TURİZMİN SESİ
BAYBURT- Baksı Müzesi, Bayburt’ta, Çoruh Vadisi’ne bakan bir tepenin üzerinde kuruldu. Bu sıradışı müze, sanat dünyasına yeni öneriler sunuyor. Çağdaş sanatın şehir merkezlerine olan bağımlılığını, kültür ve üretim, sanat ve zanaat, geleneksel ve çağdaş arasındaki ilişkileri sorguluyor. Baksı Müzesi’nde nitelikli bir çağdaş sanat koleksiyonu, türünün belli başlı tüm örneklerini içeren geniş bir halk resimleri koleksiyonu ve yerel el sanatlarını yansıtan özgün örnekler bir arada bulunuyor.
Müze, her şeyden önce, sanatçılar ve araştırmacılar için geleneksel sanatla çağdaş̧ sanatı buluşturan özgün bir kültürel etkileşim merkezi... Yoğun göç nedeniyle parçalanmış bir kültürel ortama yeniden hayat veren ve kültürel belleğin sürdürülebilirliğine katkıda bulunan projeler geliştirmek ve bölgedeki kadın istihdamına dönük atölyeler düzenlemek de Baksı Kültür Sanat Vakfı’nın temel çalışma alanları arasında yer alıyor.
Baksı Müzesi Bayburt doğumlu sanatçı ve eğitimci Hüsamettin Koçan’ın bireysel düşü olarak 2000 yılında filizlendi. Başta sanatçılar olmak üzere çok sayıda gönüllünün katkısıyla yıllar içinde gerçek bir toplumsal projeye dönüştü. Kapılarını 2010 yılında açan Baksı’yı, bugüne kadar yaklaşık 150 bin kişi ziyaret etti. Baksı Müzesi, 2014 Avrupa Konseyi Müze Ödülü’ne layık görüldü.
"ALMAN VE RUS TURİSTLERİN BAKSI MÜZESİ'NE İLGİSİ ARTIYOR"
TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya ve heyeti, Bayburt'ta 62 dönüm üzerinde yer alan, Hüsamettin Koçan tarafından kurulan Baksı Müzesi'ni ziyaret etti. Geçtiğimiz yıl 25 bin ziyaretçiyi ağırlayan Müze ile ilgili heyet üyeleri, Koçan'dan bilgi aldı.
Bu yıl 30 bin ziyaretçi hedeflediklerini dile getiren Koçan şunları söyledi: "Eylül ayında konserler olacak. Amfi tiyatromuzu geçen sene açtık. Yayınlarımız olacak. Çocuklara burs veriyoruz. Tüm çevre illerdeki yetenekli çocukları hem tespit edeceğiz hem de burs ile destekleyeceğiz. Belki müzemize bir çocuk bölümü ekleyeceğiz. Avusturya ve Almanya'dan çok geliyorlar. Rusya'dan gelmeye başladılar. Yerli izleyici artıyor. Yerli turist olarak iki profil var. İlki bu bölgenin insanları gurbete gitmiş onlar geliyorlar. İkincisi Türkiye'nin daha çok üst sınıfı kültürle sanatla ilgili olan sınıf ve yurt dışına gidip, farklı heyecanlar arayan sınıf. Onlar yoğun miktarda geliyorlar. Onlarda gözle görülür bir artma var. Gurbetçi dediğimiz sınıfta ve Türkiye'nin kültür sanatla ilgili üst ekonomisinden gelenler artıyor. Tur şirketleri geliyor"
MÜZENİN BÖLÜMLERİ
Baksı Müzesi yaklaşık 60 bin metrekarelik bir alana yayılıyor. Müze kapsamında konferans salonundan amfi tiyatroya, konukevinden Kadın İstihdam Merkezi’ne, kütüphaneden helikopter pistine kadar geniş bir faaliyet ve yaşam alanı yer alıyor.
SERGİ SALONU: Müzenin 1500 metrekareye yayılan ana sergi salonunda her yıl farklı sanatçılar ile gerçekleştirilen geçici sergiler gerçekleştiriliyor. 2019 yılı Mayıs ayında Nuri Bilge Ceylan fotoğraf sergisi ile açılan sezon, Eylül ayında Şakir Gökçebağ sergisi ile devam edecek.
DEPO-MÜZE: Yaklaşık 1.000 metrekarelik bir kapalı alana sahip olan Depo-Müze, 2012 yılında müze kompleksine eklendi. Bu alanda müzenin Şahmaran, Köroğlu, Eshab-ı Kehf temalı halk resmi koleksiyonu, cam altı ve işleme koleksiyonu, yazı resimler, şifa tasları, alemler, taş baskılar, çömlek ve seramikler, ehramlar yer alıyor. Ersoy Ailesi tarafından bağışlanan yerel kullanım eşyasından oluşan etnografik koleksiyon yine bu alanda sergileniyor. 20 çağdaş sanatçının “gelenek ve sanat” olgusuna yaklaşımlarını içeren Müze Açılış Sergisi de bu alanda görülebiliyor.
KONUKEVİ: Aynı anda 50 kişinin konaklayabileceği bu birim butik hizmet veriyor. Gelen konukların dilediğinde bölgede konforlu birkaç gün geçirmesine olanak sağlıyor. Baksı Konuk Evi, Çoruh Nehri’ni ve Çoruh Vadisi’ni gözler önüne seren muhteşem bir manzara ve olağanüstü bir sessizlik ortamı sunuyor.
AMFİ TİYATRO: 2018 yılında halka açık ve ücretsiz olarak düzenlenen Bülent Ortaçgil, Erkan Oğur ve İsmail Hakkı Demircioğlu konserine 1700 izleyici katıldı.
BAYBURT EVİ: Özgün bir Bayburt evinin temel mimari unsurlarını yansıtan birim, etnografik eşyaları bünyesinde barındırıyor.
KONFERANS SALONU: Seminer, konferans, panel ve gösterilere ev sahipliği yapan 150 kişi kapasiteli konferans salonunda çeşitli faaliyetler düzenleniyor.
ATÖLYELER: Sürekli üretime yönelik dokuma ve seramik atölyeleri yıl boyunca yerel halka hizmet veriyor. Kaybolan el sanatlarını yeniden kazandırmayı amaçlayan bu atölyelere, yaz aylarında konuk sanatçıların gözetiminde düzenlenen çağdaş sanat atölyeleri de eşlik ediyor.
KÜTÜPHANE: Bu bölümde sayıları 10 bine ulaşan sanat yayınları ve halk bilimi ile ilgili yayınlar yer alıyor.
KADIN İSTİHDAM MERKEZİ: Vakfımızın gelecek açısından en öncelikli projelerinden biri olan Hüsame Köklü Kadın İstihdam Merkezi projesi, hazırlandığı günden bugüne projenin kalitesi ve amaçları bakımından kamuoyunda büyük bir ilgi uyandırdı. Vakfımızın sahip olduğu 4 dönümlük arazi yerine aynı bölgede yer alan 8 dönümlük arazi, projemizin yöneticisi ve Yönetim Kurulu Üyemiz Melkan Gürsel tarafından önerildi. Bayburt Belediyesi desteğiyle Kaleardı Mahallesi’nde mülkiyet Baksı Kültür Sanat Vakfı’na ait ada 1056, parsel 1 no’lu 3962,95 metrekare yüz ölçümlü taşınmaz ile mülkiyet Bayburt Belediyesi’ne ait ada 1056 parsel 2 no’lu 8016,11 metrekare yüz ölçümlü taşınmaz, takas edildi. Proje ile ilgili çalışma ve araştırmalar Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından sürdürülüyor.
BAKSI İÇİN KADIN
Kurulduğu günden itibaren Baksı Kültür Sanat Vakfı’nın temel amaçlarından ve çalışma alanlarından biri kadın istihdamı oldu. Yönetim kadrosundan başlayarak müze bünyesindeki atölyelere kadar Baksı’nın her alanında aktif rol oynayan kadınlar, 2015’te Bayburt merkezde kurulan “Kadın İstihdam Merkezi” ile Baksı’nın bel kemiğini oluşturdular. Kendi geleneklerimizden yola çıkmayı öneren ve çağdaş, yaşayan bir mekanizma ortaya koymayı amaçlayan Baksı Müzesi ilk atölyesini açtığı 2005 yılından bu yana, kadınların üretim faaliyetlerini destekledi. Bünyesindeki ehram ve kilim atölyelerinde kadınlar için istihdam olanakları yarattı. Kadın emeği üretimler için Türkiye ve yurtdışı piyasalarında alanlar açtı. Bugüne dek “Ayrılık Örtüleri”, “Çözgüdeki Anadolu”, “Tezgahta Gelecek Dokumak” gibi birçok kadın odaklı projeye imza attı.
BAKSI İÇİN ÇOCUK
Baksı Müzesi, kuruluşundan bu yana çocukların yaratıcılıklarını ve gelişimlerini desteklemeye, kendilerini tanımaları ve göstermeleri için onlara bir alan açmaya ve eğitimlerine katkıda bulunmaya özel bir yer ayırıyor. Çevre illerdeki çocuklara verilen eğitim burslarının yanı sıra, 2013 yılından bu yana her yıl Ülker ve Petkim’in katkılarıyla Baksı Müzesi Öğrenci Sanat Şenliği gerçekleştirildi. Bunun dışında düzenlenen çeşitli çocuk etkinlikleri ile sanat ve tasarım atölyeleri, bu anlayışın somut karşılığı olarak çocuklara farklı bir perspektif sundu. Baksı, çocukların kendilerini yaratıcılık yönünden keşfedebilecekleri, üretimlerini paylaşabilecekleri, toplumun farklı kesimlerinden insanlarla, çocuklarla ve sanatla buluşabilecekleri ama her şeyden önce verimli vakit geçirebilecekleri özgün bir müze olma yolunda serüvenine devam ediyor.
BAKSI MÜZESİ’NE KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI ÖZEL ÖDÜLÜ
Çağdaş ve geleneksel sanatları aynı çatı altında özgün olarak sunan Baksı Müzesi, 2017 yılının “En İyi Sanat Kurumu” seçildi. Baksı Müzesi Kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, “Kültür ve Turizm Bakanlığı 2017 Özel Ödülü”nü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden aldı.
AVRUPA KONSEYİ MÜZE ÖDÜLÜ
Baksı Müzesi’nin içeriğinden konumuna, kuruluşundan yönetimine sıra dışı ve öncü kimliği, kültür ve sanat alanına sunduğu öneriler, uluslararası alanda verilen önemli bir ödülle taçlandı. Baksı Müzesi 2014 yılında, kültür zenginliğini yansıtan müzelerin başarısını ödüllendirmeyi, yaratıcı modelleri desteklemeyi amaçlayan ve Avrupa ölçeğinde verilen en büyük müzecilik ödüllerinden biri olan “Avrupa Konseyi Müze Ödülü”ne layık görüldü. Baksı bu ödülü, 22 ülkeden katılan 37 müzeyi geride bırakarak kazandı. Ödülün simgesi olan Joan Miro’nun bronz heykelciği, 1 yıl boyunca Baksı Müzesi’nde sergilendi.
TBMM KÜLTÜR SANAT ONUR ÖDÜLÜ 2015
Uluslararası ödüllere sahip Baksı Müzesi’nin kurucusu, sanatçı ve akademisyen Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, TBMM tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi Onur Ödülü’nü almaya hak kazandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.