesi çok güç problemler anlamına gelebiliyor

TURİZMİN SESİ


Bağımsız bir yaşam sürme, iyi bir eğitim alma, toplumsal hayatta ve iş bulmada hastalık nedeniyle sıkıntı yaşamama...  Her insanın en temel beklentilerinden olan bu konular sürekli nöbetlerle baş etmek zorunda olan epilepsi hastaları için çözülmesi çok güç problemler anlamına gelebiliyor. Halk arasında ‘sara’ olarak bilinen bu hastalığın tedavisinde kullanılan ilaçlar giderek geliştirilse de bazen nöbetlerden bile daha çok sıkıntı veren yan etkiler nedeniyle özellikle hastalığı ilerlemiş olanların yaşam kalitesi ciddi oranda düşebiliyor. Acıbadem Kadıköy Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Fehim Arman, epilepsi hastalarının ilaçlarını mutlaka şaşmaz bir düzende ve planlı kullanması gerektiğinin altını çizerken, hastalıkla ilgili bilinmesi gereken 9 önemli noktayı anlattı; önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.   

Beyin fonksiyonları kısa bir süre bozuluyor
Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 1’ini etkileyen epilepsi beyin fonksiyonlarındaki kısa süreli bozukluk olarak tanımlanıyor ve beyin hücrelerinde geçici anormal elektrik yayılması sonucu ortaya çıkıyor. Hastalığın tedavisinde bu nöbetlerin kontrol altına alınmasına ve azaltılmasına odaklanılıyor.

Birçok etken yol açabiliyor
Epilepsi; kafa travmaları, inme, beynin özellikle doğum sırasında bir süre oksijensiz kalması ya da menenjit gibi beyin enfeksiyonları sonucu ortaya çıkabiliyor. Genetik faktörlerin de epilepside rolü olduğu düşünülüyor. Ailede epilepsi öyküsü varsa epilepsi görülme olasılığı da artıyor. 

Her yaşta görülebiliyor
Epilepsi belli bir yaş grubuna ait bir hastalık değil. Özellikle insan ömrünün uzamasının da etkisiyle bu hastalığa artık ileri yaşlarda da rastlanması söz konusu olabiliyor.  

Bu faktörler nöbetleri tetikleyebiliyor
Epilepsi hastalarının stres ve depresyondan mümkün olduğunca uzak, düzenli ve kaliteli uyku uyudukları, düzenli beslendikleri ve alkolden kaçındıkları bir hayat sürdürmelerinde fayda var çünkü tüm bu faktörler nöbetleri tetikleyerek hastalığın seyrini olumsuz etkileyebiliyor. 

Beyni etkileyen bölgeye göre nöbet tipi değişiyor
Epilepside nöbetlerin niteliği beynin etkilenen bölgesine bağlı olarak değişiyor. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Fehim Arman, epilepside 40’tan fazla nöbet tipi tanımlanmış olduğuna dikkat çekerek “Bir kısım hastada nöbet sırasında istemsiz kas hareketlerinin ya da kas zayıflığının ortaya çıktığını görüyoruz. Bir başka grup hasta nöbet sırasında bilincini geçici olarak tamamen yitiriyor ve nöbetini hatırlamıyor. Bazı hastalar ise nöbeti ya zorlukla fark ediyor ya da hiç fark edemeyeceği kadar hafif geçiriyor. Tüm bunlar beynin hangi bölgesinin ya da bölgelerinin etkileniyor olduğuna göre ortaya çıkıyor” diyor.

Tedavi edilebiliyor
Hayatı zorlaştırma ihtimaline ve ne zaman nöbet geçirilebileceğinin bilinmemesine karşın epilepsi tedavi edilebilen bir hastalık. Tedavide ilk seçenek ise epileptik ilaçlar. Tek bir epilepsi nöbeti geçiren kişide genellikle ilaç tedavisi gerekmediğini belirten Prof. Dr. Fehim Arman, “Ancak uzak semptomatik nöbet dediğimiz durumlarda örneğin hastada beyni etkileyen bir lezyon söz konusu ise, nöbet tekrarlama riski yüksek olduğundan ilaç tedavisine başlanıyor” şeklinde konuşuyor. 

İlaçlar kilit rol oynuyor
Epilepsi tedavisinde en önemli nokta nöbetleri durdurmaya yönelik olarak seçilen ilaçların tam olarak uzman doktorun önerdiği şekilde düzenli ve planlı kullanımı. Her beş hastadan dördünde uygun ilaçlar seçildiğinde ve yeterli dozda alındığında nöbetler duruyor. İlaçların her gün belli bir saatte alınması da tedavide başarıyı artırıyor. Genellikle tek bir epilepsi ilacı ile tedaviye başlamak tercih edilse de eğer bu ilaç nöbetleri yeterince kontrol altına alamıyorsa o zaman ilaç değişimi yapılabiliyor veya ikinci bir ilaç eklenebiliyor. Klasik ve yeni jenerasyon olmak üzere iki ana gruba ayrılan ilaçların seçiminde özellikle hastanın geçirdiği nöbet tipi, yaşı, etkinliği, cinsiyeti (kadınsa gebelik durumu), kullandığı diğer ilaçlar, diğer hastalıkları, ilacın olası yan etkileri, ilacın gereken kullanım sıklığı ve kullanım şekli göz önüne alınıyor.

Cerrahi tedavi gündeme gelebiliyor
Araştırmalar epilepsi hastalarında nöbetlerin yaklaşık yüzde 30’unun ilaçlarla kontrol edilemediğini gösteriyor. Tıbbi tedaviye dirençli bu hasta grubunun bir kısmında cerrahi tedavi gündeme gelebiliyor. Uygun hastalarda cerrahi tedavi ile nöbetler ya tamamen ortadan kalkıyor ya da nöbetlerin sıklık ve şiddetinde önemli derecede azalma sağlanıyor. Hasta böylece yüksek dozda kullanmak zorunda kaldığı ilaçların yan etkilerinden de kurtulmuş oluyor ve yaşam kalitesi artıyor. 

Doktorla irtibat halinde olmak gerekiyor
Tedavide başarılı sonuca ulaşana kadar hastanın doktoruyla yakın irtibat halinde olması ve aşağıdaki durumlarla karşılaşınca mutlaka kendisini bilgilendirmesi şart:
- Nöbet sayısında beklenmedik bir artış olursa
- Herhangi bir nedenle ilaç alınamazsa (örneğin; mide yakınması nedeniyle)
- Başka sağlık sorunları ortaya çıkarsa
- Gebelik söz konusu olursa ya da gebelik planlanıyorsa.


 

Kaynak: Haber Kaynağı
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
ÇOK OKUNANLAR
Tüm Hakları Saklıdır © 27 Şubat 2007 Turizmin Sesi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : +90 216 481 51 21