BAKIR USTALARI YOK OLUYOR

TURİZMİN SESİ

---

Kavaklıdere Belediye Başkanı Nuray Bozyer, ilçelerindeki bakır ustalığının 14. yüzyıla kadar uzanan bir geçmişi olduğunu belirterek, "Yörede yaşayan Yörükler, hayvanlardan elde ettikleri süt, yoğurt gibi malzemelerin kaynatılması, taşınması ve başka bölgelere nakliyesi amacıyla el emeği ile yapılan bakır kaplar kullanmışlar. Bakır ev eşyalarına olan yoğun ilgi nedeniyle bölgede, çok sayıda bakır ustası yetişmiş" dedi.

Kavaklıdere'de üretilen bakır malzemelerin Ege bölgesi başta olmak üzere Türkiye'nin değişik bölgelerine at ve katırlarla taşınarak satışa sunulduğunu ifade eden Bozyer, şöyle konuştu: "1950'li yıllara kadar ülkemizde mutfakların vazgeçilmezi bakırdı. Kavaklıdere'de 1950'li yıllara kadar sayıları 200'ü bulan bakır ustalarından geriye 15 kişi kaldı. O dönemde ilçemizde bakır üretimi yapılan bir fabrika vardı. Bugün ise bu mesleği devam ettirecek genç ustaları bulmakta zorlanıyoruz. İlçemizde faaliyet gösteren bakır ustaları, bakırdan turistik eşyalar yapıyorlar. Ayrıca bakırı dekorasyon amaçlı kullanan ustalar da var."

Bozyer, resmi törenlerde Atatürk Anıtına bırakılan bakır çelenklerin de Kavaklıdere'de yapıldığını bildirerek şöyle devam etti: "Bakır levhalar, isimlikler ilçemizde üretiliyor. Ayrıca bakır leblebi tavası dediğimiz leblebinin kavrulduğu 90 ila 300 kilogram arasındaki tavalar da Türkiye'de sadece Kavaklıdere'de üretiliyor. Bu mesleğin yaşaması için 6 yıldır mücadele ediyorum. İlçemizin iki önemli geçim kaynağı olan bakır ve mermerin tanıtımı için festivaller düzenliyoruz. Bakırcılık mesleğini yaş atmak için Avrupa Birliği fonlarına çeşitli projeler hazırlıyoruz. Bu projelerimize bakanlıklarım ız da destek veriyor."

Kavaklıdere'de 32 yıldır bakırcılık yaptığını belirten Mehmet Sağıroğlu, "Bakırı döverek şekil veren ustalardan ilçemizde az sayıda kişi kaldı. Bize yeterli destek sağlanmıyor. Bizim müşterilerimizin büyük bir bölümü, dağ köylerinden gelen insanlar ve çiftçiler" dedi. Bakır ustası Ömer İbrikçi ise 15 yaşından beri bu mesleği yaptığını ifade ederek, "Benim dedelerim bakırcıymış. Şimdi benim oğullarım da bu mesleği yapıyor fakat torunlarım okuyor. Oğullarımdan sonra sonra ailemde bu mesleği yapacak kimse kalmayacak." diye konuştu.